hesabın var mı? giriş yap

  • videodaki iki genç sahilde takılırken aniden dev bir parmak izi beliriyor üstünde de yeni çağın başlangıcı yazıyor, ne anlama geliyor olabilir altından ne çıkacak merak ederseniz takipte kalın
    bkz: esrarengiz parmak izi
    edit: altından hangi dizi, hangi olay çıkacak akıllara sorular düşürür.
    edit 2: gökyüzünde bir anda beliren parmak izi ipucu olabilir.
    edit:3 ucu açık olay, ne olduğunu anlamak için takipte kalmak gerek.

  • 615.9 milyonluk vergi borcunu bir kalemde 7 milyona düşürebilen hükümetin bir kalemde öğrenim kredilerini silmesi kampanyasıdır.

  • tayyip'in cagrisina uyup da türkiye'ye dönmeye karar verecek kadir akilli(!) bilimadami da... ne bileyim...

  • videonun kurgu olduğunu düşünenler ya tipik türk ailesinde yetişmemiş ya da zamanında fazladan izlediği teletabi programları beyinlerini yakmıştır. ortalama bir türk ailesinde yetişen herkesin buna benzer anıları vardır. zamanında kameramız yoktu ki çekelim.

    not :aramızda kim bilir kaç kişi pamuk içindeki çimlendirdiği mercimek, fasulye için bir gün annenin "attım o pis şeyi" lafına kaldı...

  • malıyla malamat olmak: parasıyla rezil olmak.

    ziv ziv gezmek: boş boş, avare dolaşmak

    epey cıncık kırmak: pot kırmak

    mukuf olmak veya mukufuna varmak: farkında olmak, incelikleri fark etmek gibi... (bkz: vukuf)

    pel pel bakmak: avel avel bakmak. boş, malca

    poyrazdan alıp yele vermek: birtakım müsrif eylemlerde bulunmak.

    eski: ucu yanmış kısa odun

    cıbar: yakı

    katmak: her şey bir şeye katılır. her şey her şeye katılır buralarda, bilen bilir.

    tatlı yemek: söz kesmek veya nişan yapmak.
    (o kızın tatlısı yendi olm!)

    bi de "ağız tatlısı" var ki, o da bu işi aile arasında, küçük, çok küçük merasimle halletmek.

    kardaklanmak: kumaşın kenar kısımlarının bir ölçüde olmaması, dengesiz durması

    gemini gevmek: bir şeyi yapmak için hazırda beklemek.

    hardalatsız: biçimsiz, şekilsiz

    nişe: ev yapımı nişasta

    köryapalak: yarasa

    edit: birçok yazarın uyarısı üzerine, mukuf vukuf'tan. ilave edildi bilgi, ben nasıl düşünemedim iç sesi eşliğinde.

    debe editi: biraz daha ek

  • milli değerleri varmış gibi görünen ahlaki değerleri olmayan hırsızdır. tanıdık geldi değil mi?

  • şimdi bir atölyemiz olduğunu düşünelim. metal parçalar üretiyoruz. 1 tezgahımız var, tek başımıza çalışıyoruz. 1 firmadan sipariş alıyoruz. 1 tedarikçiyle çalışıyoruz. normal sıradan metal doğrama atölyesiyiz yani.

    her dönemki sipariş miktarımız belli. atıyorum eylül ayı için 1000 parça sipariş aldık. 1000 parça üretecek kadar hammadde alırız ve 1 ay içinde 1000 parça üretiriz. ayda 20 gün çalışıyorsak günde 50 parça üretiriz. ay sonunda elimizde 1000 parça olur, firmaya göndeririz. girdiler, sipariş büyüklüğü, çıktılar, dönemler, işgücü, maliyet vs. her şey zaten belli ve çok basit. bakkal gibi deftere notlar alarak bile yönetilebilir. bu girdileri, işgücünü, çıktıları yönetmesi için bu işin eğitimini almış birini çalıştırmamıza gerek yok.

    şimdi bir de büyük bir ilaç fabrikamız olduğunu düşünelim. aylık 20 milyon kutu ilaç üretip satıyoruz. onlarca farklı firma için yüzlerce farklı ilaç üretiyoruz. hepsinin hammaddelerini farklı farklı tedarikçilerden alıyoruz. her gün 15-20 tane tır yanaşıyor depoya. her gün bir sürü farklı hammadde çeşidi geliyor ve bunların tam zamanında ürün haline getirilip firmalara gönderilmesi gerekiyor. ki bu yazılan birkaç cümle bir fabrikadaki süreçlerin özetinin özeti bile olamayacak kadar basitleştirilmiş halidir.

    işte bu noktada arkadaşlarım bu karmaşık olayların yönetimi üzerine eğitim almış birilerini işe almanız gerekir. endüstri kelimesinin sanayi kelimesiyle eş anlamlı olduğunu düşünürseniz daha iyi kavrayabilirsiniz.

    yani endüstri mühendisliği, sanayi üretiminin çok büyük ölçekli hale gelmesi ve artık bir uzman tarafından yönetilme ihtiyacı oluşması sonucu ortaya çıkan bir mühendisliktir. üretim mühendisliği ya da üretim yönetimi mühendisliği olsaydı daha uygun olurdu.

  • evet...
    1000 odalı sarayda oturuyorum...
    ismini bile bilmediğim meyveleri yemeden duramıyorum...

    bilin bakalım ben kimim.

  • bir haftadır yapılan bu kadar para verilir mi tandanslı algı çalışmları halk üzerinde karşılık bulamamış olacak ki bu sefer tablo çok ucuz sahte olabilir demeye başladılar. bakalım haftaya hangi moda geçecekler.