• çocuğum olduktan sonra farkettiğim durumdur. doğumdan sonra ilk 2 ay annem ve k.validem dönüşümlü olarak yanımda durdular, sağolsunlar. ama ikisi de yaşları gereği küçük bebeğe sürekli bakamayacakları ve ilgilenmeleri gereken başkaları olduğu için evlerine döndüler. zaten birbirimize girmememiz icin olması gereken buydu. ayrıca biri ev işlerinde beceriksiz, diğeri de cahil ve temizlik alışkanlıkları bana göre çok farklı. bu yüzden lohusayken ne evin işini, ne de çocuğun bakımını gözüm kapalı bunlara emanet edebildim..sürekli yaptıkları işleri kontrol etmek, birşeyler söylemek ve düzeltmek zorunda kaldım. aslında o kadar titiz ve takıntılı biri değilim ama tuvaletten cıkınca ellerin yıkanması gibi temel şeyler eksikse kafayı yiyorsunuz böyle bir dönemde. o yüzden doğum sonrası anneme ve k.valideme muhtaç olsam da onlar gidince en azından kafam rahat etti...ama yalnız kaldım.

    bebeğe bakacak kimse olmadıgi icin zaten işten ayrılıp evde resmen hapsolmuştum. eve yeni taşındığimiz için ev işlerine yardım edebilecek birini bulamamiştım. zaten apartman da kısmen boş olduğu için pek komşu da yoktu. hem bebekle ilgilen, yemek, temizlik derken sinirlerim iyice bozuldu. çocuğu 1-2 saatliğine bile bırakabilecek bir akraba, komşu falan da olmadıği için şöyle bir gezinip kafa dinleme imkanım bile olmuyordu. birkac kere eşim eve gelince markete falan giderdim, o kadar. aslında aynı şehirde olduğum bir kuzenim var, üstelik o zaman tek cocugu vardı ve k.validesi bakıyordu cocuga da. kendisi rahattı, ama hiç arayıp sormadı bir ihtiyacın var mi, arada getir çocuğu falan demedi. annem bazen geldi o dönemde, 1 hafta falan kalıp döndü. k.validemi hiç çağırmadım. zaten onlar varken evde işler daha da zorlaştı. çocuk uyurken unutup gürültü yaptıklari icin sürekli uyandırdılar ve tekrar tekrar emzirip sallayarak uyutmak zorunda kaldım. annem "hadi cocuk uyurken yemeğini yap" dedi, öbürü kendince gürültülü ve beğenmeyeceğim şekilde evi temizlemeye kalktı. bu yüzden onların gelmesini çok istemedim.
    bu dönemde iş arkadaşlarımı da çok çağırdım eve. sosyalleşmeye, iki insan yüzü görmeye çok ihtiyacım vardı. onlara da dedim bunu. ama bir türlü ayarlayip gelemediler. illa hepsi kendine uyan bir zaman olsun istedi. halbuki uyanlar gelse, öbürleri sonra gelse de olurdu. ama onlar da halimden anlamadıkları için uğraşmadılar. artık eve çağırmıyorum.
    kardeşim de çocuklu oldugu halde halimden anlamadı. pek arayıp sormadı da. anneme ve k.validesine yakın oldugu icin yalnızlık çekmedi. kücuk cocukla master, doktora yapmaya bile kalkmişti. oysa ben tuvalete bile gidemedim bazen..

    bu bahsettiğim kişilerin hepsini seviyorum ama. sonuçta ailem, arkadaşlarım. ama hepsine karşı içimde bir kırgınlık var. insana en çok ihtiyaç duyduğum zamanda beni yalnız bıraktılar. k.validemi suçlayamam, cünkü onu ben çağırmadım. ama diğerlerine kızıyorum. o kadar gelin görüşelim dediğim halde ve imkanları olduğu halde gelmediler,arayıp sormadılar. ama içlerinden benim gibi yalniz olup çocuğu olanlar olursa ben onlar gibi yapmayacağım. yalnızlık zor cünkü. öyle bir psikolojide bebek büyütmek daha da zor.

    edit: kimseye güvenerek çocuk yapmadığımı belirtmek isterim. ama arada nefes almak istiyor insan. ayrica ben çocugu kesinlikle yük olarak görmüyorum. cocugu alip tabiki insanlarla görüstum,yurt dısina bile cıktim ama bebek en azindan 6 aylik olana kadar arabada bebek koltuguna koyup tek basina disari cikilamaz. cünku ağlama krizine girerse yolun ortasinda dörtluleri yakip emzirmeye kalksam bu seferde otur evinde, ne işin var dışarda dersiniz.
    ayrıca bu kadar yanlis anlaşılacagımı tahmin etseydim yazmazdım. benim cocugum en mükemmel,en iyi anne benim havalarinda falan da degilim. sosyal medyada cocugumun fotoğrafini bile dogru dürüst paylasmamis bir insanım. cünkü o ortamlarin görgüsüz ve gösteriş meraklisi insanlarla dolu olduğunu düşünüyorum. amacım biraz insan yüzü görmek ve bunu yapamadıgım icin içimi dökmekti ama halden anlamayan insanlar " aaa sosyalleşemiş vah vah, cocugu yük olarak göremezsin"e indirgediler.
    yazmazsam içimde kalacak editi:
    destek mesajları için çok teşekkür ederim. yalnız olmadığını bilmek, anlaşılmak moral verici gerçekten. bahsettiğim zorluklari baya atlattım cok şükür. biraz geç kalmış bir iç dökme benimki. ayrica farkında olmadan bir amme hizmeti de vermişim. yakinda anne- baba olacak bircok kişinin gözünü açmışım meğer.
    burada yazan bazılarına da diyeceklerim var elbet çünkü cevap hakkı doğmuş bana:
    öncelikli lafım kocası nerde diyenlere. kocam işte! nerde olmasıni bekliyordunuz? akşamlari tabiki yardım ediyor ama gün icinde sizce ne yapabilir aramaktan başka?
    al çocuğu sokağa çık, koy çimenlere diyen var...küfür etmemek icin kendimi zor tutuyorum. benim bebek arabasından haberim de yok zaten dimi? tabiki bu şekilde dışari çiktim, soğukta da, sıcakta da cıktım. benim anlatmaya çalıştığım, kafa dengi birileriyle biraraya gelip azcik kafa dağitmakti. ama yapamadım.ayrica 3 aylık çocuğu çimenlere koyup kitap okunabileceğini mümkun sanacak kadar konuya uzak olup laf edenler, çocuğu yeni emzirmiş olsan da yeniden emmek isteyebileceğini bilmeden ahkam kesenler, çocuğu bebek arabasına veya arabada ana kucagina koyunca saksı gibi duracağını zannedenler, umarım hepinizin çok sağlıklı, aşırı derecede huysuz, kucaktan inmek istemeyen,çok yaramaz ama büyüyunce pırlanta gibi insanlar olacak ve sizin gibi bilgisi olmayan konularda atip tutmayan çocuklarınız olmasını diliyorum.
    çocuğunuz olduğunda bu yazdıklarınızın ne kadar saçma olduğunu göreceksiniz.
  • (bkz: hamama giren terler)

    istikrarlı bir şekilde evlenmiyorum neden? bir erkek olarak da böyle sorumluluklarla uğraşamam. zaten başkalarıyla ilgili beklentiye girerek bir yola girmem.

    hayatta birilerine güvenirsen olacağı sonuç bu. kimseye kızılmaması gerekiyor çünkü insanlar uğraşmak istemezler böyle işlerle. uğraşsalar da birkaç saat uğraşırlar sonuçta yine yalnızsın.

    sabırlar diliyorum sevgili arkadaşa.
  • çocuk doğurup üç gün sonra bakıcıya devrederek sokakları arşınlamayı "kendine zaman ayırmak, nefes almak" olarak algılayan sözümona "anne"lerin varlığını gösteren başlık.
    al bebeğini de çık, görüş insanlarla. çok mu zor? illa birilerine bırakmak zorunda mısın? insanlar seninle görüşmek için evine gelmek zorunda mı?
    eğlenmek için, mutlu olmak için, sosyalleşmek için illa bebeğinin yanında olmaması mı gerekiyor?
    ben onun ağzını burnunu yerim ya, ben en çok onunla eğlenirim, en çok onunla gülümserim; ne demek "bebeği birilerine bırakıp gitmek bikbikbik..."
    anlayamıyorum.

    bebek yük değil. öyle görüyorsan doğurmasaydın keşke.
  • kvalidesinin temizlik anlayışını beğenmeyen bir gelinin serzenişidir. kvalide tuvalete girdikten sonra el yıkamıyormuş. peki o annenin yetiştirdiği oğul yani kocan el yıkar mı, temizlik anlayışı nedir merak ettim. çocuk doğurmak marifet değil önemli olan sabırla bakmak.
  • ancak bebek büyüten ve onu yalnız büyütmek zorunda kalmış kişilerin anlayacağı bir durumdur.
  • özet: beklentileri büyük olan premsesin gerçekler karşısındaki hayalkırıklığı
  • daha çok kayınvalidesinden dert yanan bi gelin elini yıkamıyomuş o kayınvalide en az dört çocuk bakıp büyütmüştür hepside büyümüş sağlıklı birinide begenmişsinki evlenmişsin çocugu resmen yük olarak görmüşşssün yazında sonra yanlış anlaşıldım diyosun içindekiler bunlar işte düzeltmeye kalkma bence kayın valideni çağırsan begenmemezlik etmessen kadıncagızı belki yükünü hafiflerir
    çocuk doğurup üç gün sonra bakıcıya devrederek sokakları arşınlamayı "kendine zaman ayırmak, nefes almak" olarak algılayan sözümona "anne"lerin varlığını gösteren başlık. bnu yazan yazara katılıyorum aynen öylee
  • yalnız kalınmamış, insan seçilmiştir. bu hayat böyle. o herkesten üstün tuttuğunuz arkadaşlarınız, çevreniz ihtiyaç duyduğunuz zaman bir anda toz olur.
  • eşimden de bildiğim oldukça sıkıntılı bir dönem.

    şehir merkezinde bir yerde değil dertli arkadaşımız sanırım, yoksa bebek arabasına koyup bebeği istediği yere gidebilir.

    biraz merkeze uzak ise taksi ile de merkeze gidilebilir, eşim öyle yapıyordu.
    hatta otobüs vs. de çok kalabalık olmayan saatler için iyi bir alternatif.
    tabi toplum içinde sürekli çığlık çığlığa ağlayan bir bebek varsa bunların hepsi zorlaşıyor.
  • sabri reyizten geliyor;

    (bkz: hem ayranım dökülmesin hem götüm sikilmesin)

    not: bize mi sordun yapmasaydın. ortamlarda dünyanın en güzel şeyi demeyi biliyorsun. bir de iyi bir şeymiş gibi başlık açmış. sözlük burası sözlük, itiraf.com, kadınlarklubu.com, kizlarsoruyor.com falan değil.

    not2: aşırı sinirlendim bu nedir tayfun ya.
hesabın var mı? giriş yap