• durup durup son yıllarda fenerbahçe'nin beşiktaş karşısında çok üstün olduğu iddia edilen rekabet. gece 20 şubat'taki maçın başlığında sikip sokanlardan geçilmiyordu. hayır son 5 yıldaki maçların neredeyse tamamını inönü'de, kadıköy'de ve izmir'de canlı izlememiş olsak neyse de inatla ''ciddi üstünlük'' iddia edenler var her yerde. acaba biz mi yanlış maçları izledik diye şöyle bir listesini çıkarayım dedim. şaka gibi bir tablo çıktı. mesela bu son 10 yıllık periyotta beşiktaş ile fenerbahçe türkiye kupası'nda 3 defa eşleşmiş, 3 eşleşmenin tamamında da beşiktaş fenerbahçe'yi eze eze elemiştir. hem de bunlardan 2'si izmir'e çıkarma yaptığımız efsanevi finallerdi..

    3 mayıs 2006 beşiktaş fenerbahçe maçı 3 - 2
    11 nisan 2007 beşiktaş fenerbahçe maçı 1 - 0
    26 nisan 2007 fenerbahçe beşiktaş maçı 1 - 1
    13 mayıs 2009 beşiktaş fenerbahçe maçı 4 - 2 *

    hadi 29 yıldır süregelen bir kupa özürlülük var diyelim bu noktada. son 10 sezondaki bütün resmi maçlara baktığımızda da açıkçası ezici bir üstünlüğü geçtim tek sayıyla elde edilen kılpayı bir üstünlük var. toplamda yapılan 24 resmi maçta beşiktaş'ın 9 galibiyeti varken fenerbahçe'nin 10 galibiyeti var, 5 maç da berabere bitmiş. hatta gol sayılarında beşiktaş daha bile üstün. 35 gole karşılık 34 golü var fenerbahçe'nin. işte bu rekabetteki son 10 sezon maçları ve sonuçları..

    2001-2002 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 1 – 2 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 0 – 2 (lig)

    2002-2003 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 0 – 1 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 2 – 0 (lig)

    2003-2004 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 2 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 1 – 3 (lig)

    2004-2005 sezonu:
    beşiktaş – fenerbahçe: 2 – 1 (lig)
    fenerbahçe – beşiktaş: 3 – 4 (lig)

    2005-2006 sezonu:
    beşiktaş – fenerbahçe: 1 – 2 (lig)
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 2 (lig)
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 3 (türkiye kupası)

    2006-2007 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 0 – 0 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 1 – 0 (türkiye kupası)
    fenerbahçe – beşiktaş: 1 – 1 (türkiye kupası)
    beşiktaş – fenerbahçe: 0 – 1 (lig)

    2007-2008 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 1 (tff süper kupa)
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 1 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 1 – 2 (lig)

    2008-2009 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 2 – 1 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 1 – 2 (lig)
    beşiktaş – fenerbahçe: 4 – 2 (türkiye kupası)

    2009-2010
    beşiktaş – fenerbahçe: 3 - 0 (lig)
    fenerbahçe – beşiktaş: 1 - 0 (lig)

    2010-2011 sezonu:
    fenerbahçe – beşiktaş: 1 - 1 (lig)

    dikkatli gözlerden kaçmamıştır bu son 10 sezonluk periyodun ilk 6 sezonu boyunca fenerbahçe kadıköy'de beşiktaş'ı mağlup etmeyi başaramamış, saracoğlu'nda oynanan tam 8 maçta beşiktaş 4 galibiyet 4 beraberlik almayı başarmış ve kadıköy'ü zaptedilmiş kale ilan etmiştir. gel gelelim bunu da hazmedemeyip ''neden son 10 yıl?'' diyen bünyeler de olacaktır diye tahmin ediyorum. bence eliniz google'a gitmeden önce metin ali feyyaz'lı, gordon milne'li dönemleri bir hatırınıza getirin ve bu hareketten vazgeçin. zira tek farklı üstünlüğünüze şükreder konuma gelmeniz çok olası..
  • bir fenerbahce'li olarak fazlasiyla umrumda olan rekabettir. tribünlerin yari yariya oldugu zamanlarda maglup olmaya alismis bir taraftar olarak 2000'li yillarda ibrenin bize dogru dönmesini sevincle karsiliyorum. bir ara her fenerbahce'li gibi benim de psikolojim bozulmustu.
    riza sagdan ortalar, metin, ali veya feyyaz kafayi vurur gol olur. ve golün üzüntüsünü ikiye katlayan bir gol sevinci karsi tribünde.
    senelerce devam etti bu böyle. e ne yapayim ben simdi ? yok mu sayayim o günleri ? besiktas'a da rekabete de saygi duyuyorum.

    bu rekabette aklimdan silinmeyecek bazi anlari yazayim hemen.

    - inönü'de yagmurlu bir günde oynanan ve 2-0 besiktas'in üstünlügüyle biten mactaki feyyaz'in dömi vole golü (deniz tarafina)
    - kadiköy'de yine follofos oldugumuz bir macta besiktas'in kel ingiliz futbolcusunun (wilson du yanilmiyosam ) kafa golü ve topa kafasiyla vurdugunda cikan " sap " sesini tribünden duymam.
    - 103 golle sampiyon oldugumuz sezonun dügümünü cözen 2-1 kazandigimiz mac. ( sifo mehmet, hakan, aykut)
    - inönü'de uche'nin attigi son dakika golü.
  • son 20 senesinde, aşağı yukarı her maçını hatırladığım rekabet. istatistiğe girmeden çala kalem yorumlarsam beşiktaş'ın ilk 10 senedeki üstünlüğü 2. 10 senede dengelenmiştir. birçok şahane maça tanık olmuştur bu rekabet. beşiktaş tribünleri de, fenerbahçe'nin 100. yılındaki bir inönü deplasmanında "100 yıllık rekabeti yaşatanlara saygılarımızla" (tırnak içinde olarak tam böyle olmayabilir) pankartını açmış, beşiktaş tribünlerine lefter'i, cemil turan'ı, rıdvan dilmen'i, baba hakkı, vedat okyar, feyyaz uçar gibi efsanelerimizle yan yana görüntülemiştir.

    son 20 senesinde, beşiktaş'ın 2 farktan fazlasını yediğini de hatırlamamaktayım, kaldı ki 2 fark yediği maç sayısı bir elin parmak sayısı kadar bile değildir diye tahmin etmekteyim. ama beşiktaş'ın fenerbahçe'ye fark attığı maçlar daha belirgindir.

    tribündeki rekabete dönecek olursak, gobarde galliani ortega (cesur yürek ortega diyeyim anlayın) pankartı, biraz evvel bahsettiğim efsanelere yapılan övgü ve de rıza efendi 2 ekmek bir süt pankartına karşı açılan biz kapıcı çocuğuyuz, ya siz pankartıyla en azından son 10 yılını canlı izlediğim rekabette beşiktaş tribününün net üstünlüğü bulunmaktadır. tüm bunların yanında, 18 eylül 2005 beşiktaş fenerbahçe maçı'nda fenerbahçe tribünü, ortega pankartındaki kadar net olmasa da kendi kalesine gol atmış, parçalı bulutlu olarak girdiği eski açıkta santrayla beraber üstlerindeki beşiktaş formalarını çıkartmışlardır. ve sonra bununla ilginç bir şekilde övünmüşlerdir.

    son 20 yılına şahit olduğum rekabet için (özellikle bilica, tümer ve alpay hariç) herkese teşekkürlerimle.
  • tribün olarak böyle bir rekabet yoktur. beşiktaşlılar beste yapar, fenerbahçeliler (ç)alıntı yapar.

    z.ö.e: hayır sen bütün yazdıklarımı da kötülesen gerçek değişmiyor beste hırsızı kardeşim.
  • bugün şu ana kadar hakkında 34 entry girilen fakat her ne hikmetse bu 34 entrynin hemen hemen 30 tanesinde varolmadığı öne sürülen rekabet.
    beşiktaşlılar "karı-koca" ilişkisinden, fenerbahçeliler ise genelde "tek rakip galatasaray" mantığından hareket ediyor. ki onlar galatasaray maçlarından önce de "galatasaray bize rakip değil" deyip, beşiktaşlıların şu an yaptığı gibi "karı-koca edebiyatı"nın tam olarak aynısını yapıyorlar.

    bu şu demek;
    böyle bir rekabet, ciddi ciddi ve fazla fazla var. hakkında bu kadar çok ve böyle hararetli konuşturan birşey yok olamaz zira.
    ve kanaatimce istanbul takımları arasındaki en keyifli rekabet bu rekabet. (karagümrük-zeytinburnu da plase) sahada alınan skorlara asla bakmam, rekabet ölçüm taraftarlardır benim.
    bir kere, bu iki kulüp, galatasaray'a nazaran daha bir "semt takımı". kadıköy'de ve beşiktaş'ta iskelelere yanaşan vapurlar, gelen için de, bekleyen için de her zaman daha hareketli olur bu rekabette.
    ayrıca maç içindeki atmosferi de diğerine nazaran daha etkili bulurum. ortega'ya pankartlar, beşiktaş tribünlerine sızan organize fenerliler, japon bayrakları gibi. diğer derbide pet şişe ve bozuk para kirliliği dışında bir şey göremiyorum ben yıllardır.
    yalnız bu rekabetin tek eksiği, maç öncesi ve sonrası gündemi galatasaray-fenerbahçe rekabeti kadar işgal edememesi. ama ben zaten basının yarattığı suni gündemden yola çıkmıyor, istanbul takımlarının rekabetlerinde taraf olmadığım için objektif bir yorum getiriyorum sadece.
    haydi hepinize hayırlı işler.
  • "fenerbahce besiktas'i deplasmanda kalecisiz 10 kisi yenene kadar bitmistir." unlu dusunur ve filozof sergen yalcin, yersen..
  • * ezeli rekabette fenerbahçe'nin toplam 440 golüne, beşiktaş 409 golle karşılık verdi.
    * bugüne dek yapılan 324 maçta fenerbahçe 121, beşiktaş 119 galibiyet alırken, 84 karşılaşmada ise taraflar birbirlerine üstünlük sağlayamadı.
    * iki ekip arasında 28 kasım 1924 tarihinde, fenerbahçe'nin 4-0 galibiyetiyle başlayan 85 yıllık ezeli rekabette, fenerbahçe'nin galibiyet ve gol sayısında üstünlüğü bulunuyor.

    kaynak: google'a yaz çıkar.
  • iki takım arasında yapılan tüm maçlarda, şu istatistiki bilgileri verirsek, yorumlamak daha kolay olur. götümüze göre, şuna göre, buna göre diye kıyaslamak yanlış olur. buyrunuz.

    319 maç yapılmış. 119 maçı fenerbahçe, 116 maçı beşiktaş kazanmış.
    fenerbahçe 424, beşiktaş ise 398 gol atmış.

    kaynak

    edit: istatistiki bilgiler, 2008 yılına kadar tutulmuştur. 2009 ve 2010 yıllarında yapılan kupa ve lig maçlarını eklersek, daha gerçekçi olur.

    325 maç sonunda, 122 maçı fenerbahçe, 118 maçı beşiktaş kazanmış.
    fenerbahçe 432, beşiktaş ise 406 gol atmıştır.
  • gayet açık ve net.. böyle bir rekabet yoktur.. sergen yalçın'dan geliyor ;
    "beşiktaş ile fenerbahçe arasında ezeli rekabet bitmiştir ne zamanki fenerbahçe kaleye alex'i koyar inönüde beşiktaş!ı 10 kişi ile 4-3 yener o zaman yeniden başlar"
  • biri, takımın bel kemiği, taraftarın sevgilisi en iyi oyuncusunu, bir gol sonrası seviyesizce hareket yaptı diye ilişkisini keser. şampiyonluğa bedel olacağını bile göz önüne alarak.

    bir diğeri, sahanın ortasında etikten bi haber şekilde, oyun kurallarına aykırı şekilde sahaya zarar verir, kuyu kazar ama yine de bir yaptırım uygulamaz.

    biri, takımının kaptanı, takım arkadaşı ile sürtüşüp dalaştı diye sözleşmesini fesheder, onca geçen yıllara rağmen etik değerlerden vazgeçmez. içi kan ağlasa da.

    bir diğeri, tüm çirkeflikleri bilindiği halde, basına, ona buna el kol yaptığı halde, rakip oyuncuları psikolojik ve fizyolojik olarak darp ettiği halde... yetmedi takım içinde ve teknik direktörüne vurduğu ve küfür ettiği halde halen takımda tutulur. yetmezmiş gibi "eööö oyunculuğu ile kişiliğini ayırmak lazım eaaammm" deme pişkinliğini gösterir.

    işte bu yüzden biri pek sevilmese bile saygı gösterilirken, bir diğeri herkesçe nefrete maruz kalır.
hesabın var mı? giriş yap