• once ulkeyi zengin ve fakir iki ülkeye bölersin, zengin olan kisim uretip fakir olan kisima satar, fakir kisimdan ucuz isgucu ve beyin gocu alir. boyle boyle iyice zengin olur sonra fakir kismi olhak eder. bakin cigir actim, clausewitz mezarinda oha lan helal dedi.
  • öncelikle ülkenin durumuna bakmak.

    kendi ülkemiz üzerinden örnek verelim:

    -türkiye bir tarım ülkesidir. tarım olmadan hiçbir halt yapamazsınız. tarıma büyük yatırımlar yapmak zorundasınız. ama bunu köylüye yükleyerek yapamazsınız. devlet bizzat kollarını sıvayacak. hollanda gibi tarım ve teknolojiyi buluşturacak.

    -teknoloji dedik. teknolojiye çok daha fazla yatırım yapılması gerek. güney kore, singapur, japonya şu an dünyada türkiye'den daha önemli noktadaysa bunun nedeni bu ülkelerin teknolojik olarak çağın ötesine geçmeleridir.

    -singapur dedik. o zaman eğtim de demek gerekir. çocuklarınıza öyle bir eğitim vereceksiniz ki çağın ötesinde olacaklar. singapur bunu yaptı ve bugün ulaştığı noktaya ulaştı. aynı japonya ve güney kore'nin yaptığı gibi. türkiye batıyı ve sanayisini örnek alıyor ama örnek almamız gerekenler doğuda.

    -sanayi dedik. sanayi yatırımları arttırılmalı. sanayi dediysek bugünkü gibi sanayiden bahsetmiyoruz. ülke ürettiği malın her parçasını üretebilecek noktaya gelmeli. teknoloji yine burada devreye giriyor. teknoloji girdiği zaman eğitim devreye giriyor. yani iyi bir eğitim sistemi sizi dünyanın tepesine oturtur. iyi bir eğitim sistemi teknolojinin önünü açar ve ar-ge faaliyetleri ile muhteşem bir sanayi ağına sahip olursunuz.

    -ar-ge dedik. ar-ge bu işin ana noktalarından. şu an türkiye bütçesinden çok az bir pay ayırıyor. gelişmiş ülkelerde bu oran çok daha yüksek. yani ar-ge en önemli nokta.

    -ama bunlardan en önemlisi kültür. kendi kültürünüze sahip çıkmalısınız. bugünün türkiyesi ya batı ya da arap kültürünü benimsemeye çalışıyor. ama dünyanın en büyük kültürlerinden biri olan kendi kültürlerini görmezden geliyor.

    yani bir ülke zenginleşmek istiyorsa kendi özüne dönmeli. zenginleşmenin yolu özüne dönmekten geçiyor. cumhuriyetin ilk dönemlerinde bir adam vardı. sarı saçlı, mavi gözlü. mesela kendisi sürekli olarak türklük kavramından bahsediyordu. ülkesinin zenginleşebilmesi için özüne dönmeye çalışmıştı. sonuç olarak biri yolu zaten göstermiş.

    ek: türkiye sanayi ve sanayide kullanılan teknolojide kötü durumda değil. eğer doğru birkaç hamle yapılırsa inanılmaz işler başarılır. fakat bunu yapabilecek kişiler tarafından yönetilmiyoruz.
  • 1- guclu merkezilesme
    2- kapsayici ve ozgurlukcu siyasal ve ekonomik kurumlar
    3- tesvik, tesvik ve tesvik. yani motivasyon.

    tesvik derken, maddi yardimdan bahsetmiyoruz. bireylerin bir ise atilirken yani uretirken geri donus alacaklarina inanmalari. bilimsel arastirmayla, istatistiki olarak sabittir ki, mulkiyet hakkinin olmadigi sosyalist duzenlerde, vey belli zumreyi kayiran otoriter rejimlerde insanlar yeni seyler uretecek tesvikleri bulamazlar veya zumreyi ve rejimi temsil edenlerin bekalari icin yenilikler engellenir. oyle olunca da millet mars'a giderken, sen hala alevilik sunnilikle ugrasir durursun. bugun amerika, ingiltere, almanya gibi ulkelerin neden basi cektikleri, fakir ulkelerin de neden fakir olduklarinin da en basit aciklamasi budur. (bkz: why nations fail)
  • genç girişimcilerle alakalı değildir. genç girişimcilerle ilgilenmek genç girişimcilerin zenginleşmesini sağlar, sikindirik girişimlerle değil de devlet kontrollü arge faaliyetleriyle, büyük sanayi hareketleriyle vb. zenginleşilir.
  • yüksek teklonoji üretmek kesin yoludur.ama bu nasıl olacak onu bilmek lazım tabi.bilenler söylesin artık.
    ayrıca(bkz: güney kore)
  • kesinlikle birbirine güven duyan kimseler bir ülkeyi zenginleştirir. peygamberin aranızda selamı yaygınlaştırın sözünü, selamün aleyküm, aleyküm selam demekten öte anlamadığımız için birbirimize güvenmiyoruz. belki çok iyi iş fikirleri ya da ticari fırsatlar, üretim fırsatları güvensizlik yüzünden daha kurulamadan fikir aşamasında yok olup gidiyor. önce güveni artırmak lazım, sonrası gelir. ha unutmadan, bir de vergiler insani olmalı.
  • (bkz: para basmak)

    dur lan o öyle olmuyordu sahi.
  • bir ülkenin zenginleşmesindeki en önemli unsur sanayisi ve teknolojisidir. ardından sahip olduğu yer üstü ve yer altı kaynakları gelir . zira yetişmiş insan gücü, teknolojisi ve sanayisi olmayan bir ülke kaynaklarını kullanamaz ve sadece sömürülür.

    bu yüzden güçlü olmak istiyorsan önce sosyolojik olarak gelişeceksin ve yetişmiş insan gücün olacak.

    bir ülkenin eğitim sistemi onun en temel güç unsurudur. eğer bir ülkeyi çökertmek istiyorsanız önce eğitim sistemini çökertirsiniz. gerisi kolay..
hesabın var mı? giriş yap