341 entry daha
  • bu ay başında cumhuriyet pazar'da çıkan, tayfun atay'ın "herkes herkesi gözetliyor!" yazısına, kitabı güncelle bağdaştırmak için -çok yeni bir şey söylemese de- başvurulabilir. atay, kitabın dünyasını kısaca "sıradan insanın, bırakın gözetim altında tutulmanın dayanılmaz ağırlığı altında ezilmeyi, kendi eğlence hazzında seve seve boğulacağı, kendi zincirlerini kendisinin vuracağı bir uğursuzluk" olarak özetliyor.

    atay diyor ki "günümüz insan toplumsallığı, tekno-ekonomik-politik dünya düzeni, bizi artık orwell-huxley sentezi çerçevesinde bir distopik zaman ve zemin değerlendirmesi yapmaya kışkırtan işleyiş arz ediyor." yani, herkes herkesi gözetliyor, gözetlemekten de gözetlenmekten de büyük zevk alıyor. her yıl 2.5 trilyonu aşkın görsel internette paylaşılırken, tahmini 106 milyon güvenlik kamerası satılırken gözetlemek ve gözetlenmek varoluş pratiğimiz oluyor, diyor atay...

    buradan yola çıkarak bu çağın 'soma'sının sosyal medya like'ları olduğu, insanların like'larla beraber hem haz duyduğu hem de hayatını anlamlandırdığı söylenebilir. hayatını pazarlamak ve diğer insanların hayatını gözlemekten büyük zevk duymak, dünyanın somut gerçekliğinden koparıyor hepimizi. bizim gibi bir ülkede, doğrudan büyük birader düzeni artık açık bir şekilde hüküm sürerken, internet platformlarının bile denetlenmesi söz konusuyken, cesur yeni dünya'dan bahsetmek ne kadar doğru bilmiyorum ama, kafamızı içine gömdüğümüz sosyal medyayı antidepresan eylediğimizi, kendimizi unuttuğumuzu kimse inkar edemez.

    sözlerime son verirken, güncelliğini hiç kaybetmeyecek birkaç alıntı da neden ben paylaşmayayım:
    (aslında instagram'da twitter'da güzel bir görselle paylaşsam iyi like alırdım ama neyse)

    "mutlulukla uyuşmayan tek şey sanat değil, bilim de uyuşmuyor. bilim tehlikelidir; büyük bir özenle ağzına gem vurmak ve zincire bağlı tutmak zorundayız."

    "teselliye niye ihtiyaç duyalım somamız varken? kalıcı bir şeye ne hacet, sosyal düzen varken?"

    "insan bir şeylere inanır, çünkü onlara inanmaya şartlandırılmıştır. insanın kötü nedenlerle inandığı şeyler için başka kötü nedenler bulmak -işte felsefe budur."

    "fakat sanayi uygarlığı, ancak benliği inkar etmemekle mümkün olabilir. hijyen ve ekonomimizin izin verdiği ölçüde sonuna kadar nefsi tatmin. aksi takdirde çarklar durur."

    "gözyaşlarından arındırılmış hristiyanlık -işte soma bu."
  • fox amerikan yapımı fringe dizisinin 4. sezonunun son 2 bölümünün ismi.
187 entry daha
hesabın var mı? giriş yap