• dolayli olarak çilesini çekenlerdenim. üniversite yurdunda oda arkadaşım vardı. ağır ruh hastası cinsinden. çocuğun birine aşık oldu. böyle sevgiliyle fakbadi arası saçma sapan bir ilişkileri vardı. evden annesinin parasını çalıp hocaya gitti. adam buna top karabiber kavur her gece aynı saatte demiş. manyak odaya küçük tüp, tava falan getirmiş. odada iğrenç bir koku, bu manyak anlamadığım bir şeyler söyleyip duruyor. duaymis.
    öldürürüm seni bu odada böyle saçmalıklar istemiyorum diye cemkirdim. gitti arkadaşında kaldı büyü yapicam diye. sonra geri döndü her akşam yüksek sesle acayip bir dua ediyordu." sadece beni düşünsün, nefsi başkasına uyanmasına" vs vs. mumlar yakıyor, tuhaf kağıtlar yazıyordu.
    tutmadı tabii çocuk taş gibi bı hatun buldu.
    olan verdiği paraya ve kokladigi karabiberlere oldu.
    allah kimseyi ruh hastası yapmasın.
  • binlerce yıldır kurnaz insanlara ekmek kapısı olan keriz silkeleme sanatı.
  • warrior için zor, mage için mümkün olan eylem.

    türk kızlarını bilemem ama en çok warlocklara yakışır. vardır, gerçektir, buzla ilgili olanlarını izlemek ayrıca keyiflidir. büyü yapan kişi alan vurursa seyir zevki maksimuma çıkabilir. bazı yörelerde buzlu büyüler yavaşlatır da.
  • toplumun büyük bir kısmının ya meraktan ya kişisel nedenlerden ötürü bulaştığı şey. çoğunlukla yaptırıyorlar, normal sayıyorlar hatta şöyle bir mevzu yaşadım: (bkz: dumur eden olaylar/@songulyabani)

    durumun özeti:

    "türkler sihir, şiddet ve kin sahibi insanlardır." mesudi-10.yüzyıl

    "karımın muskası yüzünden çenem kaydı." melek subaşı'nın kocası şefik-21.yüzyıl
  • türkiye'deki versiyonları arapça yapılmak zorunda olan "karanlık taraf" aktivitesidir.

    ulan buna mı inancam şimdi, orta doğuda arapça, asyada japonca, batıda ingilizce yapılıyo bütün büyüler. bi evrensel dil bulamadınız mı bu koduğum sihir evrenine, niyeyse her ulus ayrı ritüellerle yapıyo büyüsünü

    biri ezanla büyüler, öteki kilise çanıyla lanetler.. amk dünyasını tanrılar paylaşamamış heralde her yere ayrı skill dağıtmışlar
  • cheza seeker’ın tarif ettiği şey (bkz: #70152585), kuantum fiziğinin penrose interpretation denilen halinin, “lan acaba bu beyin hücrelerinde de oluyor olabilir mi?” sorusuna yanıt vermek için “beyinde bilinç denen şey, nöronların birbirleriyle etkileşimleri sonucu oluşmaz, nöronların içinde, penrose interpretation sayesinde olur" şeklinde ortaya atılan bir hipotez aslında. bu hipotez’in gözlemsel bir kanıtı yok, ancak saygın biliminsanlarınca araştırıldığı doğrudur, ve çokça karşı argümanı mevut. ne olduğunu merak edenler için introduction wikipedia’dan gelsin: orchestrated objective reduction.

    penrose ile birlikte bu hipotezi ortaya atan adam da hameroff, onun da bir tedx konuşması var, buyrun burada.

    bahsedildiği gibi beyin aktivitesi ile gamma dalgaları arasında korelasyon olabileceği de çokça kez gözlendi, meditasyon yaptığını söyleyen kişilerin gamma dalgalarında farklılık olduğu da gerçekten gözleniyor. microtube'ların gamma dalgalarından etkileniyor olabileceği de düşünülüyor (ama şüpheler var).

    yani cheza seeker'ın anlattığı süreçlerin bir çoğu parça parça gerçekten tartışılan (bir çoğu hipotez düzeyinde olsa bile) kavramlar.

    ancak bu biliminsanlarının hiçbirisi buna "büyü yapmak" demiyor, ve hiçbirisi henüz bunun uygulanabilir olduğunu ispatlamış değil. ortada varlığı sorgulanan, uygulanabilirliği ispatlanmamış bir kavram var ve sadece futuristic konuşmalarda "gelecekte seksten aldığımız zevki belki de beynimizdeki kuantum olaylarla artırabilecez" şeklinde lanse ediliyor. birileri de bunu alıp, "uygulaması çok zor ama uygulanabiliyor" diye size sunuyor. bu "çok zor"un bir ölçütü var mı? ne zaman nasıl uygulanmış bir case-study var mı? hala top-notch biliminsanlarının "hipotez" olduğunu söylediği bir şeyin eğitimini "araştırmacı adept majisyen” nasıl verebiliyor?

    daha önce kuantum fiziğinin nasıl şarlatanlara malzeme verebileceğini anlatmaya çalışmıştım. (bkz: dalga parçacık ikiliği/@hooker with a penis). cheza seeker'a doğrudan şarlatan demiyorum yanlış anlaşılmasın. adamı/kadını tanımam etmem, bir tane entry'si üzerinden eleştirmek haksızlık olur ancak böyle iddialı bir kavramı yeterince sorgulamadan fav'lamanız, adam akıllı kaynak paylaşılmadan güvenilir bulmanız... ilginç geliyor bana...

    ya bilimsel bir hipotez nedenini bilmediğim bir şekilde "büyü yapmak" diye adlandırılmaya çalışılıyor (hipotezi ortaya atanlar bile bunu yapmazken), ya da kendine "büyücü" diyenler yaptıklarını pazarlamak için bilimsel dayanak bulabilmek adına bazı biliminsanlarının araştırmalarını eğip büküp süsleyip püsleyip size sunuyor.

    edit: vazgeçtim, adam "yaptığı majikal alışmalar ve yükselen burcunun ikizler" olmasından mütevellit neşeli ve genç olduğunu düşünüyor. (bkz: #62559331) bu insanlarda rasyonel düşünce aramaya kalkmayın, neresinden tutsanız elinizde kalır.
  • george orwell lisedeyken sevmediği bir arkadaşına kara büyü yapmış. sonra o arkadaşı bacağını kırmış. bizim genç orwell "ohh ne güzel oldu" derken arkadaşı lösemi olmuş, hayatını kaybetmiş.
    o da, bu yaşananlar yüzünden, hayatının sonuna kadar, bir insanı voodoo büyüsüyle öldürdüğüne inanmış.*

    yapmayın evladım, yapmayın çocuğum bak sonra dünyayı sallayacak kitaplar da yazsan böyle tuhaf, gereksiz suçluluk duygularıyla yaşarsın.
  • "dogma nedir?" diye sorsa birisi resmen şu cümleyle yanıt verebilirsiniz: "kutsal kitapta geçtiğine göre büyü yapmanın gerçekliğine inanmak gerekir" *
    buna karşılık şüpheci birisi: "büyü yapmak kutsal kitapta geçtiğine göre o kitabın doğruluğundan şüphe etmek gerekir" diyecektir.

    genetik dersi almış birisinin bile "öldüğümüzde vücudumuzda bişeyler oluyormuş" seviyesinde argümanlarla doğruluğuna -neredeyse- ikna olması artık endişe verici bile değil, alıştık maalesef.

    alışmasaydık olması gereken: near-death experience hakkında sadece bir tane hakemli dergi var, o da journal of near-death experience: burada "büyü yapmak" ile ilişkilendirilen bir tane adam akıllı çalışma gösterebilmek. ama wikipedia'nın bile yasaklandığı topraklarda bu beklentiye girmek hayal maalesef.
  • cehennemlik büyük günahtır. cini şeytanı hem başkasına musallat edip hem de başınıza topladığınız yetmezmiş gibi, yakarsınız dünyanızı da ahiretinizi de uzak durun.
    ancak şu önemli ki günahın sebebi, şeytandan yardım istemek, şirk, zulüm ve sahtekarlık nedeniyledir. şeytanlar da insanlara günahları sebebiyle musallat olurlar. ancak etkisi altına aldıkları hoca, medyum gibi insanlar eliyle, gerçek sebebi saklar, milleti sana büyü yapılmış, şu yedirmiş bu içirmiş diye etkileyip hedef şaşırtırlar. böylece esas çözüm tevbeden uzaklaştırdıkları gibi iftira günahıyla insanları birbirlerine de düşürürler. musallat yaşadığınıza inanıyorsanız büyüden değil işlenilen günah ve hatalarda aramalısınız. detay için, (bkz: cin musallatı belirtileri ve alınacak önlemler/#76500115)

    'süleyman´ın mülk ve saltanatı konusunda onlar, şeytanların okuyup durduklarına uydular. halbuki süleyman küfre sapmamıştı. ancak şeytanlar küfre sapmıştı; insanlara büyüyü öğretiyorlardı. ve babil´de hârût ve mârût adlı iki melek üzerine indirileni öğretiyorlardı. oysa ki o iki melek, "biz bir imtihan aracıyız, sakın küfre sapma!" demedikçe hiç kimseye bir şey öğretmiyorlardı. insanlar onlardan erkekle eşinin arasını açacakları şeyi öğreniyorlardı. ne var ki, onlar onunla allah´ın izni olmadıkça hiç kimseye zarar veremezler. onlar kendilerine zarar vereni, yarar vermeyeni öğreniyorlardı. yemin olsun ki, onu satın alanın âhırette hiç bir nasibi olmayacağını açıkça bilmişlerdir. öz benliklerini sattıkları şey ne kötüdür! bir bilebilselerdi...eğer onlar iman edip sakınsalardı, allah katından bir sevap elbette daha kıymetli olurdu. keşke bilebilselerdi.'' (bakara suresi 102-103. ayet)
hesabın var mı? giriş yap