cars

• murat karahan çevirisiyle seslendirme yapılmış animasyondur.
  
  yerli seslendirme kadrosu şöyle :
  
  yekta kopan: lightnin mc queen^*
  
  nüvit candaner: mack^*
  
  berna diribaş: tia^*
  
  berrak kuş: mia^*
  
  tolga gülcüler: beyaz karavan^*
  
  murat kosova: bob cutlass^*
  
  atilla şendil: darrel cartrip^*
  
  ali ekber diribaş: chick hicks ^*
  
  burcu başaran: kori turbowitz
  
  aziz güngör: tex
  
  hakan vanlı: kral^*
  
  özden ayyıldız: bayan kral
  
  rıza karaağaçlı: harv ^*
  
  faruk akgören: şerif^*
  
  rüçhan çalışkur: lizzie^*
  
  erdal tosun: fillmore^*
  
  ahmet eres: sarge^*
  
  ali düşenkalkar: ramone^*
  
  sezai aydın: luigi^*
  
  osman gidişoğlu: mater
  
  erhan abir: doc hudson^*
  
  berna başer: sally^*
  
  munis düşenkalkar: flo^*
• büyük küçük herkesin izlemesi gereken film dedikleri türden bir film.
  
  --- spoiler ---
  sineklere dikkat
  --- spoiler ---
  
  pit stop
• hakkında bu kadar az entry olmasına şaştığım mükemmel film.
  
  gerek animasyon tekniği, gerek harcanan emek, gerekse altyapı bakımından çok kolaylıkla şimdiye kadar yapılmış en iyi animasyon diyebilirim. bunun yanısıra, bir sinema izleyicisine ihtiyacı olan herşeyi veriyor bu film. aksiyon, heyecan harika işlenmiş, derin karakterler ve akıcı bir senaryo.
  
  tek eksiği
  
  --- spoiler ---
  
  buruk bir son, kazanamayınca sevinemiyorum işte. keşke bir sonraki yarışta şampiyon olduğunu da gösterselerdi, en azından cast'tan sonra... ama vurgulamak istedikleri şeyler daha önemliydi şampiyonluktan :)
  
  --- spoiler ---
  
  hayran olduğum bir başyapıt daha. içerdiği saniyelik detaylar bile mükemmel ve ince zekaların ürünü. 30 günde çekilen kıytırık amerikan filmlerinden kat be kat daha uzun sürede yapılan, kat be kat daha çok insanın kat be kat daha çok emek sarf ettiği bu film mutlaka görülmeli.
• çok başarılı bir pixar film. filmi izlerken insanın çocukluğuna gitmemesi herhalde olanaksız bir şey çünkü; bütün çocukların hayalidir, konu$an arabalar. filmin en güzel yanlarında biride filmdeki bir ferrari'yi michael schumacher'in seslendirmesi.
• filme gidecek arkadaslari bilmesi gereken sey; bunun duygusal-komedi tarzinda bir film oldugu... sicana kadar gulmek disinda "hassiktir bee" diyeceginiz anlar da olacak...
  
  bir de dun ntv'de (cnnturk de olabilir) dikkatimi ceken sey, filmin animasyon ekibinde yer alan bir arkadasin, filmin nasil yapildigini windows yuklu bir mac uzerinde anlatmasiydi...
• harika çizimlerin kusursuz bir animasyon tekniğiyle harmanlanması, ve bunun da oldukça başarılı bir senaryoyla işlenmiş olması "cars"ı kesinlikle kaçırılmaması gereken bir film yapıyor.
  
  filme bütün olarak gayet kaliteli. ama bunun yanında detayseverler için de birçok malzemeye sahip. ve bu detaylar insanı bazen gülümsetirken, kimi zaman da hüzünlendirmeye yetiyor. mesela benim hoşuma giden sahnelerin başında, her sabah askeri jipin amerikan ulusal marşı eşliğinde bayrağı göndere çekmesi, bunun üzerine kapı komşusu hippi minibüsünün ise jimi hendrix'i yüksek sesle çalmaya başlaması. şehir hayatında aradığı mutluluğu bulamayıp, o unutulmuş kasabaya inziva eden avukat ve motel sahibi 911 carrera. 50 yıl öncesinin kırgınlığını yüreğinden söküp atamamış efsanevi şampiyon hudson hornet. olağanın üzerinde hassas bir yapıya sahip olan itfaiye kamyonu. ki ben burada yapımcıların, bu karakteri yaratırken "babam ve oğlum"da fikret kuşkan'ın ağabeyi rolündeki adamdan feyz aldıklarını düşünüyorum halen ısrarla. birinin ağlarken son sürat gazlaması, ötekinin de hışımla koşması ister istemez çağrıştırıyor bana birbirlerini.
  
  vefa duygusunun hırsı ve kariyer hevesini galebe çalması^* böyle sağlam temele oturan bir altyapıyla birlikte seyirciye sunulduğu için, buradan yapımda emeği geçen herkese teşekkürlerimizi sunmak boynumun borcudur. film hakkında tek bir memnuniyetsizliğim var; keşke arabaların gözlerini öncama yapmak yerine farlara yapsalarmış. bence karakterlerin yüz ifadeleri böylece daha da önplana çıkmış ve animasyona zenginlik katmış olurdu. sonuçta her arabanın özellikle farlarından kaynaklanan nevi şahsına münhasır yüz ifadeleri var. hatta sözlükte de işlenmişti bu konu; (bkz: arabaların yüz ifadeleri)
  
  ayrıca kamyon mack'in^* "üretici firma aşkına" diye başladığı cümlesine de az gülmedim. bravo valla. yalnız benim dikkatimi çeken bir de hata var. mcqueen filmin başında farlarının yalnızca çıkartma olduğunu, yarış arabalarının böyle şeylere ihtiyaç duymadığını söylüyor. ama kasabada, mahkeme esnasında sally'ye kur yaparken ona selektör yapıyor. ee amerikan genci tanışmak istiyor tabi, her türlü engeli aşmak onun asli vazifesidir. (dashersw düzeltti yanlışımı. kahramanımız manitaya selektör yapmıyor, sadece pencereden gelen güneş ışığını yansıyıyor kendisine)
• şaka gibi ama son zamanlarda izlediğim en güzel filmlerden biri. başındaki one man band ayrı bir şekilde yarıyor.
• son zamanlarda cizgi filmleri karsila$tirma sevdasina tutulmu$ bu bunyenin, pixar'in "gonderme", "canlandirma", "falan", "filan" konularinin tamaminda birden a$tigina inandigi cifte sanat eseridir (zira kendisinden once bir de kendisi kadar $ukela one man band gosterilmektedir).
  
  adamlar diger cizgi film yapimcilari gibi gunun populer hollywood filmlerine/yapimlarina degil; ba$ta kendi eserlerine, sonra insanlarda gercekten iz birakmis^* filmlere ve en sonunda gercek insanlara ve olaylara o kadar ince gondermeler yapiyorlar ki, bir grup buyugun mutlaka beraber izlemesi gerekiyor hepsini yakalamak ve eserin tadini almak icin...
• kesinlikle çok başarılı bir animasyon.
• filmin baslarinda acik arazide 'kameranin' ilerledigi bir sahnede, elektrik tellerinin uzerinde pixar'in "for the birds" animasyonunun bir sahnesi cok kisa bir an icin gorulmektedir. yanilmiyorsam kucuk kuslarin henuz buyuk kus tele konmadan once ucerli gruplarla sagli sollu dizilmis halde, diger kusla dalga gecerek ottukleri sahne.