• annelerin çok sevdiği bir aktivite. öyle ki, anne cuzdani tasarımı bunun için yaratılmıştır desek yeridir.
  • tutunmaktır bazen. zor zamanlarda kredi kartlarına, kimliklere değil de varlıkları ödül olan, özlemleri bile ümit veren, varlıklarıyla sizi siz yapan ve siz olmaktan çıktığınızda geçmişi ve nereye ait olduğunuzu, gücünüzü hatırlatan insanların yüzlerine fotoğraftan da olsa bakabilmektir. onlar bilmezler bile, oysa o kadar fazlasıdır ki sizin için derin bir nefes alıp da yorgun bir anınızda işlevi sadece para koyup çıkarmak olacak cüzdanınızı sizin için değerli hale getiren o fotoğraflara bakmak. hayata mola vermek, güç toplamaktır bazen sevdiklerini her an yanınızda taşımak, sevdiklerinizin varlığı.
  • hiç ummadık bir zamanda ihtiyaç duyuldugunda işe yarayan bir durum
  • anneler yapar, sevgililer yapar, ilkokul hatta ana okulundan beri can olduğunuz dostlar yapar, nadiren kardeşler de yapar...
    ama birilerinin cüzdanında resminiz varsa bilirsiniz ki, evet o kişi tarafından seviliyorsunuz... güzel bir duygudur... kim aksini iddia edebilir ki...
  • matt damonlu iç sıkıntısı yetenekli bay ripleyin bir sahnesinde polisin kendisinden maktule ait bir fotograf istemesi uzerine "ne zannettin beni ibne mi?" cevabini yapistirdigi; ve akabinde kimi izleyici cuzdanlarinda olagan disi bir tasfiyeye sebebiyet veren fenomen.
    bir de can dostum vardi tabi ama kusura bakmayin artik sevgili ilker ve mustafa; boylesi hepimiz icin daha iyi olacak...
  • ya çalınırsa cüzdanım diyerek yapmaktan vazgeçtiğim eylem. kimlik, ehliyet, para* neyse de, fotoğraflar başka bişey... hala görüştüğünüz insanların fotoğrafıysa giden yine bi derece, telafisi vardır bunun. ama ya artık görmediğiniz göremediğiniz insanların fotoğrafıysa giden. ya şimdi nerde olduğunu bilmediğiniz ama en şirin haliyle on yıl önceden size gülen ilkokul arkadaşınız ise. ya koptuğunuz ama o havalı zümrüt fotoğrafıyla görünce gülme krizlerine girdiğiniz lise arkadaşlarınızdan biriyse. ise ise ise, bitmez tabi iseler. hafızasına, hatırasına da güvenir sığınır tabi insan ama, yine de fotoğraflar daha çok hissettirir geçmişi, daha çok hissetmek için de korumak ister insan resimleri. o yüzden cüzdanda taşınmamalıdır bence fotoğraflar. veya çoğaltırsınız ne bileyim bi yere kaydedersiniz, ondan sonra istediğiniz gibi taşır otobüste dolmuşta havada karada bakıp durursunuz. e sen niye yapmıyosun derseniz, tembelim ondan. velhasıl fotoğraf güzeldir, yanımızda ise daha güzeldir.
  • cüzdanında kendisine ait fotoğrafları taşıyan` :çocukluk fotoğrafları` insanları gördükten sonra gözümde farklılaşan eylem.` :narsizm`
  • zaman zaman yancı abazan arkadaşların," ya abi bana bi kız ayarlasana" şeklindeki isteklerine cevap niteliğindeki pezevenklik portföyü de olabilen eylem.
  • genellikle sevdiginden emin olmayan ya da sevdigine karsi icin icin bir sucluluk duygusu icinde olanlarin yaptigi hareket..
    harf kolye takmak seklinde tezahürleri de mevcuttur..
  • -rıza, fotografım nerde burada? (erkeğin sıçtığı an)
    -güzelim o benim cüzdanım,senin fotografının ne işi var orada,ehe (espriyle durumu kurtarma çabası, sıçmaya devam)
    -ciyaaaak!!! hayvansın rıza, inanmıyorooaam...(erkeğin dibe vurduğu an, hsstir sendromu)
    - ya güzelim, zaten hergün birlikteyiz ama ben seni canlı görmek istiyorum (iyi manevra)
    -hı? (inceden yemeye başlar, manevraya devam)
    - fotografın hasretini dindirmeye yetmiyor ki..ben de o yüzden hergün seni görebilmek için çırpınıyorum işte..dünkü beş dakikalık buluşma için bir saatlik yoldan gelir miydim yoksa.. fotografın yetmiyor ki
    -ühü, rıza ..(kız dağılır, taarruza devam, son darbeyi vur)
    -bilmiyorum yani, eğer resmim sana yetiyorsa sen onu taşı ama ben asla..(ölümcül darbe)
    -üüeeaaaaa, rızaaa, erkekiiiiiiiiiiiim...
hesabın var mı? giriş yap