dar
-
arapçada; "ev" anlamına gelen kelimedir...
"kapı" anlamına gelen; bab kelimesidir...
(bkz: http://www.tdk.gov.tr/…f3fb36b5c02e7607f&kelime=dar) -
ispanyolca vermek filinin mastar hali. cümle içinde kullanırsak "dame la pelota", yani "topu bana ver".
-
kişileri idam etmek için, ucuna yağlı ilmek bağlanarak hazırlanan ağaçlı sistem..
dar ağacı derler ya o -
arapça'da idare etmek kelimesinin emir kipi olarak da kullanılır. ev anlamına gelir çoğunlukla... bir şiirle bu iki anlamı cümle içinde kullanalım:
"darihim, ma dümte fi darihim,
arzihim, ma dümte fi arzihim."
türkçesi:
onları idare et, eğer evlerindeysen,
onları razı et, eğer topraklarındaysan.
bonus olarak burada arz kelimesi de iki anlamda kullanılmıştır; toprak ve razı etmek... -
arapça'da ev anlamına gelen bu kelime, osmanlı'daki birçok önemli kurumun isminde de yer almıştır.
darülfünün: osmanlı'daki ilk üniversite olan bu kurum, bugünkü istanbul üniversitesi'nin temeli olarak kabul edilir ve "fenler evi, ilim evi" gibi bir anlama gelmektedir.
darülbedayi: "bedayi" kelimesinin "estetik yanı ağır basan güzellik" gibi bir anlama geldiği düşünülürse, günümüz istanbul şehir tiyatroları'nın atası olan bu kurumun ismi de bugünün türkçesiyle "güzel sanatlar evi" gibi bir anlam taşımaktadır.
darüşşafaka: "şafaka" kelimesinin "şefkat" kelimesinin çoğulu olduğunu düşünürsek, yetimler için kurulmuş bu kurumun ismi de "şefkatler evi" gibi bir anlama gelmektedir.
darülaceze: "aceze", aciz kelimesinin çoğuludur ve osmanlı zamanında kurulan bu kurumun ismi de "acizler evi" anlamı taşır. -
farsça savaş, kavga, mücadele anlamına da gelen kelime. aynı anlama gelen gîr kelimesi ile bir araya gelip "dâr ü gîr " şeklinde de kullanılıyormuş.
bizdeki hırgür de o mana. belki de vardır bir bağı, bilemiyorum. uzmanına sormalı -
(bkz: darda bulunmak) (bkz: darda kalmak) (bkz: dar atmak) (bkz: dar darına) (bkz: dar gelmek) (bkz: dara boğmak) (bkz: dara dar) (bkz: dara düşmek) (bkz: dara gelmek) (bkz: dara getirmek) ve (bkz: darağacı)
-
türkçe "tutar" kelimesinin farsçaya geçmiş hali olduğu iddia edilir. nitekim sonuna -dar eki getirilen isimler hep tutmak fiiliyle kullanılan isimlerdir:
defterdar -> defter tutar (bkz: defter tutmak)
sancaktar* -> sancak tutar
bayraktar* -> bayrak tutar
alemdar -> alem tutar
hissedar -> elinde hisse, pay tutar (bkz: shareholder)
mühürdar -> mühür tutar
ibriktar* -> ibrik tutar
taraftar* -> taraf tutar
(bkz: gider bu böyle)
ayrıca belirtmek gerekir ki tutmak fiili osmanlıcada d ile t arasında okunan bir harf olan tı ile yazılırdı. mesela bugün ada diye yazdığımız kelime de tı ile yazılırdı, tokat kelimesi de tı ile yazılırdı. bu nedenle t->d dönüşmesi normaldir. -
(bkz: haydar haydar)
-
arapçada kapı anlamındadır.misal darülaceze:acizler kapısı,darüşşafaka:şefkat kapısı,medar-ı maişet:ekmek kapısı vs.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap