• çoğu dinleyici dash berlin'in üç kişilik bir grup olduğunu bilmez. dash berlin olarak bilinen grubun vitrini (frontman) jeffrey sutorius ve pek bilinmeyen arka plandaki prodüktörler eelke kalberg ve sebastiaan molijn'den oluşuyordu, 2018 ortalarına kadar.

    12 yıllık birliktelik süresince artık neler olduysa, jeffrey'nin sıfıra yakın üretime rağmen bütün ünü ve karizmayı üstlenmesine katlanamaz hale mi geldiler, yoksa çirkin olduklarını baştan kabul ederek hatırı sayılır bir süre jeffrey'i manken olarak mı tuttular bilinmez, 2019 başı itibariyle eelke ve sebastiaan hukuki yollardan jeffrey'i kapı dışarı etmiş durumda. jeffrey açıklaması burada.

    elektronik müzik piyasası hakkında gerçekten bilgisi olanlara malum olduğu üzere bu piyasanın en bariz gerçeklerinden biri ghost produce hadisesi. kısaca değinelim, parayı basıyorsun, kendi adıyla milyonlara ulaşamayacak veya yeterli kazanca ulaşamayacak müzik üreticileri senin için parça üretiyor. para karşılığı telif yani işin özeti.

    hayalleriniz yıkılmasın ama bu işin en bariz örneği tiësto ile dennis waakop reijers arasında gerçekleşti bugüne dek. tiesto adıyla piyasaya çıkan (2010'a kadar üretilmiş) neredeyse tüm parçalar dennis abinin eseridir. buradan buyrun aynı hesap burada da geçerli. dash berlin olarak bilinen tüm parçalar arkadaki amcalar tarafından üretildiği için jeffrey sutorius'un azalarak bitmesi kuvvetle muhtemel.

    şahsi fikrime gelince. önce doğal olarak canım sıkıldı bu habere. boru değil armin'den sonra on yıl boyunca top 100 listesindeki en önemli trance artisti dash berlin oldu. zamanla trousea kaysa da trance müziğin yapıtaşlarından biri diyebiliriz kendileri için. ayrılık sonrası açıklama yayınlayan tek kişi jeffrey olduğu için onun penceresinden izledik, onun gibi kızdık diğer ikiliye. fakat zaman geçtikçe insan gerçeklerle yüzleşiyor. dennis waakop reijers'ı tanıdıktan sonra şahsım nezdinde tiësto'nun balonu nasıl söndüyse, sonuçta önemli olan müziği kimin ürettiği ve kimin üreteceği olduğundan, zamanla dash berlin prodüktörlerini görmeye de alışacağız demektir.

    üzgünüm jeffrey, sen yokken de herşey yolunda gibi.
  • 2007 nin en iyi trance tracklerinden birisi olan till the sky falls down'u yapan pek gizemli oluşum. kimdir ya da kimlerdir, ne yer ne içerler bilemiyoruz. en azından ben bulamadım. başka parçalarına denk gelme şerefine de nail olamadım. sadece bu şarkıya bakarak progressive trance icra ediyor denebilir.

    (bkz: till the sky falls down)
  • emma hewitt ile birlikte icra ettikleri akustik waiting parçası çok lezizdir.

    buyrunuz:
    [http://youtu.be/zdv0pmvhrb8 http://youtu.be/zdv0pmvhrb8]
  • üç kişiden oluşan trance grubu. prodüksiyon işini eelke kalberg ve sebastiaan molijn üstlenirken, kaymağını prezentabl yapısıyla dj jeffrey sutorius yemektedir. öyle ki; herkes dash berlin'i sadece jeffrey sutorius'dan ibaret sanmaktadır.
  • a state of trance 600'de çalması için kendisine yapılan teklifi reddeden dj. zaten epeydir sallantıdaydı, armin'i karşısına alarak iyice topun ağzına gelmiş oldu; iyi oldu.

    not: dash berlin'in plak şirketi aropa, armin van buuren'in armada music'ine bağlıdır. işler karışacak gibi.

    edit: herşey halloldu, dash asot 600 etkinliklerinde çalacak.
  • cerf mitiska and jaren parcasi you never said e yaptiklari remixte hic utanmadan, yuzleri kizarmadan* till the sky falls down parcasinin altyapisini birebir kopyalamislardir. ama parca bombadir o ayri.
  • armada music bünyesinde albümlerini çıkartan bir dj.
  • till the skys falls down, 2008.

    ben ilk defa bu adamın parçalarından birini dinlediğimde bildiğin trance'a geçtim. her dinlediğim başka bir parçası ile beni kendine daha da çok çekti. bildiğin koko bağımlısı gibi sabah akşam bu adamı dinliyordum ulan ben! o aralar ayrıca ekşi sözlük-inci sözlük arasında gidip gelen birisiydim. sonradan ekşi sözlüğe kayıt olmaya karar verdim. ve o aralarda aklıma tek ve ilk gelen şey ise; dash berlin idi. yatıyorum dash berlin, kalkıyorum dash berlin dinliyordum. bazen hüzünleniyordum bazen mutlu oluyordum, belli olmuyordu çünkü bu trance müzikti. ne bulursan onu yaşayacağın bir şey.

    waiting

    man on the run

    fak fak fak! yine trigger'landım.

    --- spoiler ---

    it's such a travesty
    the way you say our love should be
    yeah, such a tragedy
    think you can just break my heart and leave me
    well, you better run now
    man on the run
    playing for fun
    wind me up
    leave me undone

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap