122540 entry daha
  • temmuz ayına kadar tamamını yerine getirmeyi planladığım bir yapılacaklar listesi (to do list) hazırladım. çok iddialı değil. temmuz’da zafer nidalarıyla editimi görürseniz mutluluğuma ortak olun lütfen.

    *sevgilinden ayrıl
    *teleskop satın al
    *dövme yaptır
    *bozcaada’da kamp yap
    *bu listeyi instagramda paylaş
    *instagramı sil
  • çok özledim ya. napıyosun acaba şu an. yarın evden çıkış yapılacaktı, topladın mı eşyalarını, üzüldün mü çok eve son defa bakarken. senden hiçbir şekilde haber alamıyorum, sen benden haber almak istiyo musun bilmiyorum ama bu imkansız gibi bişey şu an. ikimiz de sosyal medyayla ilişkimizi sıfıra indirmiştik. psikopata bağlayıp arkadaşlarının sosyal medya hesaplarına da bakmaya çalıştım belki görürüm diye, hatta az önce bilgisayarımda kalan mailine giriş yapmaya bile çalıştım. utanıyorum kendimden.
  • bu sefer hiç şaşırmadım.tamda herşey tahmin ettigim gibi ilerlemiş.simdi kalpler temizlendi sanirim...
  • sonra çay koydum kendime. tembellik diz boyu. annemın ördüğü battaniye altında aklıma geldı benim bu hallerimin beni çok üzdüğü. lokum gibi yüzüm bokum gibi huyum varmış meğer. beni toplum böyle yaptı diyemiyorum, çoğu benim halt yemem. ben bunu yeni anladım. ama elbette hiç umursamadım ve sonra yine çay koydum kendime.
  • an itibariyle 30a'dayım, beşiktaştan osmanbeye gidiyorum. şu an zincirlikuyu taraflarındayız. fazlasıyla kalabalık, feminist olduğunu düşündüğüm bir kadın topluluğu, yaşasın feminizm ve freud'dan alıntılar içinde naralar atıyor. içlerinden biri otobüsü ateşe verelim mi diye arkadaşına bağırıyor. görüntü almaya çalıştım anında tükürük yedim. tek bir kadın dahi olmayan 30a'da sanırım tüm erkekler olarak bu gece tanrıya kurban edileceğiz. hepinizi sevdiğimi itiraf etmek istiyorum.
    edit1: içimizden biri az önce sırf lars von trier'e benziyor diye vahşice katledildi. korkuyorum.
  • düşünüyorum da zaman gerçekten insanda çok şeyi değiştiriyor.

    benim gibi analitik düşünen bir insan için bunu kabullenmek zor oldu biraz. ama insan gerçekten yaşadıklarıyla şekilleniyor. beynimiz yaşadıklarımızla şekillenip “rasyonel” olduğunu iddia ettiği seçenekleri tercih ediyor.

    kendimi tükenmiş hissediyorum. artık hiçbir şey heyecanlandırmıyor. insanlarla muhabbet etmeyi bile gereksiz buluyorum. nefes alıp ağzımdan kelimeler çıkarmak, bir şeyler anlatmak o kadar zor geliyor ki artık. eskiden böyle insanları hiç anlamazdım. şimdi çok iyi anlıyorum sözlük. beynim artık bu düşünce yapısını çok daha gerçekçi hissettiriyor bana.

    hiçbir şeyi yapmaya bir enerjim kalmadı. bunları yazmak bile zor geliyor. ifade edemiyorum da zaten.

    evet ifade edemiyorum. aslında anlatmak istediğim şey yazdıklarımın hiçbiri değil. anlatamıyorum. yoruluyorum.
  • bugün doğum günüm yeni bir yaş bakalım neler getirecek bana

    edit ; yeni yaşım bana güzel insanlar denk getirdi gayet de mutluyum
  • bir hayal kırıklığı ki kırıldığını bile hissettirmiyor.

    (bkz: füsun akatlı)
  • “dünyada bir tek insana inanmıştım. o kadar çok inanmıştım ki, bunda aldanmış olmak, bende artık inanmak kudreti bırakmamıştı. ona kızgın değildim. ona kızmama, darılmama, onun aleyhinde düşünmeme imkan olmadığını hissediyordum. hayatta en güvendiğim insana karşı duyduğum bu kırgınlık, adeta bütün insanlara dağılmıştı; çünkü o benim için bütün insanlığın timsaliydi.” sabahattin ali
  • sanırım gözlerim bozuldu ve buna hiç hazır değilim :(
151140 entry daha
hesabın var mı? giriş yap