• ankara çankaya ilçesine bağlı nezih bir mahalle. genellikle ismi, hemen bitişiğindeki bahçelievler ile beraber anılır. bence aralarındaki temel fark bahçeli'nin daha gelişkin bir bar, kafe kültürüne ev sahipliği yapmasından kaynaklı ticari yönünün öne çıkmasıdır.emek ise daha çok ikamet edilen konutlarla dolu bir mahalle olarak öne çıkıyor.

    anıtkabir'in çevresindeki mahallelerin şansı dört veya beş kattan daha yüksek yapılaşmaya izin verilmemesi. o yüzden anıtkabir'in batısından baktığınızda bahçeli ve emek mahalleleri konut yükseltisi az yeşil alanı çok şirin bir mekan olarak göze çarpar.

    emek kazakistan caddesi ile bahçeli'den ayrılır. mevlana bulvarı beştepe ile sınırı çizer.haritaya bakarsanız mahallenin omurgasını tam ortasından geçen bişkek caddesi oluşturur.bu caddedeki oto galericilerin büyük bir kısmının taşınmış olması güzel iş. ama hala hayatına devam eden galeriler var ve bunların kapılarındaki araç yığınları insanı yoruyor. boşalan galerilerin yerine yeni dükkanların da yavaş açılması caddede biraz boşluk havası yaratıyor.

    sokaklar yeterince ağaçlı. mahalle 30’lar başında planlanmasına rağmen o zamanı yansıtan bahçeli iki katlı yapılar yerini 60-70’lerde şu anki binalara bırakmış görünüyor. o zamanların inşacılarının ve sakinlerinin diktiği ağaçlar 2020 yılında insanlara soluk olmaya devam ediyor. kentsel dönüşüme giren eski apartmanların önündeki ağaçlar biraz kırpılsa da hala yeterince yeşil alan var.

    mahallenin düz olması bisiklet sürmek açısından avantaj. bişkek caddesinden basarak düz bir şekilde mamak'a kadar sürebilirsiniz. mahallenin içinde ise gençler ve çocukların bisiklet sürmesi için bu avantaj. ayrı bisiklet yolunun olmaması biraz tehlike yaratabilir.

    insan profili oldukça çağdaş. bu mahallede yaşayan kadınların giyim kuşam konusunda bir sorun yaşayacağını pek zannetmiyorum. yaşlı nüfusun da yoğun olması pandemi döneminde mahalle sokaklarını iyice ıssız kılmış durumda.
  • gözlerimin önünde yavaş yavaş çehresi değişen ama yine de ankaranın en güzel semterinden olma özelliğini koruyan yer. emeğin hangi bir sokağını sayayım. 75. sokak mı?? hamdullah suphi ilkokulu tarafından aşağıya doğru bisiklet sürürken pedala basmak gerekmez mesela, eğimi bu dediğim yöndedir. şimdi ne alemdedir bilmem ama o hamdullah suphinin dev gibi bahçesi her daim çoluk çocukla dolu olurdu, okul açıksa da değilse de. ortasında kocaman bi dut ağacından başka yeşilliği yoktu, koşturmaya çok müsaitti gerçekten... 75. sokağın okula bakan kısmında da amma oyun oynardık, yakan toplar, dalyalar... hey gidi. kardeşim kaybolmuştu orda bi kere, annemden tokat yemiştim. oysa çocuktum ben de, ne biliim nereye gittiğini. meğer ana caddeye kaçmış bizim cingöz, az daha ezilecekmiş bi adam kurtarmış. 71. sokak mı?? orda bi evde oturmuştuk, sobalıydı. 3 katlı bi evdi yaşlı teyzeler otururdu üst katta. 57. sokak mı?? işte orda durup bi nefes almak lazım. 57. sokağı nasıl anlatayım. o ağaçlar, 2 katlı karşılıklı bahçeli evler, arkadaşlar, çocuklar, bahçeler... sonra ordaki 2 katlı bahçelievlerden biri yıkılmıştı, büyük daireli bi apartman yapılmıştı da orda oturmuştuk biz. fakültemin son zamanalrı o eve denk gelir benim. en sevdiğim amcamın, babaannemin ölümü, ilk aşkın buluşmaları, kuzenle geçirilen hem çatlak hem eğlenceli anlar, üst komşum hukuk fakülteli akranımın kütüphanesi (bukowskinin 13 cantimini orda okumuştum misal), onla geceleri yaptığımız uzun eğlenceli sohpetler, anneyle kavga-gürültü, kendini odana kapatıp kitaplara gömülme seansları (kazancakisin bütün kitapları), babaannemin 'veli' ismini verdiği, sonra birden evden kaçan muhabbet kuşumuz, annemin ameliyatı, spor yapmak için atlı spora yapılan yürüyüşler (ne kilo vermiştim o zamanlar hey gidi...), iki apartman ötedeki teyzedeki pasta börek seansları, kardeşle aynı odada yaşamak, ranzanın alt katında yatmak... offff of. emek 57. sokak, bir dünyaydı, içinde doğup büyüdüğüm, zamanın içinde yitip, yeniden kendimi bulmak için zamana meydan okuduğum. emek 8. cadde, 4. cadde hatta bahçelievlerin 7. caddesi bile bizimle hayat buldu, gözlerimizin önünde evrildi böyle. zaman akıp gidiyor, dur demek olmaz! *
  • 8. caddeyi içinde barındıran çocukluğumun geçtiği mahalle. hele bir sokak arası parkı vardı ki kışın karla kaplandığında değmeyin keyfimize.
  • bugün 60. sokağında allahü ekber nidalarıyla uyandığım mahallem. neler oluyor diyerek balkona çıktığımda cumhuriyet lisesi girişine doğru bir grup ülkücü liseli -ki pek de az sayılmazlardı- bayrak açmış bir tür yemin töreni gibi bir şey yapıyorlardı. komşu teyzelerden biriyle göz göze geldik. yazık bu çocuklara dedi. bu çocukları da alet ediyorlar. yüzünde bir acıma ifadesi yoktu ama üzülmüştü besbelli.
  • ankara'nın çankaya ilçesinin mahallelerinden biridir

    mahalle muhtarlığı telefon numarası : 312 2125658

    (bkz: sokak sokak çankaya)
  • adana şakir paşa'nın karşısında eski bir mahalle. toplu konutların ilk örneklerini içermektedir. bakımsızdır ama güzeldir.
  • adana da bir zamanlar oturduğum, hava limanının yanında olan ve hırsızlık olayının bol olduğu mahalle.
    kardeşim rogar kapağından ne istediniz hem paslı hem para etmez hemde o hamam böceği istilasına değer miydi?
  • yaşlısı bol olduğundan ve tek cami olduğundan her gün sela duyuyor insan burada. sürekli birileri ölüyor falan, çok ilginç.
  • mahallenin* simitçisi ibo trafik kazası geçirmiş bu sabah. yeşiltepe taksi'den öğrendiğimiz kadarıyla beyin kanaması geçiriyormuş.

    ulan adama daha bu sabah servis beklerken "günaydın" dedim. işe bak sen! elin kendini bilmez bebesinin kullandığı arabanın altında kalacakmış yarım saat sonra. teallaam ya!!

    üzüldüm.
  • an itibariyle ankara'da isik yakip sondurme, islik ve tencere tava calma kervanina katilmis semt. arabayla yoldan gecenler kornayla cevap veriyor.
hesabın var mı? giriş yap