25 entry daha
  • gidilip görülesi, 1 ya da maksimum 2 gün kalınası şehir. film festivali ve boat show gibi uluslararası aktivitelere ev sahipligi yapmasa, kendi halinde ufak bir balikci kasabasi kalırmış cannes amma ve lakin dünyanın böyle yerlere de ihtiyacı var herhalde.

    buyrun hızlandırılmış cannes turuna:
    la croisette'ten başlayalım. uzuuun plajlar, hemen yanında bir yürüyüş yolu, ortasında dev palmiye ağaçları olan geliş/gidiş bir yol, kenarında da oteller, evler, residance'lar. oteller de apartmanlar da acaip şık, alt katlarında ysl, gucci, chanel vs vs dükkanları sıra sıra dizilmiş. sahil şeridi prensipte halka açık ama öyle ah şu carlton'ın önüne havlumu atıvereyim durumu olamıyor çünkü oteller bu halka açılma olayının önlemini neredeyde 5cm arayla dizdikleri şezlong ve şemsiyelerle almış. günlük kullanım 15-50euro arası değişiyor. burada hemen deniz olayına bir açıklık getirelim, gayet kötü bir denizi var, uzaktan masmavi görünse de yakından pis bir su birikintisi. belki sezon dışı olduğundan öyle çılgın plaj voleybolu turnuvaları, üstsüz dolaşan taş gibi kızlar, bronz tenli erkeklere rastlamadım ben şahsen.

    plajları kumluk ve şehrin dibinde ama ille de cote d'azur'da denize giricem gibi bir durumunuz varsa trene atlayıp civardaki muhteşem minik koylardan birine gidin. şimdi adını unuttuğum iki mekan vardı monaco'ya gelmeden 2-3 durak önce ki kaş'taki küçük çakıl/büyük kıvamında.
    la croisette plajlar, iskeleler, oteller ve pahalı dükkanlarla dolu başka da bir numarası yok, gayet sıkıcı, şöyle bir gidilip uzaklaşılmalı.

    hemen arkasında paralel sokak rue d'antibes var. orda daha normal markaların dükkanları var. croisette'e çıkan sokaklarda ve ara sokaklarında hoş restaurantlar cafeler barlar var. bu arada hayatımda gördüğüm en boş mango mağazasını cannes'da gördüm, koca dükkanda sadece 2 kadın geziyordu! dolayısiyle mango onunde sigara icen erkek de yoktu.

    ne öyle ahım şahım güzel kadın gördüm ne de çok yakışıklı erkek. kadınların yüzde 90'ı baştan aşağı marka ve birbirinin aynısılar: çantalar celine, louis vitton, longchamp, gözlükler tom ford, ayaklarda babetler ya da hawaianas'lar. erkeklerde ise 07 kaan modeli hakimdi: kot pantalon, gömlek ve önde tek düğüm atılmış omuzda taşınan kazak. öyle ferrari resmi geçidi falan da göremedim, gerçi boat show zamanıydı belki millet arabadan ziyade teknesiyle gösteriş yapmak istemiştir.
    yolun bitiminden yukarı yüründüğünde marche forville var. tepesi kapalı bir açık pazar. tropik meyvelerden taze ekmeğe çiçeğe kadar herşey var. etrafında da minik cafeler var.

    festival sarayı ve limanın karşısındaki ara sokaklarda zilyon tane restaurant vs var. festival sarayının önündeki parkımsı mekanda millet sandvic falan yiyor, turistler kırmızı halıda fotoğraf çektiriyor falan filan.

    uzuun bir sokak var ki muhteşem. adını hatırlamıyorum ama daracık, yokuşlu bir sokak, karşılıklı restaurantlar var, akşamları dışarıya atılan masalardan kelli sokakta 2 kişi yanyana yürümek bile zor. içlerinde 19euroya fix menusu olanlar da var, başlangıç tabakları 25euro'dan başlayanlar da. ahşap kepenkli pencerelerinden sardunyalar sarkan binaların altında, hepsi birbirinden farklı dekore edilmiş, inanılmaz zevkli minicik mekanlar, en azından bir kadeh şarap içilmeli.

    kalesinin içine girmedim ama yukardan manzara müthiş ve kaleye çıkan ve kalden aşağıya inen sokaklar çok güzel. dar merdivenler, hoş pencereler, renkli panjurlar... "sevgilim yeşil panjurlu evimiz olsun mu" bir fransız atasözü olmalı.

    insanları güler yüzlü, hepsi ingilizce konuşuyor. şehirdeki tüm köpeklerin 150gr'dan az olma kuralı var sanırım bütün hayvancıklar el kadardı.

    yemek için çok çeşitli alternatifler var, deniz ürünü tabakları ve pizzaları muhteşem. sandviçleri de enfes. her bütçeye uygun mekan var ama ortalama restaurantlardan yemek+içki adam başı 20-30 euro'ya kalkmak mümkün ki bu da bence cannes gibi bir yer için trajik pahalı değil. ya da ben farkında olmadan fiyatlara ve lüks tüketime asimile oldum. hmm zaten o chanel çantanın bana ucuz gelmesinden şüphelenmiştim...
62 entry daha
hesabın var mı? giriş yap