42 entry daha
  • "...
    uzanmış birbirimize şirinlik yapıyoruz.
    "hiç kimse için tam öyle biri yoktur ki" dedi.
    "oturup imal etmek lazım onu. sen yapabilir misin?"
    başını göğsümden kaldırıp gözlerini gözlerime dikti.
    "yapabilsem senden yapardım bi tane daha" dedim. "bu burundan, bu dudaklardan, zor ama, şu gözlerden."
    utanıp başını indirdi, yine göğsümde kayboldu.
    iyi de, başlarken söylüyo işte insan bu laflardan, nolucak ki... aynı zihniyet, başka final cümleleri de benzer incelikte kuruveriyor.
    kafasını kaldırmadan konuşuyor şimdi:
    "ben seni kaç tane seviyorum biliyor musun? üç tane, beş tane filan değil, sekiz tane... ama yatık sekiz."
    doğruldu.
    "biliyorsun di mi yatık sekizi?"
    parmağıyla havaya sonsuzluk işareti çiziyor.
    "yatık sekiz... yani sonsuzluk demek."
    demesin ama böyle...

    - deme ama böyle. bu çok ciddi ve bağlayıcı bi laf şimdi. böyle olmadığını biliyoruz.
    - niye ki? şu an ben böyle hissediyorum.
    - ama şu an.
    - aslında saatler hep yatık sekizi gösterir.
    - nasıl yani? neyse konuşmayalım. öyle olsun... ne güzelsin şimdik sen.
    - hıı öyleyim, biliyorum ben...
    - ehehe... çok da alçak gönüllüsün.
    - bi saniye çekelim elimizi. bilimsel bişey konuşuyoruz şurda. her zaman dilimi ve şu an sonsuzdur. kantor'un* iç içe aralıklar dizisini biliyoruz...
    - nerden biliyoruz?
    - e, çok da kültürlüyüm bi taraftan. kantor dizisinde her bir aralık sonsuz küçük parçalara bölünebilir. dolayısıyla sonsuza ıraksar.
    - bizim zamanımızda şairlerden filan alıntı yapılıyordu, matematikçilerden değil.
    - bak hala bizim "bizim zamanımız" diyo yaa. yok ööle bişeyy, yatık sekis diyom ben sana.

    evet yatık sekiz... değil ama öyle olsun. şu an için olsun peki. bitip kaybolmak isteyinceye kadar. oturup günümüzün dolmasını bekleyelim. hem belki o "şu an"lardan birinde takılır kalırız. olamaz mı? şu an için o bile olucakmış gibi gözüküyo.
    "üç değil, beş değil, sekiz tane... ama yatık sekiz."
    ben de tekrarladım. kendimi çok zorladım, biteceği zamana dair aklıma bir şey gelmedi. yine çok mu acı çekerdik... varsın olsundu. hem, şimdi böyle sarılıp uzanmışken, o "artiz"in dediği gibi...
    ne kadar güzeliz... ne kadar güzeliz."

    atilla atalay
74 entry daha
hesabın var mı? giriş yap