18 entry daha
  • beşiktaş'ın o acayip 2001-02 sezonunda takıma dahil olan arkadaş. kulüp, post-süleyman seba döneminde şerefli ikinciliklerden mutlak şampiyonluk parolasına dönülmüş, 90'ların beşiktaş'ını sırtlayan mehmet özdilek, ertuğrul sağlam, alpay özalan, oktay derelioğlu, sergen yalçın gibi adamlar takımdan ayrılmış, teknik direktör desen almanya türkiye arasında dava nedeniyle mekik dokuyor. felaket bir dönem yani.

    hani beşiktaş'ın her noktasında bir sıkıntı var da kaleci mevkiisi iyice boş kalmış. shorunmu gitmiş, beşiktaş da sezona fevzi tuncay ve yasin yıldız ikilisiyle başlamış. fevzi de iyi kalecidir de bir önceki sezon kafayı direğe vurmalar hafızalarda. sezona da trabzonspor mağlubiyeti ile girilince kaleci aramaları başlıyor. ve karşınızda peter kjaer. kjaer de danimarka'nın trabzonspor, bursaspor tadında takımlarında yıllarca kaleyi korumuş, danimarka milli takımının da yedek kulübesinin baş sahibi (ee şımaykıl'dan kaleyi almak kolay değil) hafızam adamcağızın apar topar getirildiğini söylüyor. kalıplı, kocaman da bir adam.

    e 36 yaşında beşiktaş gibi hedefleri büyük bir kulübe transfer olunca, en ufak hatanda seni çarmıha gererler. kjaer, bunu nerden bilsin? ilk maçında murat sözkesen iki tane salladı ona. ikinci maçı cenabet samsunspor maçıydı. daha 11. dakikada maç saha koşulları nedeniyle iptal edildi. üçüncü maçında alban bushaj salladı bi tane. ankaragücü maçında 3 tane yese de mağlubiyeti sağlayamadı. kocaelispor da iki tane yazdı. sonra da samsunspor, yarım kalan maçın acısını iki golle çıkarınca kjaer'e kapı gözüktü.

    tam olarak iki ay kalıp, cm 01-02'de beşiktaş'ın bir yabancı hakkını gaspedirdi, o yüzden sevmem. gerçi o dönemki yabancılardan sixten veit de gaspeden başka bir varlıktı. kjaer'e kızamıyorum ama, 36 yaşında kendi çapında iyi bir para kazanacaktı. hem danimarka soğuğundan sonra istanbulda süper bir sonbahar geçirmiş oldu. gerçi sonra gidince beşiktaş savunmasına çok saydırdı. beşiktaşın o sene savunmasında ronaldo, khlestov, bayram bektaş ve ümit bozkurt vardı.

    ilginç olan şey beşiktaş'a gelmeden bir kaç ay önce ilk kez milli olan kjaer, süper performans gösteriyormuş gibi iki ayda iki kez milli maça çıktı. daha da sonra gitti, aberdeen'de oynadı. hatta ve hatta türkiye dünya üçüncüsü olurken, kendisi turnuvada danimarka yedek kulübesinde bekledi. beşiktaş ise kasım ayında thomas myhre'yi aldı. myhre'nin sakatlığında formayı fevzi tekrar alsa da, başarılı bulunmadı. fevzi-yasin ikilisi ile başlayan beşiktaş kalesi, kjaer fırtınası sonrası, myhre ve devre arasında gelen mattias asper ikilisiyle kapandı. (bir takımda iki yabancı kaleci olması da çocukluk tramvalarımdandı, bir hafta biri bir hafta öteki oynuyordu neredeyse)

    peter kjaer'in başını çektiği tüm bu olaylar, beşiktaş'ın lucescu ile şampiyonluğu yakalamasından sadece bir sene önce oluyordu. bu nedenle bile lucescu'nun kıymeti anlaşılabilir.
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap