• üç çocuklu ailelerde çoğunlukla en şansız olanı,küçük ve büyük kardeşlerine oranla daha az sevgi gören ya da gördüğünü düşünen çocuk,ortanca çocuktur. bu nedenle,gerek uyum ve davranış bozukluğu gösteren çocuklarda,gerekse suçlu çocuklarda “ortanca çocuk olma” önemli bir etmendir. ortanca çocuğun şanssızlığı,kendisini büyük kardeşiyle kıyaslanmaya çalışılması ve bu kıyaslama sonucu,kendini kendini yetersiz hissetmeyle,ilgi ve sevginin küçük kardeşinde odaklaşmasıdır.

    ortanca çocuk,kendisinden daha güçlü ve yetenekli bir kardeşle,kendinden sonra gelen kardeşin yarattığı ikili sorunlarla baş etmek zorundadır. böyle bir çocuk yaşıtlarıyla sürekli yarış haline girebilir. kendisinin diğerleri kadar yetenekli olmadığı inancı,ikinci çocuğun ilerideki yaşamında tepkici,başkaldırıcı ya da ezik ve karamsar bir kişilik geliştirmesine sebep olabilir.

    genelde ortanca çocuk ne büyüğün ayrıcalıklarına ne de küçüğe gösterilen özene sahiptir. büyüklerin oyununa katılamaz,çünkü kurallarını bilmez. küçük gibi davranamaz,çünkü ona iyi örnek olması gerekir. sonuçta büyüklerin ödevini,küçüklerin oyunlarını engelleyen durumuna gelir. bu durumda en çok cezalandırılan olur ve çevresine düşmanca duygular besler. okul çağı durumu kolaylaştırır. ortanca çocuk,hem okul çalışmasında büyük kardeşle birlikte olur,hem de küçükleri koruma görevi edinir.

    ona aile içinde bir yeri olduğu gösterilmeli,düzeyine göre işler verilerek diğerlerinin yanında başarılı olabileceği vurgulanmalıdır. kardeş sırası,çocuğun kardeşleri karşısındaki tavrını belirlemez. bunda daha çok ana-babanın tutumu etkilidir.

    pisikolog mine özkamalı
52 entry daha
hesabın var mı? giriş yap