• karanlıktaki son şehir constantinople'ün 7 kat altında, dünyanın kabuğunun derinliklerinde, ölümlü dünyanın ölümsüzlükle birleştiği yerde, bu zamana ait olmayan bir zamanda, bilinen ışıklarla aydınlatılmayan ve ucu bucağı görünmeyen koridorların arasında sıralanmış sonsuz yükseklikteki duvarların arasında yaşadığı anlatılır eski efsanelerde. o ki, bu zamanla diğer zaman arasında bir muhafız, geçmişin ışığının koruyucusuymuş. ondan habersiz bu şehre girmek, kıl kanatlı bir sneğin bile harcı değilmiş. onun gözleri, herkesi görür, onun kulakları herkesi duyar, onun ruhu herşeyi hissedermiş. gece vakti, şehrin karanlık sokaklarını saran bin türlü iblisi kovalar, onların boyunlarına geçirdiği -bu dünya üzerinde bilinen tüm metallerden farklı bir metalden yapılma- tasma ile uzaklara sürermiş. kötülük getiren gözlere çekilecek mil, irin akan yüreklere dökülecek kurşun onun kanından gelirmiş.

    derler ki, herkesin beklediği o gün geldiğinde, cennet, cehennem ve ölümlü dünya üzerinde yaşayan herkes onun önünde diz çökecek, kim ki ayaklarının üzerine kalkıp tanrının gazabıyla yanan gözlerine bakacak kadar cesur ise, yeniden doğuşta diğer seçilenlerin yanında olacaktır.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap