tayyip'ten önceki müreffeh türkiye

• evet adalet, huzur, birbirine saygı vardı. polis devleti değildi ülke. hatta polis milletin polisiydi. güvenlik korkumuz olmadığı için güvenlikte en az seviyedeydi. kadroculuk yoktu. adil bir şekilde yükseliyordu her çalışan, liyakat vardı sistemde. kimse kimsenin dinini, mezhebini sorgulamazdı. meclis aptal adam dolu değildi. şair bir başbakanımız vardı be, daha ne olsun. hukukun üstünlüğüne inanan, kendisini seçenlere bile "anayasaya göre yapın" diyen, bırak saray yaptırıp, uçak almayı; oğluna yaptığı düğünün elektrik parasını bile cebinden ödeyen bir cumhurbaşkanımız vardı. sadece para yoktu. onun da olması için tüm reformlar yapılmıştı ama gel gör ki devlet bahçeli dayanamadı, ecevit "1 sene sonra gidelim seçime, şimdi sandığa gömülürüz" dediği halde, reis "seçim de seçim" dedi, tam meyvelerini toplayacakken diktikleri ağaçların, seçime gittiler, sandığa gömüldüler, %35 ile tayyip geldi tüm ülkeye karabasan gibi çöktü. demokrasi var sayın troll, hala inanıyoruz seçmeye seçilmeye, ama adalet mi %35 ile tüm ülkeyi yönetmek. sonrasını biliyorsunuz; hırsızlık, yolsuzluk, polis devleti, dikta rejimi. türkan saylan gibi bu ülkede cüzzamla köy köy mücadele etmiş, kızlar okusun diye malını mülkünü bu uğurda harcamış, yurt dışında olsa azize ilan edilecek kadına bile orospu, pezevenk yakıştırması yaptı tayyib ve avaneleri. kadın kanserden çok kahrından öldü. bu sadece 1 örnek. mağdursunuz ya hani, belirteyim dedim mağdur nasıl olunur.
  
  anlayacağın sayın troll bülbülü altın kafese koymuşlar "amq ya midas mıyım lan ben, altın mı yiyeceğim, hani özgürlük, hani demokrasi" demiş; ama sen bundan anlamazsın şimdi. 1500 yıl öncenin medeniyetinden, mitinden bahsetmek günahtır size, okumamışsındır. parayı yiyebilir misin sayın troll parayı.
  
  türkiye cumhuriyet tarihinin en başarılı hükümetiydi dsp-mhp-anap koalisyonu.
  
  edit: ben 41 yaşındayım, böyle atamdan, abimden, ablamdan duyup yazmıyorum. yani bazılarının 28 şubat'ı yazdığı gibi sallamıyorum. bu tayyib başbakan. bir gün kadıköy'de eski güğüm'de otururken polisler geldi; kimlik yoklaması. dedim "hayırdır, böyle bir şey mi var." yanımda oturan arkadaş uyardı kanun değişmiş, polis gelip kafasına göre kimlik sorabilirmiş artık. hani polis "sen şöyle geç bakalım" dedi ama bana bu cümleleri söyleyen arkadaşın kimliğine bakan polis "tamam, tamam" filan deyip kurtardı beni. beni kurtaran o polis değildi, kimliğine baktığı arkadaşın nüfuzuydu. öyle bedavadan konuşmayın.
  
  dsp-mhp-anap koalisyonu. 3,5 sene hükümet yönettiler. 3,5 senede anayasada yüzaltmış küsur madde değiştirdiler, ekonomik reform yaptılar, tayyib'in "ben yaptım" dediği projeleri geliştirdiler, kredilerini çıkardılar. hala kalkmış gerzek herif "ya asker ya asker" diyor. "sen 3 katı sürede ne yaptın ulan, bir de tek başına hükümettin, bir de "al kullan" diye mis gibi ekonomi bırakmıştı sana. bir tek askeri vesayeti bitirdin, yerine parti vesayeti getirdin onunla mı şişiyorsun" demezler mi adama.