13 entry daha
  • yine bir "karşımızda -0.3 iq lu seyirci var yürüyelim arkadaşlar laylalalay" dizisi. bu gün ilk bölümüne denk geldim ve daha önce hiç bu kadar aptal yerine konulduğumu hissetmemiştim..

    ağır spo !

    - dizide 2 tane dram sahnesi var; ilkinde mıçmıç itici iki sevgili var ve bi tanesine araba çarpıp hakkı rahmetine kavuşuyor. allah taksiratını affetsin bişey dediğimiz yok tamam da ikinci dram sahnesinde hanım kızımız evleneceği erkeği başka bir kadınla yatakta yakalıyor diye aman allahım feryat figaaan kan revan her yer. hoooop kazım koyuncu 'nun en damar parçası giriyor. ne alaka ulan ? alt tarafı aldatıldı, bu ölümden daha büyük bir yıkım mı yani neden bu sahneyi bu kadar şişirdiniz ?

    - yukarıda bahsettiğimiz hanım kızımız sevgilisinin telefonunu bir kadın açtığı için gelinliğini bile çıkarmadan arabaya atlayıp semt değiştiriyor. arkadaşlar lütfen ya rica ediyorum yalvarıyorum kendinize gelin. hangi kadın 1 hafta sonra giyeceği gelinliği bir bilinmez için hiç eder ?

    - hanım kızımız sonra o sinirle altında bilmem kaç yüz milyarlık arabasıyla istanbul'dan izmir'e gidiyor ama ne hikmetse gün ortası çıktığı yolu yine gün ortası tamamlıyor. aaa o da nee bilmem kaç yüz milyarlık arabası onu benzinin biteceğine dair hiiç uyarmadan pat diye benzinini bitiriyor. e madem hayvanlar gibi zenginiz arabayı yolun ortasında öylece bırakalım nolucaak ya yarın yenisini alırız.

    - ve geliyoruz en ayar olduğum konuya ; bakın arkadaşlar hadi amaaa kamooon hiçbir kadın düğününe bir kaç gün kala , gelinliğiyle/saçıyla/dış çekimiyle/davetiyelerle vs.. ilgilenmek yerine kankisi değil aldatılmış olmak kanser bile olsa ona bir kavalye bulmak için fellik fellik aranmaz. bir insan yan rol diye bu kadar da ezilmez ayıptır günahtır......

    - tam konuya hakim olmasam da sanırım kızın teyzesiyle yaban çocuk arasında bi diyalog geçiyor; teyze diyor ki "benim yeğen 2 yıl önce kalp nakli oldu". yaban çocuğun kafasının üzerinde 8 tane yanan ampul görüyoruz "acaba sevdiğimin kalbi mi o neden olmasın 15 milyonluk şehirde neden denk gelmesin olamaz mı olabilir.." diyor. şimdi bekliyoruz ki teyzeye desin ki "deyzem size kalbini veren kızın ismi cismi nedir?" ı ı cık tabi ki de yapmıyor. atına atladığı gibi hava alanının yolunu tutuyor istanbul a geliyor , hırsız gibi bi şirkete girip kasayı karıştırıyor falan filan sonra aynı gece uçağa atlayıp geri geliyor. ooooffff !

    off yani gerçekten off.. oyuncu seçimlerinin iticiliğinden , dizide bi tane bile sempati besleyecek karakter bulunmamasından, birbirlerinin gözlerine 18 dakika hiç konuşmadan bakmalarından bahsetmiyorum bile.. yalvarıyorum artık şu seyircinin zekasını küçümsemekten vazgeçin zira gerizekalı konumuna düşen siz oluyorsunuz sevgili senaristler..

    (not: işsiz misin lan sen diyeceklere : diplomayı yeni aldım yemin ederim çok işsizim özür dilerim herkest..)
20 entry daha
hesabın var mı? giriş yap