108 entry daha
  • kimse kusura bakmasın ama 1. sınıf oyuncuların oynadığı 3. sınıf bir dizi olmuş. kitabını okumadım etmedim bilmem. ama bu kadar klişelerle dolu, bu kadar basit senaryosu olan bir dizi türkiyede "bile" tutmaz. aldığı ödüller ve başrol oyuncuları (bkz: hugh laurie) (bkz: tom hiddleston) sebebiyle izlemek istedim. 6 bölümü iki günde izlediğim için de bütük klişeler ve saçmalıklar hala aklımda.

    --- spoiler ---

    -mafyanın içine girmek için oynanan "soygun ve çocuğunu kaçırma" oyunun geçtiği restoran, sadece deniz yoluyla gidilen bir mekan. mafya babası olduğu etrafındaki silahlı korumalardan belli olan bir adamı "cüzdanınızı ve kıymetli eşyalarınızı verin" diyerek soymaya çalışan iki tane adam var. bu iki adamı dağ gibi silahlı korumalar durduramıyor ama bizim aşçı yamağımız korkutup kaçırıyor. yav he he

    -mafya babasının küçük oğlu sahilde yürürken kahramanımız olan "içerdeki" ajana "babamın da işte gizli odası var, kapıdaki alarmı da her gün saat 11:00 de kontrol ediyolar biliyo musun" hani girip gizli belgeleri çalmak istersen falan haberin olsun minvalinde bir açıklama yapıyor.

    -o çok gizli ve önemli oda da bildiğimiz anahtarla açılıyor lan. adam sadece bir satıştan 240 milyon dolar para kaldırıyor ama aşırı gizli odası bildiğin 10 liralık kapı kilidiyle korunuyor. kapı açılırsa alarm çalıyormuş. hele hele.

    -tamam tom hiddleston abimiz karizmatik falan olabilir de, hikayenin içinde önemli bir yer tutsa bile "mafya babasının metresine aşık olma" gibi dünyanın en eski klişesini bari kullanmasaydınız lan. her şeyde kolaya kaçmak bu. kasanın şifresi öğrenilecek, kim yapar, tabii ki metresi. nerde lan bunun zeka pırıltısı?

    -bu kadar büyük kanunsuz iş yapan adam sırf çocuğunu kurtardı diye birine 600 milyon dolar emanet eder mi lan. nerde yaşıyosunuz oğlum siz.

    -adam silahla şov yapmak için köyü napalmla yakıyo, akşamına bir baba oğul ellerinde keleş, "dedemiz çok yaşlı olduğu için köyden kaçamadı, şimdi hesabını sorcaz mafyadan" diye kapısına dayanıyorlar. yaşlı amca ölmüş ama napalm yüzünden değil de böyle bi nefes tıkanıklığından ölmüş gibi sanki.

    -mafya babası planlarının açığa çıktığını anlıyor, bunu ajanımıza da söylüyor, ama herkes sanki hiç bişey olmamış gibi kamyonla silah teslimatı yapılacakmış gibi bi havalar bi havalar.

    -en son kasa şifresi öğrenme yöntemi zaten efsaneydi, "pazardan kolye aldım hayatım, şunu o acayip önemli gizli belgelerini de koyduğun kasaya koyar mısın bi zahmet. çok hırsız var biliyosun burda".
    --- spoiler ---

    uzun uzun okumak istemeyen varsa, puanım 5/10.
    1 puan sadece tom hiddleston'un ingiliz aksanı için verdim. yarım puanı da isviçre alplerindeki manzaralar için. gerisini siz düşünün artık.
65 entry daha
hesabın var mı? giriş yap