türk jinekoloji ve obstetrik derneği

• tjod'un konuyla ilgili ilk duyurusu (an itibariyle korunun facebook sitesinde de mevcut olan) öncelikle kadın doğumun risklerinden, normal doğumun nimetlerinden ve sağlıkta şiddetin çok kötü bir şey oldugundan bahsetmekteydi.
  
  bu 3 argümana da katılmamak mümkün değil.
  
  * doğum elbette riskleri olan bir işlemdir.
  iki çocuğum arasında iki kaybım vardı benim, ve 2. bebeğimi beklerken oğlum "bu bebek de gelmekten vazgeçecek mi?" diye sormuştu bana.
  eşim yok vazgeçmez artık demişti. (cvs sonuçları olumlu gelmişti ve onun için her şey hallolmuştu)
  doğup evimize gelip 40'ı çıkana kadar bilemeyiz diye cevap vermiştim.
  neyse ki 40'ı da çıktı, yaşını da geride bıraktı, peditokrasi iktidarını sürüyor.
  
  * normal doğum elbette daha iyidir kimsenin itirazı yok.
  
  * şiddete hepimiz karşıyız.
  sözlük sansürü ile ilgili tepkilerin en yoğun olduğu tarihte elazığ fırat üniversitesi tıp fakültesi başhekimi makamında vuruldu.
  belirtildiğine göre medikal temsilcisi biriyle alacak verecek tartışması...
  mesleki uzmanlığı ve halk sağlığı ile ilgilenmesi gereken bir insanın bütçe vb konusunda medikalle bu düzeyde bir duruma düşürülmesi mi, adamın elinde silahla çıkıp girebilmesi mi, hepsi birbirinden vahim...
  
  neyse, sözün özeti, kamu spotlarımızı yaptığımıza göre, ailenin durumuna dönebilir miyiz?
  
  eğer entryler önce sözel talep ardından mahkemece silinmeseydi,
  eğer ailenin de iddia ettiği gibi hastaneden ilgili raporlar il sağlık müdürlüğünün devreye girmesiyle 10 gün sonra zar zor alınabilmiş olmasaydı,
  eğer korunun cevabi basın bildirisi ve ailenin o bildiriye cevabını görmemiş olsaydık
  eğer hastane sosyal medya hesabında 40 küsur sahte hesapla kendisini övme ucuzluğuna gitmemiş olsaydı
  
  tjod'un kaygıları belki anlaşılabilirdi.
  
  ancak
  bu mecrada kimsenin sağlık emekçilerine saldırdığı yok.
  bu mecrada şiddeti destekleyen yok.
  bu mecrada yazanların kaygısı ailenin sesi olabilmek...