2 entry daha
  • postmodernizmin 3. evresinin tabii sonucudur.

    şimdi öncelikle postmodernizm nedir? postmodernizm her ne kadar isminden modernizm s plus gibi görünse de aslında modernizmi reddeden, yıkan bir yaşam felsefesidir.

    peki modernizm nedir? çok çok kısa bir tabir ile bilim teknik ve endüstrinin gelişip hayata yön vermesi ile vuku bulan bilimin söylediği doğrudur gerisi yalandır, son teknolojin varsa modernsin yoksa ilkelsin tribidir.

    modernizmin tabularını yıkmaya gelen postmodernizmin ilk evresinde şunlar yaşandı (ve hala yaşanıyor, bu evreler sıralı değil daha çok iç içe gelişiyor); modernizmin dayatmaları ve kuralları sorgulanmaya başlandı, doğruluğu tartışılarak kurallar teker teker yıkılmaya başlandı.

    2.evre: kuralsız bir yaşam felsefesinin doğuşu; (bkz: anything goes)en yakın türkçesi her şey olur *. isminden de anlaşılacağı üzere doğru ve yanlışın kalmadığı bir toplumda herkesin kendi kurallarına göre yaşamaya başlaması. bir nevi "sizden öğrenecek değiliz"cilik diyebiliriz bu evreye. neden mi? alın size örnekler; insanlar kahve yapmayı sizden öğrenecek değiliz dedi ve 3. nesil kahveciler doğdu, mekan işletmeyi sizden öğrenecek değiliz dediler ve nusret gibi işletmeler doğdu, giyinmeyi sizden öğrenecek değiliz dediler ve erkek için skinny pantolon babet çorap kombini doğdu, sevişmeyi sizden öğrenecek değiliz dediler lgbt gibi oluşumlar doğdu yetmedi cinsiyeti bilimden mi öğreneceğiz dediler 72 farklı cinsiyet olabileceğini iddia eden apachi helikopterler doğdu, dünyayı sizden öğrenecek değiliz diyen flat earth society (düz dünya kulübü) doğdu, dini sizden öğrenecek değiliz diyen pastafaryanlar doğdu, festival yapmayı sizden öğrenecek değiliz dedi insanlar ve artık 10 kişi çay içmeye gitse festival der olduk.

    evet 2. evre aslında oldukça gülmeceli eğlenmeceli girişimci özgürlükçü ve demokrat bir evre. aynı çağa denk gelen küreselleşmenin de etkileriyle hızla yayıldı ve belki de insanların şimdiye kadar ki bastırılmış duygularını ortaya çıkarmasına yaradı. bakıldığı zaman milyonlarca farklı tonun rastgele bir araya gelip oluşturduğu rengarenk bir tablo gibi gözükmeye başladı dünya.

    peki 3. evre: "milyonlarca farklı tonun rastgele bir araya gelip oluşturduğu rengarenk bir tablo " bu cümleyi tek kelime ile özetlemek istesek aklımıza gelen ilk 5 kelimeden biri illa ki kaos olacaktır. evet illa ki hiçbir kuralın olmadığı yerde kaos kaçınılmaz sondur. herşey güzel bir harmoni ile başlayıp huzur veren bir melodi şeklinde devam etse de bir süre sonra her insan o parçanın yükselip keskinleştiği o muhteşem soloyu duymak ister.

    "her şey olur"dan sıkılan insanlar 3. evrede artık bazı şeyler de olmasın canım demeye başlar. ve kuralların olmadığı bir düzende ben kendime kural koyacağım diyen kişilere engel olacak herhangi bir kural da yoktur. yine küreselleşmenin de büyük katkılarıyla bu evrede insanlar şunu yapanlar, bunu sevenler şeklinde gruplanmayıp; ondan nefret edenler, bunlar ölsün isteyenler şeklinde gruplanmaya başladı. son dönemlerde ufaktan ufaktan sezdiğimiz 19. yüzyıl milliyetçiliğinin hortlaması, insanların son 15-20 yıl içinde neredeyse unuttukları geleneksel değerlerine daha bir sarılması, örf adetleri canlandırma çabaları, dini değerlerin yükselişi, neonazi ideolojilerin yükselişi, gruplar arası faşizanlığa varan saldırılar bu 3. evrenin en güzel örnekleridir.

    peki bundan sonra ne mi olur? 3. evreye baktığınız zaman 19yy sonları avrupanın durumundan çok da farklı değil. yani eğer her şey gerçekten kusursuz bir devinim ise 50 yıl içinde birbirimizi yok edip sonra kurallar olması gerektiği kanısına varıp tekrar modernizme geri dönebiliriz (he bu sefer kurallar bilime dayanmayacak olabilir). ve nihayetinde kurallardan sıkılıp döngüyü sonsuza dek tekrarlamamız çok olası.

    not: postmodernizmin 3 evresi mabadımın ürünü akademik değeri olmayan bir teoridir.
21 entry daha
hesabın var mı? giriş yap