1992 entry daha
  • “bu ne ya , asmalı konak’ın çakması mı, sene olmuş bilmemkaç hala mı bu konular” dan nerelere geldik, vay arkadaş. dizi başlı başına ters köşe oldu izleyiciye. en başından beri senaryonun böyle ilerleyeceği kararlaştırılmış mıydı bilmiyorum ama iyi ki böyle olmuş. bundan sonrası spoiler;

    süreyya’nın geçmişini hatırlamaya başlaması anne olmasıyla alakalı diye düşünüyorum. nitekim 3. sezonun ilk bölümünde terapiste olan sahnesinde de “anne olmak bana iyi gelmedi, bazen anne olmasa mıydım diye düşünüyorum ” gibi bir şey söylüyordu. çünkü şöyle bişey var; anne olduğunuzda bebeğinizi büyütürken yaşadığınız zorlanmaları sizin bebekliğiniz ve annenizle olan ilişkinizle alakalandırıyorlar. onu uyuturken, yedirirken, onunla oynarken ya da o ağlarken nerelerde zorlanıyor, kendinizi sakinleştiremiyor ve tetikleniyorsanız, bunun sebebinin kendi bebekliğinizde tam da o anlarda annenizin size verdiği tepki olduğunu söylüyorlar. insan anne olunca bir şekilde kendi bebekliği ve çocukluğuyla da yüzleşmeye başlıyor. kendi annesiyle kurduğu bağ, bebeğiyle olan bağı da etkiliyor. bu gibi durumlarda ya bunu fark ediyorsunuz, ve sakin olabilmek için önce kendi bebekliğinizi görmeye, anlamaya, kabullenmeye, ona şefkat göstermeye ve onu iyileştirmeye çabalıyorsunuz ya da fark etmeyip öyle devam ediyorsunuz.
    süreyya’nın da birden geçmişini hatırlamaya başlama sebebinin anne olması olduğunu düşünüyorum ve bu yüzden anne olmak bana iyi gelmedi dediğini, anne olmasa kendi yaralarıyla yüzleşmek zorunda kalmayacağını düşündüğünü düşünüyorum. 21 aylık analık serüvenimde okuduğum binbir çeşit bağlanma zımbırtıları bana böyle söylüyo en azından. neden olduğunu izleyip görücez.

    süreyya’nın bu aşırı pollyanna halleri beni hep boğuyordu. bi de aynı zamanda aslında aşırı bencil oluşu, ama bunun farkında olmaması falan da. hala dilarayla olan arkadaşlıklarında süreyya’yı hatalı buluyorum. tamam, dilara’nın kendi kendisini hep ikinci plana atması da sorunlu bi durum ve süreyya’ya zemin hazırlamış zaten. ama kız kocasından dayak yedi, süreyya hala bunu bilmiyor. kendisinin burnu kanasa olaylar olaylar, ailem dediği, kardeşim dediği kadının başına gelmiş en korkunç şeyden daha haberi bile yok. o dönemlerde de yine kendi teranesindeydi, dilara’nın halinden bir şeyler anlayıp doğru dürüst sormadı bile. her neyse. yani aslında süreyya bana hep içten içe çok bencil olan ama vitrinde hep mutluluk perisi gibi görünen bir kadın gibi geliyordu. bütün o mutluluk halini aşırı buluyordum ama bunun altından da böyle bi travma çıkacağını hiç düşünmemiştim.. heralde izlerken kimse kıyamamıştır o meyhanede uyurken unutulan çocuğa. komşu teyzeyle beraber köye gönderilen çocuğa. şimdi düşününce katlanılmaz bulduğum o süreyya’nın mutluluk halinin, böyle bir çocukluktan çıkmış olması takdire şayan geliyor. kız kendini kurtarmış resmen. bi yandan da beynin gücüne bak ya. sahiden yapıyor muyuz böyle şeyler. düşününce çok ürpertici.

    bi de süreyya’nın şizofren olduğunu düşünmüyorum ben ya. öyle olsa terapist bunu fark edip, aileyi bilgilendirmez miydi. aksine yaz’la konuşurken, “sizinki gibi şefkatli bir anneyi kaybetmek çok zor olmalı” falan demişti ve yaz annem babannemi öldürdü dediğinde şok olmuştu. ben hep süreyya’nın esma’yı öldürmediğini, çocuğun onları gördüğü sırada yanlış anladığını fln düşünüyodum. ya da bu hastalıktan sonra esma’nın ötanazi için süreyya’ya yalvardığını ve yaz’ın buna şahit olduğunu filan.. ama süreyya gerçekten hasta çıkarsa ve bu hastalık sebebiyle bi an cinnet anı gibi bişeyde esma’yı öldürürse, dizinin tee en başında söylenen şey doğru çıkmış olacak. asiye mi ne bi çalışan vardı, esma’ya kahve falı bakmıştı da konağa bi yılan giriyo, yatağınıza bi yılan giriyo gibi bişeyler söylemişt. eğer süreyya esma’yı böyle bi şekilde öldürüyosa, yaz’ın şahit olduklarını yanlış anlaması gibi bi durum yoksa, vah sana esma. istanbullu gelin’i istememen boşuna değilmiş. ahaha konunun buraya bağlanması olabilir mi ya. o kadar badireler atlatıp sonunda aslında esma’nın haklı olması, ana yüreğiyle hissetmesi falan.. bakalım göriciiiz. heyecanla bekliyorum. bi de son söz; var olan annenin yokluğu süreyya. ah süreyya.
617 entry daha
hesabın var mı? giriş yap