464 entry daha
  • hayatımın önemli noktalarında dahi ertelediğimi fark edince terapi almak adına beni psikoloğa götüren hastalık. bu durumun ve diğer başka faktörlerin yarattığı anksiyeteyle baş etmekten yorulduğumu fark ettim artık. eğer gelişme olursa (ki öyle umuyorum) burayı da faydalı gördüğüm bilgilerle editlemeyi planlıyorum. umarım bana ve herkese faydalı olabilecek şeyler yazabilirim ilerleyen haftalarda.

    edit1: ilk adım: yapacağınız işler için bir plan hazırlamak (ki bunu yapmak mükemmeliyetçi bünyelere aşırı zevk verir biliyorum, çok ideal şeylere kaçmadan realist olmaya çalışın kendinizden beklentinizde). ikinci adım: bu planda en zor işinize başlarken de düşüncelerinizi görmezden gelmek. kafanızda o işe dair her ne düşünce varsa görmezden duymazdan gelin, “'lolololo' seni dinlemiyorum kii” deyin.* zihninizde olayları büyüterek kaybolmayın, sadece aksiyona odaklanın. ben de öyle yapmaya çalışacağım.

    edit 2: ertelerken ne yapıyorsanız (örn. akıllı telefon kullanımı) bunu 'positive reinforcement' yani olumlu pekiştirme haline getirin. bir süre önemli olan işinizi yaptıktan sonra kendinize ödül olarak verin. ben gibi telefonu eline yapışık dolananlar içinse tek çözüm telefonu almaya üşenecek kadar uzakta bırakmak. başka bir odada bırakmak, (bilerek) unutmak ya da bir süre kapatmak gibi. kimi zaman mont cebinde, kapı girişinde telefonu unutmak size fayda sağlayabilir.* yine unutmayın, düşünmek yok. napıyoruz, beynin arka planındaki asıl o kaçındığımız kaygıları, korkuları düşünmüyor, bir nevi zihnimizin bize yaptığı illüzyonları görmezden geliyoruz. adım atıyoruz :)

    yapmayalı çok oldu editi: napalım erteleyen insanlarız, bu kadar edit girebildiğime bile dua ediyorum. yüksek lisansın sonlarında olduğum için gelecek kaygısı ve tez süreci bayağı bir yıprattı. ama tez bitti, iki güne savunulacak. stres seviyesi de büyük ölçüde düştü, ama ertelemeler hala devam. bazı işlerde iç sesimi susturup minik aksiyonlar alabiliyorum. günlük minik planlar yapabiliyorum, büyük ölçüde organize olamasam da. stresli anlarda geleceği ve o anı nasıl karanlık görüp hevesimi kaybettiysem stressizken o işler o kadar kolay ve yapılabilir görünüyor şu an. dikkat eksikliğinden de şüpheleniyordum, şu an onun üzerinde çalışıyoruz. olup olmadığından emin değilim, sonucu editleyeceğim.

    edit medit: dikkat eksikliğinden pek bir nane çıkmadı. sorun ertelemekte. ama hala odaklanmakta zorlanıyorum. ve hala erteliyorum. bu ertelemeyle savaşmak epey bir zor benim için. minik adımlar var ama büyük bir irade istiyor akışı tamamen değiştirmek. zaman zaman üzerine gidin ama bunu yaparken kendinizi yıpratmayın derim. bir yerden sonra verim alamamaya daha çok kendinize yüklenmeye başlıyorsunuz çünkü. ters tepiyor. bazen bırakın biraz da erteleyen bir insan olun. yumurta kapıya dayanınca iş çıkıyor öyle ya da böyle. ama stresle baş etmenin yollarını öğrenmek de dolaylı yoldan bu hastalığa yardımcı olabilir. kafanızda akan düşünce nehrinin hızını azaltabilir, aksiyona geçme sürenizi bir parça da olsa kısaltabilirsiniz. şimdilik bu kadar. özet geç derseniz, beyninizi susturmayı öğrenip işe başlayacaksınız, olay bu. kendime ve ben gibi olan herkese başarılar :)

    yıllar sonra gelen bir edit daha: birkaç yıldır profesyonel destek almaktayım. ertelemelerim hala devam ediyor ama içindeki kaygı ve kaçınma mekanizmasını öğreniyorum ve kırmaya çalışıyorum. bu ömür boyu üzerine çalışılacak, bazen mehter takımı gibi bazen de formula 1 araçları gibi ilerlenecek bir durum. bununla yaşamaya alışın arkadaşlar. durumunuz kronikse, kendinize yetemiyorsanız profesyonel bir destek de alın. en etkili çözümün bu olduğunu düşünüyorum. x tekniği, y metodu değil pek mesele. tümden hayatınızı, alışkanlıklarınızı gözden geçirip durumun farkında olup değiştirmeye de motivasyonunuzun olması gerek. farkında olmak ve kabullenmek değişim için ilk adım belki de. herkese hayırlı kişisel gelişimler :)
564 entry daha
hesabın var mı? giriş yap