• bu gezegende, iki insanın birbirlerine duydukları sevgi, bir terazide dengelenmiş midir hiç? eşitlik fikrine en çok âşıkken inanırız. çünkü en çok o zaman ihtiyaç duyarız.

    emrah serbes
    afilifilintalar
  • "günümüz kapitalist toplumunda eşitlik kavramının anlamı değişmiştir. eşitlikten günümüzde otomatların, bireyselliklerini yitirmiş insanların eşitliği anlaşılmaktadır. günümüzde eşitlik ‘bir olmak’ değil ‘aynı olmak’ anlamına geliyor. (as.25-26)

    erich fromm, sevme sanatı
  • türkiye solunun artık yastık altı ettiği bir kavram... bu durumun önemli ölçüde sosyalizmin bir iktidar perspektifi, bir alternatif olmaktan çıkartılarak, bir muhalefete indirgenmesiyle ilgili olduğunu düşünüyorum. oysa ki, sol demek, sosyalizm demek temel olarak "eşitlik" demektir, sol bütün diğer kavramlara, demokrasi, özgürlük ve insan haklarına eşitliğin perspektifinden bakmadığı ölçüde, bu kavramların burjuva içeriğini kanıksadığını, buna göre konumlandığını gördüğümü söyleyebilirim.

    bugün birçok kişi, siyaset sahnesindeki çeşitli sorunlara göre saf tutabiliyor oysa ki, bu temel iddia adeta demokrasi kelimesiyle iğdiş edilmiş durumda. sosyalizmin nasıl bir sistem olduğunu, nasıl bir mülkiyet biçimi, nasıl bir devlet örgütlenmesi öngördüğünü sorsan bilecek insan sayısı bu 'sol muhalefettir' düşüncesindeki insanlarda yok denecek kadar az.

    türkiye solu özellikle sovyetler birliği'nin çözülmesinin ardından oldukça zorlu bir sınav sürecine girdi ve bu doğrultuda, önce ab'cilik, ardından 'demokrasi ve insan hakları'nın amorf tanımları üzerinden liberal düşünce, sosyalistler sirayet etti. bu noktada eşitlik eksenli bir siyasetin olmaması, saldırının önünü açarken, solun her defasında bir kez daha yanılmasına ve sürecin içinde ikinci kez pozisyon alarak zaman kaybetmesine yol açtı.

    oysa ki, eşitlik ve onun temelindeki "üretim araçları üzerindeki özel mülkiyetin kaldırılması" hadisesi, tek başına yeterli olmasa da bu liberal düşünceye çekilebilecek bir set halini alıyor.

    bir dönem mahçupyanların, ve hatta akp'nin "olumlu" ya da "evhen-i şer" sayılmasının, ya da bugün mesela has parti'nin "kötünün iyisi" şeklinde ambalajlanmasının nedeni buydu. türkiye'de solun tabanındaki chp hastalığının da temel nedenlerinden birisi bu.

    "ideolojik mücadele elbette önemli ama asıl önemli olan pratik" diyenlere öyle bir söyleyeyim dedim.
  • mutlak olanına lüzum yok-

    fakat daha fazlasını talep etmek gerekir. mümkün olduğunca daha fazlasını,, hem de mevcut olanakların imkan verdiği ölçüsünde de değil; düşünebildiğimiz, hayal edebildiğimizce fazlasını.
  • "toplumsal kötülüğün kaynağı 'bu benim!' diyen kişi değil, 'sen benim eşitim değilsin,' demeyi ilk akıl eden kişidir."

    -jacques ranciere, cahil hoca
  • on dokuzuncu yüzyılda paris'te şöyle bir yasa çıkarılıyor:

    "köprü altında yatmak yasaktır."

    devletlerin* eşitlik anlayışı budur: sahip oldukları haklar bakımından insanlar arasında hiçbir ayrım gözetilmemesi*; zengin de, fakir de yasalar karşısında eşittir. ha bir de eşitlikçilik var tabi fakat,, onu sonra anlatırım..
  • bu kavramla ilgili duyduğum en anlamlı tanımı uğur mumcu yapmış.
    "anayasaya bakarsanız, yasa önünde herkes eşittir. uygulamaya göz atarsanız, insanlar çeşit çeşittir."
  • insanların hayata eşit başlayabilme olasılığıdır. eşit olanaklara sahip olup kendi ihtiyaçlarını ve amaçlarını belirleyebilme özgürlüğüdür. hiçbir göreceli değer, din, dil, ırk tanımı olmaksızın, olmak istedikleri gibi yaşabilme özgürlüğüdür. bireyin kapasitesi kadar vereceği, ihtiyacı olan kadarını alacağı bir dünyanın üzerine kurulacağı temel değerdir. yeni ve özgür bir dünyanın üzerine kurulabileceği temel kavramdır. olmadığı her yerde çatışma yaratması kaçınılmaz olan bir zorunluluktur.
  • nedense(!) aklıma hep george orwell'in enfes sözüyle birlikte gelen kavram.

    ''all animals are equal, but some animals are more equal than others''

    ve mutlaka: (bkz: animal factory)
  • "kardeşiyle sokaklarda hep
    bir örnek giydirilen sen
    nasıl sevmezsin eşitliği
    yürürken düşen çoraplarını
    aynı hizaya getirmek için
    annen değil miydi önünde diz çöken "
    (bkz: sunay akın)
hesabın var mı? giriş yap