• ailecek hastaların hastası olduğumuz, çok sevgili delibaş özen yula'nın kaleminden çıkma nefis bir oyundur gayri resmi hurrem; fakat esas özelliği sahneye koyuluş biçimidir ki, baba nakkaş'ın ya da levnî'nin minyatürleri, gaudi'nin kiliseleri, japon'un no'su ile tarif edilebilir.

    bu tarifin mucidi yönetmen ayşenil şamlıoğlu olup, servise sunanı feyza zeybek'tir, ki kendisi nazarımda sultan's secret door'u da boyayan bir zat-ı ressamdır. hurremlerin afili koreografili* ruhu ise, rozet hubeş ile şebnem köstem'de vücut bulmuştur. vesselam, böyle yönetilsem ben de muazzam bir varlık olur çıkarım.

    oyunun müzikleri uğruna ayrı bir paragraf açtıran can atilla'ya ayrıca selam ederim.
    düzeltme: 13 sene sonra başka bir ekiple yola devam eden oyun.
  • başrollerden birinde hayvan çiftliği ve yeşilçam'da izlediğim gülin ersoy'u görünce çok mutlu olduğum oyun. oyunculuğu bu oyunda daha da parlamış. diğer başrol ipek atagün de çok çok başarılıydı. ikisi harika bir çift olmuşlar, bayıldım.

    oyuna gelince, öncelikle özen yula'nın kalemine sağlık. öyle repliklerle doluydu ki, hepsini tek tek kaydetmek istedim. büyük kısmı yeni türkiye ucubesine cuk oturuyordu.

    anlatım tekniğini de pek sevdim. özellikle sonu baya sürpriz oldu.

    hikayenin gerçeğe ne kadar yakın olduğunu bilemiyorum. kanuni dönemini çok çeşitli kitaplarda okudum. o kitaplarda da birbirini tutmayan bir sürü kişi ve olay vardı. tarih böyle bir şey zaten. vaktiyle bir düşünürün de dediği gibi "insan tarihe her istediğini söyletebilir çünkü ölüler itiraz edemezler." o yüzden ben bu oyun için tarihsel hatalar var demek yerine, o dönemin özen yula'nın kaleminden yorumu demeyi tercih ederim.

    özetle bu sezonun en görülmeye değer yapımlarından biri olduğunu söyleyebilirim.
  • bu akşam çok süprüzlü bir şekilde izlediğim oyundur. tam işyerinden çıkarken telefon geldi, akşam oyuna gidiyoruz kop gel diye.. bastım gittim, en kötü sıkılırım ya nolacak ki diye. normalde bir oyuna böyle bodoslama dalarcasına gitmem de bu seferlik öyle oldu.

    özen yula zaten hepimizin gözbebeği.. kırmızı yorgunları diye bir gerçeği bize kazandırmış insan. bu oyun da ne kadar kötü olabilirdi ki? gayet güzeldi, farklı anlatımı vardı. sonu süprüzlüydü ama, baya bir şaşırdık. kısaca gidin izleyin yani. faydası olur zararı olmaz. (pamuk anneannemin lafıdır)

    --- spoiler ---

    son olarak, anlatılan hikaye umarım gerçektir. çünkü ben zaten hep hürremin kanuniden başka bir sevdası olduğunu düşünmüştüm. mutlu bir insan o kadar hırslı olmaz çünkü, olamaz. ancak çok sevdiği şeyleri kaybeden insan o kadar hırslı olur.

    --- spoiler ---
  • 15 kasım 2016 salı günü ankara devlet tiyatrosu tarafından sahnelenmeye başlanacak oyun.
  • istanbul buyuksehir belediyesi sehir tiyatrolari'nın hayatını kurtaran oyunlardan başta geleni. bir nevi hayat öpücüğü mahvedilmekte olan şehir tiyatroları için...
  • sahnede izleme şansı bulamadığım ama defalarca okumaktan bıkmadığım bir metin. her ne kadar yakındoğu da emanet kadar beni çarpmasa da ya da sahibinden kiralık gibi ruhuma derinden dokunmasa da objektif bir açıdan bakıldığında elbette özen yula nın başyapıtı. başa öpüp konulası...
  • birkaç sezondur van devlet tiyatrosu tarafından sergilenenmekte olan ve van devlet tiyatrosundan gelmiş geçmiş en başarılı oyunlardan biri olduğunu düşündüğüm müthiş oyun. rolleri paylaşan ipek atagün, ebru aytürk ve eda aydınlı tek kelimeyle sahnede devleşir, bu nasıl bir performanstır diye ağız açık tüm oyun boyunca sahneye hayran hayran baktırırlar kendilerine. öyle bir dekor, giysi ve özellikle bir ışık tasarımı vardır ki film izler gibi izlersiniz oyunu. üzerine bir de can atilla'nın müzikleri eklenince oyun çıkışında van'da usul usul yağan kar altında kafada o müzikler zevkten dört köşe bir şekilde eve doğru yol alınır.
  • --- replik ---

    "her hikaye, aslında biraz da kendini anlatanı anlatır."

    "ikna etmek istediğin kişinin dilinden konuşmayı öğrenmelisin."

    --- replik ---
  • gayri resmi hurrem hasilasi reel ve nominal olmak uzere ikiye ayrilir; dolayli vergiler cikarilip subvansiyonlar ve kapitulasyonlar eklenirse gayri safi yurt ici hurrem elde edilir. bunun bir de kisi basina dusen hesabi vardir, onu da iktisatcilar dusunsun artik.
  • dekoru, oyunculukları, müzikleriyle izlenesi ankara devlet tiyatrosu oyunu. oyunu, izlerken 'unutulan' öyküsünü, 'oyunlarla yaşayanlar' oyununu anımsatması, (herhangi bir ilgisi olduğundan değil tabi, oğuz atay penceresinden bakmamla ilgili çokça) çekici kılmıştır. birden çok tekrarlanan 'tehlikeli oyunlar' sözünü de kaçırmam mümkün değildi elbette :)
hesabın var mı? giriş yap