• bir tür ticaret. evet.
    zaten ekranda tan feat serdar ortaç & benim gibi olmayacak bir hayatta yaşıyoruz. ne kadar ciddiye alabiliriz ki olanları. bir de günah mı alacağız?
    neyse tamam ya, ben alırım.
    parası neyse veriyor muyuz ilk?
    saba tümer diye bir kadın var, günahını aldığımının. memeleri birleştirip çatal göstereceğim diye götü çıkıyor şu an. ya da dün çıktı da bana şu an denk geliyor. böyle bir vakitte çatal olsun diye göğüs birleştirmek çok mantıklı bir hareket değil.
    zaten o kadar çok ayığım ki şeytanın dahi günahını alabilirim. üstüne para verip evet, o kadar da salağım.
    buraya kadar gelip dayananlara esaslı bir laf etme gereği hissediyorum. ez yu viş...
    günah alınmaz olm, günahkar insanlar vardır, günahlarını bile vermezler. bir de sen, ben varız işte. günah kadar değiliz. toplayınca dahi bir günah etmiyoruz.
  • bir karikatürden;

    - imam dayı, bizim dinimizde günah çıkarma niye yok?
    - bizde başka türlüsü var.
    - nasıl yani?
    - meselaa..kasabın karısıyla zina yapmışın desem...
    - aman tövbe yalan!
    - bak gördünmü günahını aldım...bizde de sistem günah alma üzerine...
  • bugün teravihte yanımda daha önce hiç görmediğim tahminimce benden yaşca küçük bir adam vardı. hoca safları sıklaştırın dedikçe ayaklarını açıp ayaklarıma değdiriyordu. ilk dördü ve ikinci dördü bu şekilde kıldıktan sonra biz üçüncüye niyetlenirken yerden kalkmadı oturdu öylece kaldı. soluk alış verişi biraz düzensizdi , bir süre sonra da kalktı gitti.
    namazdan sonra caminin karşısındaki dondurmacıya girdim. elimi arka cebime atınca cüzdanımın olmadığını fark ettim. hemen camiye dönüp sağa sola baktım. cüzdan bulan var mı diye sordum. yok, hemen aklıma o adam geldi kesin cüzdanımı alıp kaçtı şerefsiz dedim içimden. ulan cami de bile hırsızlık yapıyorlar hiç allah korkusu kalmamış dedim. eve gelene kadar da içimden saydım saydım adama.

    eve gelince ablama cüzdanımı çaldırdığımı söyledim. olduğunu düşündüğüm olayı anlattım. hala adam hakkında ileri geri konuşuyorum. bir süre sonra ablam içerden elinde cüzdanımla geldi. iftarı balkonda yapmıştık , sandalyeye düşürmüşsün diyerek cüzdanımı uzattı.
    sorsan oruç tutuyoruz, sadece bedenimizi aç bırakıyoruz işte. oysa oruç sadece sadece aç- susuz kalmak değil ki , eline, diline, zihnine hakim olmak.
    benimkiler azdı ya senin günahını da alayım dedim , habersiz oldu kusuruma bakma artık.
  • fırça atıyorsun bana dedi.
    yapma ama ya, aşk olsun, günahımı alıyorsun dedim.
    bütün günahların benim olsun dedi.
    evet... öyle dedi. tam olarak...
    bütün günahların benim olsun dedi.
    o an, yemin ediyorum sözlük, seni seviyorum dese bu kadar etkilenmezdim sanırım diye düşündüm.
    çok heyecanlandım. ardından saçmaladım sanırım.
    öyle şeyler söyleme ya ne olursun dedim.
    bütün günahların benim olsun dedi ya!
  • halk kahramanlarinin ahiret icin yaptiklari inanilmaz uygulama.

    hazir burada olmadigini biliyoruz, spiritual void ne kadar cok pic bir insan ya!

    (bkz: i can be your hero baby)
  • derler ki bir insan ne zaman bir diğerinin gıyabında kötü söz söylese, hakkında konuşulanın günahları gıyapta konuşanın günah hanesine geçermiş. eskiler buna: "kendi sandığını dolduruyorsun!" da derler.

    bu yüzden böyle konuşmaya günahını almak deniyor olsa gerek.
  • (bkz: kara çalmak)
  • ing.; dis-sin *
  • öyle herkesin teşne oldugunu sanmadıgım hadise. neme gerek elin gunahı..
  • önyargılı davranmak...
hesabın var mı? giriş yap