• http://www.projektmaxstirner.de/

    türkiye'de düşünür yok mu sorusunun cevabı gibi insandır. hiççilik üzerine alıntıları ve çıkarımlarını çok beğendiğim birisi. sitesi muhakkak okunmalı bence.
  • anadolu'ya layık bir evlat olmadım, başka tümceyle: kalabalığın arasına çökmedim, ölülerin ortasına sığınmadım, hukuksal mercilerden daha da keskin ve dehşetli merci olan ana-yurtsal kültürün taşıyıcısı da olmadım. kendi çamurumla yoğruldum, kendimi yoğurdum. biricikliğimin sönmeyen bilincidir bu.

    cami köşelerinde tanrıya sığınanlara toplu intihar teklifinde bulundum, halkın kültürü içinde didişen domuzlara, kutsal halka, büyük halka, ölümsüz halka yani şu halka toplu mezara girmesini önerdim, halk sevdasıyla gözü dönen liderlerin sersemliğini dağıtmak için kafalarını pandora'nın kutusu'na soktum.

    halk bir cinnettir, halk kültürü o cinnetin yaşantısıdır. hangi sosyolog bu cinnetten payını almamıştır? hangi eleştirmen bu azaba yenik düşmemiştir? hangi nihilist bu cinneti sonlandırabilmiştir?

    h.ibrahim türkdoğan
  • bugün tanıdığım etkileyici insan.
    “ben “türküm” yerine ben “türkçeyim” ifadesi ne demek istediğimi tam olarak açıklamaktadır.”
    bu cümlesi üzerine ben türk müyüm yoksa türkçe miyim diye sordurtmasıyla derinlere sürükleyen düşünür.
  • şamanizmin islamdan daha ileri bir din olduğunu ileri sürmüş, şöyle ki;

    "şaman trans yoluyla aşkı ve deneyüstü dünyayı keşfe yönelirken, reel müslüman, öte dünyada cinsel sefa içeren cennete erişmek için günde beş kez namaz kılar. her iki durumda da ritüele kutsallık yüklenirken, şaman kutsalda fenomeni anlamayı amaçlar, reel müslüman ise, kendini kutsala teslim eder ve ona boyun eğer, bu durumda reel müslüman düşünmez olur, çünkü onun adına düşünen biri vardır artık: bu düşünen biri ‘kutsal’ın ta kendisidir."

    nasıl bir fantazi dünyasında yaşıyor, ya da ne içmişse açıklasın diyor başka bir başlığa doğru yollanıyorum.
  • "hiç, şehvetimin adıdır, libidomun öteki adı. acının doruğunda hiçleşen ben’in inlemesidir hiç.
    kıvamını bulma efkârına kapıldığımda hiç’i görürüm; o, neşemle acımın kesiştiği noktadır..
    hiç, realiteyi kucakladığı gibi, rüyaların sorumlusu da odur. tek’in rüyadaki ruh hali hiç’in sahici ruh halidir.
    hiç, sanal realiteyle banal realitenin uzlaşımıdır aynı zamanda. hiç, evrendir, çünkü asıl olan hissiyat odur..
    gönül darlığından gönül ferahlığına kadar her his, hiç’in bazen hafif bazen sert esen rüzgârıyla çalkalanan ölüm dürtüsünün habercisidir."
    demiştir zamanın birinde, bir yazısında.
  • max stirner hakkında ki geniş çaplı ayrıntılı incelemesiyle tanıdığım biricik kimsedir. emeğine sağlık. ne mutlu düşünen insana.
  • felsefe, sosyoloji, siyasal bilimler, sosyal pedagoji konularında yazan, yazıları olan max stirner projesinin ustası, güzel insan. her nekadar günümüzde(ülkemizde) anlaşılması zor olsada anlayanların olduğunu düşündüğüm "biricik" insan.
    kendisinin de sevdiğim şu sözünü yazmadan geçemeyeceğim;

    çiftlerden biri ötekini kendi ışınlarından yoksun bırakırsa, ikisi de ölür...
  • öğüt-değil:
    yaşamın tam ortasında hiç tarafından çevrelenmişliğini unutma-asla!

    h.ibrahim türkdoğan
  • düşünen azınlığın içindeki güzel insan.
hesabın var mı? giriş yap