• (bkz: david harvey)
  • james steward'ın başrolünü oynadığı müthiş eğlenceli bir film. eğer türk versiyonu yapılırsa kesinlikle ayhan sicimoğlu oynamalı. filmi izleyin demek istediğimiz anlarsınız.
  • filmi izleyeli epey zaman olsa da, james stewart'ın oyunculuğunu ve özellikle sonlara doğru, barın arka bahçesinde itiraflar yaptığı sahnenin yumuşaklığını, nezaketini unutmam mümkün değil. harvey uzun kulaklarını son bir kez sallayan ve çok çok özlenen bir arkadaş tavşandır.` : arkadaşım eşek` film ise baş karakterini incelikle çizerken; mizahını, dramıyla birlikte ortaya koyar. eski, güzel filmlerden..
  • jeneriğinde karakterler tanıtılırken harvey'in de tanıtıldığı komik film.
    yoksa...
  • filmde senaryonun işlenişinde problemler olduğunu düşünüyorum.

    hani bazı filmlerde dramatik çatışmayı uzatmak için, "bir türlü doğruyu dinleyememe" numarasına başvurulur ya. mesela, adamın birini sevgilisi başka bir kızla basıp (olmazsa olmazımız yanlış anlama) kendisini terk eder. olayın iç yüzünü bilen 3. bir kişi de vardır. bu 3. kişi kızla sohbet ederken olayın aslını açıklayacağı bir konuşmaya başlar. ama tam o anda bi şekilde susturulur, sözün devamını getiremez, kız gider, damdan kaz düşer bi şey olur ve böylece kızın gerçeği öğrenmesi bir sonraki dramatik ana ertelenir.

    işte bu "dinleyememe" muhabbetini ilk 40 dakika boyunca aşağı yukarı 10 kere yapıp sinire kestiren bir filmdir harvey. özellikle pooka kelimesinin anlamını bulmak için sözlüğü eline alan, p harfini açıp kelimeyi dahi bulduktan sonra, tam okuyacakken nedense saatine bakıp, "aa çok geç oldu, davete gidicem, neyse artık" diyip sözlüğü kapatan kadın beyaz bayrağı çekmemize yol açıyor.

    aslında harvey karakterinin gizemi, james stewart'ın nezihi oyunculuğu, filmin büyüğümüz olması derken olumlu bir önyargım vardı film öncesinde ama eve gelen hastane görevlisine gözlerini dike dike 10 saniyede aşık olup 20 saniye sonra flörte başlayan kızı da görünce filmi "koyu sinema anıları" başlığında ağırlamak kaçınılmaz oluyor.

    daha ölümcül senaryo hatalarına sahip olduğunu düşündüğüm bir diğer klasik için ise:

    (bkz: the night of the hunter)
  • 1900 yılından 50 sene sonra yapılmış bir henry koster filmi. ayrıca şizofrenler tarafından, sinema tarihinin en gerçekçi şizofren filmi olarak biliniyor.
  • müthiş film. hiç sıkmıyor. akıcı anlatımı var. ve bir iddiaya göre richard kelly bu filmi 2001'den önce hiç izlememiş.
  • harvey, filmde pooka'nın varyantıdır. pooka, kelt mitolojisinde, hayvan kılığında insanlara görünen peri ruhudur, içkicilere ve aptal insanlara görünür.. harvey, muhteşem james stewart'ın oynadığı elwood karakterine ilk göründüğü sahnede elwood'un kendisine nasıl hitap etmesini istediği sorusuna karşılık, en sevdiğin isimle, demesi ve akabinde elwood'dan aldığı, harvey! cevabına , benim adım zaten harveeeyy, diye karşılık vermesi, yanlış anlamayın ama beni korkuttu..

    ayrıca donnie darko muhabbetleriyle ortalıkta dolananlar bu filmi izleyene ve alice in wonderland okuyana dek konuşmasınlar, lütfen.
hesabın var mı? giriş yap