• ikinci grup'a dair en iyi çalışmayı "birinci meclis'te muhalefet" adlı iletişim yayınları'ndan çıkan kitabıyla ahmet demirel yapmıştır. demirel ulaşılabilecek bütün birincil ve ikincil kaynakları taramıştır.
    kitabın girişindeki "türk tarih yazımında birinci ve ikinci gruplar" adlı bölüm memleketin resmi, sınıfsal temele dayanan, islamcı bakış açılarının bir tahlilinin yapıldığı ve bu tahlilden de, özelde ikinci gruba genelde de yakın tarihe bakıştaki yekpare klişelerin, kalıp açıklamaların, sade suya tirit değerlendirmelerin ne kadar boş olduğunu göstermesi açısından çok önemlidir.

    kitaptan çıkan ana sonuçları kısaca yazmak gerekirse ikinci grubun bütün amacı mustafa kemal'in kişiliğinde toplanması muhtemel diktatörlük eğilimlerine, kişi tahakkümüne karşı çıkmak olmuştur.
    önce 33 yıl ıı. abdülhamid istibdadında sonra dünyanın ilk tek parti rejimi de denilebilecek ittihat ve terakki yönetiminde inim inim inlemiş bir kuşak için gayet anlaşılır bir karşı çıkıştır bu.
    saltanatçı oldukları ise osmanlı saltanatının kaldırılmasına leyhte oy verdikleri için en kolay çürütülen iddiadır.

    grubun sosyal kökenlerini de araştıran demirel ilginç sonuçlara varmıştır; ikinci grub mensupları arasında müftü, müderris, şeyh gibi din adamlarının oranı birinci gruba oranla üçte bir kadardır. yani dinci sayılmaları pek mümkün değildir.

    grubun programında üzerinde hassasiyet ile durulan bazı ilkeler şöyle sıralanabilir:
    misak-ı milli dairesinde vahdet ve istiklal-i millinin istihsal ve temini , kavanin-i mevcudenin hakimiyet-i milliye esasına göre tadil ve islahı, hukuk-u umumiyenin masuniyet ve muhteremiyeti.
  • kendilerine karşı uygulanan meclise girme, muhalefet yapma engellemeleri ne yazıkkıi türkiye cumhuriyetinin gelecek yıllarında askerin benimsediği darbeci tutumun temeli olmuştur. temelde misak-ı milli sınırları içinde vatan bir bütündür, bölünemez ve de hakimiyet-i milliye ilkelerini benimsemiş olan grup meclisde şahısların egemenliğine karşı muhalefet tutum sergilemişlerdir.
    asıl dertleri mustafa kemal paşa isminin mecliste baskın olmasıdır. hatta bu nedenledir ki 25 kasım 1922 de milletvekili seçim yasasının değiştirilip bir yerde 5 yıldan daha kısa süre ikamet edenlerin o yerden milletvekili adayı olamamasına ve de t.c. sınırları dışında doğan ya da türk kökenli olmayan (kürt, arnavut,arap gibi) vatandaşların milletvekilliği yapmamalarını istemişlerdir.selanik te doğan ve de savaş nedeniyle beş yıl boyunca tek bir yerde ikamet etmeyen mustafa kemal bu tasarının kendisini hedef aldığını belirtmiştir. her ne kadar önergenin mustafa kemal paşayı hedef alarak hazırlamadıklarını iddia etseler de ikinci grubun o sıralarda yeni bir parti kurma aşamasında olan mustafa kemalin seçilme hakkını elinden almak istediği hüseyin avni nin "meclis isterse mustafa kemal paşa da feda edilsin" sözüyle daha da belirgin hale gelmiştir.
  • ahmet demirel'in arsiv odakli calismalarinda en yetkin bicimde inceledigi grup.

    resmi gorusun meseleye ekledigi sosyal boyut, yani sinif eksenli aciklamalar istatistiklere gore ve meclis tartismalarinin temel yogunlasma noktalarina bakildiginda tutmamaktadir. bu zorlama yorumlar muhtemelen birinci grup ve ikinci grubu tanimlarken kullanilan ilerici-gerici, askeri burokrasi-halk kutuplari cevresinde tesekkul eden paradigmayi teyit ettirme ihtiyacindan kaynaklanmaktadir. halbuki istatistikler bir yana o vakitler boyle bir ayrimin olusmasi icin gerekli olan sosyal havuz da gerekli mahiyeti arz etmemektedir. memur, profesyonel ve ciftci-tuccar mebuslar iki gruba yaklasik ayni oranlarda dagilmislardir. din adami orani birinci grup'ta daha yuksektir. asker orani ise ikinci grup'ta daha yuksektir.
    (bkz: birinci meclis'te muhalefet)
  • tam adı ikinci anadolu ve rumeli mudafaa i hukuk grubu.

    birinci dönem tbmm'deki muhalefet grubudur. ilk meclisteki iki temel grup mustafa kemal atatürk'ün önderliğindeki sivil ve asker kökenli mebuslar ile (birinci grup) hüseyin avni ulaş ve celaleddin arif önderliğindeki tüccar ve eşraf temsilcileriydi (ikinci grup). ikinci grup üyeleri merkeziyetçiliğe karşı çıkıyorlardı. ilk mecliste oldukça etkili olan bu grup üyelerinin ikinci dönem tbmm'ye girmeleri engellendi
  • birinci mecliste birinci grup yada daha sonraki adıyla cumhuriyet halk fırkasına muhalefet yapmış içinde hilafetçi düşünceleride barındıran ama bugün bile ilgi çekmesini günümüzün ikinci cumhuriyetçilerininin çok önemsedigi hüseyin avni ulaş gibi simalarıda barındırmasına borçlu olan ne yazıkki 2. meclisle beraber tasfiye edilmiş olan siyasal hareket..
  • ne emmeye ne gömmeye gelen içten pazarlıklı, samimiyetsiz grup. açık konuşalım kurucu mecliste kurtuluş savaşının kazanılmasını istemez, cepheden kötü haber geldikçe mustafa kemal ve arkadaşlarını eleştirme fırsatı kazanmaktan memnun bir halleri vardır bunların. en nihayetinde mustafa kemal’in erzurum kongresine katılmasını yadırgayan o gün de muhalefet eden, kıçını kaldırıp sivas kongresine gelmeye tenezzül etmeyen vatan sathında bir kurtuluş hareketinden çok lokal kurtuluşlarını önemseyen( ki bence o da dostlar alışverişte görsün diye verilmiş bir poz sadece) en hafif tabirle vizyonsuz bir grubun meclise taşınmış hali olan bu grup ekseriyetle karadeniz ve doğu anadolu mebuslarından müteşekkildir. (en azından etkinlik açısından). savaş kazanıldıktan sonra lozan konferansı sırasında mecliste orantısız muhalefet edip gizli oturumlarda konuşulanları sızdırarak heyetin pazarlık gücünü düşürmüşlerdir. anadolu’nun yarısı işgal altındayken hem ordunun sakarya’nın doğusuna çekilmesini eleştirem hem kritik dönemde ordunun koordinasyonunu sağlamak meclisten karar çıkarmakla geçecek hayati zamanı azaltmak amacıyla başkomutanlık isteyen mustafa kemal’e yetkiyi vermek istemeyem, aman yetkiyi verdik yunan taarruzunu püskürttüler ama bizim taarruz hazırlıkları çok uzadı neden hemen yapmıyoruz diye muhalefet edem kafasında huzursuzluk kaynağı bir gruptur. savaş şartlarında 50 sene sonrasının liberal görüşlerinin kisvesi altına bürünüp terbiyesiz muhalefetlerini abartmışlardır. cephede düşmanla mecliste bunlarla savaşılmıştır. günümüzdeki oportünist, her şey mübahçı, memleketin iyiliğinden çok gücün kendisinde olup olmadığıyla ilgili kesimin atası bunlardır. liderleri meclis yeni açıldıktan 5 gün sonra alkol yasağı için kanun teklifi sunacak kadar ayarsızdır. yine savaş kazanılıp mütareke imzalandıktan lozan’da konferans devam ederken mustafa kemal’e kini bilenmiş olan ali şükrü meclis tutanaklarından silinen ağır laflar söylemiş işi fiziki kavgaya dökmeye çalışmıştır. bunların neyin ızdırabını yaşadığının mantıklı bir izahı yoktur, uzantıları bugün de etraftadır.
  • muhalifler mecliste bir grup çatısı altında örgütlenerek uzun süredir eleştirdikleri konularda sonuca ulaşmak istiyorlardı. mustafa kemal paşa’nın elinde olağanüstü yetkilerin toplanması karşısında meclis üstünlüğünü savunan bu grup, 1922 temmuzu’nda, ikinci müdafaa-i hukuk grubu adı altında örgütlendiler. a-rmh grubu’yla aynı adı paylaştığı için iki grubu birbirinden ayırmak üzere a-rmh grubu’na birinci grup, muhaliflerin kurduğu gruba ise ikinci grup denir. grup hüseyin avni ulaş, vasıf karakol, mehmet besim fazlıoğlu, süleyman necati güneri, rıfat çalıka, salahattin köseoğlu ve emin geveci tarafından kurulmuştu.

    ikinci grup’un kuruluşunu hızlandıran bir diğer etmen de, birinci grup’tan bazı mebusların, meclis çoğunluğunu denetim altına almak ve böylece önemli meseleleri meclisten geçirebilmek için, selamet-i umumiye komitesi adıyla gizli örgüt kurmalarıydı. iktidar grubu, meclisin 1 mart 1922’de başlayan yeni toplantı yılında gittikçe şiddetlenen bir muhalefetle karşılaşacağını biliyordu. birinci grup’tan bazı üyelerin muhaliflerle birlikte oy kullanmaları grubun kendi tasarılarını meclisten geçirmesini güçleştiriyordu. iktidar grubu muhaliflerin gücünü sınırlamak için etkili muhaliflerin mebusluktan düşürülmesinden, meclisin feshedilmesine kadar çeşitli önlemleri tartıştı. nihayetinde meclisin meşruiyetine gölge düşürmeden, güçlenen muhalefete karşı bir önlem olarak selamet-i umumiye komitesi adı altında gizli bir komite kuruldu. muhalif mebuslar iktidar grubunun bu örgüt aracılığıyla meclis çoğunluğunu ele geçireceği endişesiyle hızla örgütlendiler.

    ikinci grup’un muhalefeti temelde birinci meclis içindeki bazı uygulamalara yönelik şekillenmiş ve meclis tartışmalarını bu yönde etkilemiştir. ikinci grup yürüttüğü muhalefete rağmen milli mücadele süreci başarıya ulaşana kadar, meclisteki birliğin sürmesi için dikkatli davranmış, kendisini a-rmhc’nin parçası olarak görmeye devam etmiştir. ikinci grup özellikle kişi tahakkümüne karşı tavır almıştır. ittihat terakki iktidarının 1913’ten sonra lider tahakkümüne girmesi, ikinci grup’u kişi tahakkümü konusunda hassas kılmıştır. bu nedenle eleştirileri mustafa kemal paşa’nın şahsına yönelik olmaktan çok, milli mücadele sürecinin özel koşulları nedeniyle elinde toplanan olağanüstü yetkilerin meclis üstünlüğü ilkesini zedeleyeceği endişesinden kaynaklanıyordu. ikinci grup’un bir diğer temel ilkesi de ülkede kanuna dayalı bir yönetimin kurulmasıdır. ikinci grup bu nedenle temel hak ve özgürlüklerin korunması üzerinde durmuş, istiklal mahkemeleri’nin işleyişini ve uygulamalarını bu çerçevede eleştirmiştir.

    ikinci grup’un ilk programı 16 temmuz 1922’de açıklandı. programın 1. maddesi misak-ı milli çerçevesinde milli birlik ve bağımsızlığa ulaşılması amacını içerir. 2. madde ise mevcut kanunların milli egemenlik ilkesine göre değiştirilmesi ve düzeltilmesini öngörür. bu madde temelde başkumandanlık ve istiklal mahkemeleri’ne ilişkin kanunlarla, vekillerin seçim şekline ilişkin kanunların değiştirilmesi amacını içeriyordu. herkesin hukukunun dokunulmazlığı ve saygınlığını sağlamayı hedefleyen 3. madde ise grup’un temel hak ve özgürlükler konusundaki hassasiyetini yansıtır.

    ikinci grup bu temel ilkeler çerçevesinde programını genişletti. bu program büyük ölçüde ikinci grup kurulmadan önce muhalif milletvekillerinin mecliste eleştirdikleri temel konuları yansıtıyordu. programın ilk maddesi, genel hukukun esas hükümlerine ve milli egemenliğe aykırı yetki, ayrıcalık, kuruluş ve icraatın yürürlükten kaldırılması amacını esas alıyordu. diğer maddelerde ise başkumandanlık kanunu, istiklal mahkemeleri kanunu ve vekil seçimlerinde aday gösterilmesine ilişkin kanunun milli egemenliğe aykırı sayılarak kaldırılması öngörülüyordu. programda ayrıca, heyet-i vekile’nin görev ve sorumluluklarının belirlenerek, yetki alanına girmeyen konularda, meclisin bilgisi dışında icraatta bulunmaması ve yeni istiklal mahkemeleri’nin kanuni sınırlar içinde hareket etmesine yer verildi. programda heyet-i vekile başkanlığı ile meclis başkanlığı’nın birbirinden ayrılması gereği de yer aldı. buradaki amaç, kuvvetler ayrımı ilkesine dayanarak herhangi bir kişinin şahsında yetki toplulaşmasını önlemekti. programın son maddesi ise meclis başkanlık divanı’nın tarafsızlığına ilişkindi. ikinci grup’un bu programını daha ayrıntılı bir başka program izledi. programda, kişi hak ve özgürlükleri, devlet teşkilatı ve millet meclisi’ne dair hükümlere ek olarak maliye, ekonomi, eğitim, adliye ve sağlık konularına da yer verildi. programın on maddesinin kişi hak ve özgürlüklerine ayrılmış olması grup’un konuya verdiği önemi göstermekteydi.

    ikinci grup, programı ve ilkeleri doğrultusunda mecliste verdiği mücadelenin sonuçlarını büyük taarruz’un hemen öncesinde aldı. 8 temmuz 1922’de, vekil seçimlerinde aday gösterme yöntemi yürürlükten kaldırıldı ve meclisin ilk günlerinde uygulanan doğrudan vekil seçimi yöntemine dönüldü. heyet-i vekile reisi’nin meclis tarafından seçilmesi benimsenerek kuvvetler ayrılığına doğru önemli bir adım atıldı. 20 temmuz 1922’de, başkumandanlık kanunu’nun, başkumandan’a olağanüstü yetkiler veren ikinci maddesi yürürlükten kaldırıldı. buna karşılık, mustafa kemal paşa’nın başkumandanlık unvanı oybirliğiyle süresiz uzatıldı. aynı düzenlemeyle başkumandanlık emriyle kurulan ve meclis denetiminin dışında kalan istiklal mahkemeleri’nin görevi son buldu. ikinci grup’un çabaları sonucunda, 31 temmuz 1922’de istiklal mahakimi kanunu kabul edildi. bu kanunla yeni kurulacak istiklal mahkemeleri üzerinde meclis denetimi sağlandı.

    --- mustafa kemal paşa, 16–17 ocak 1923’te izmit’te basın mensuplarına verdiği demecinde, ikinci grup’un oluşum sürecini ve her iki grup arasında gidip gelen mebusların tutumunu değerlendirdi. bu demecinde, birinci grup kurulduktan sonra bütün mebusların misak-ı milli’nin sağlanması konusunda hem fikir olduklarını, anlaşmazlığın esas olarak teşkilat-ı esasiye kanunu’na dayandığını belirtti. mustafa kemal paşa’ya göre, iki grup arasında prensip ve fikir çatışması yoktu. mustafa kemal paşa’nın eleştirilerindeki asıl hedef ise iki grup arasında gidip gelerek çıkar sağlamaya çalışan mebuslardı. mustafa kemal paşa’nın bu değerlendirmeleri, bazı tarihçilerin birinci grup’un laik, demokrat, ilericilerden; ikinci grup’un ise dinci, saltanatçı, gericilerden oluştuğuna dair yorumlara uymamaktadır. ---
  • dünyada ne olup bittiği hakkında fikir sahibi olmak isteyenlerin takip edebileceği, farklı gazete ve görüşlerden de bir çok yazının derlendiği kaliteli internet gazetesi. turunç kösesinde siteyi yöneten çağlar şavkay'in güncel konular hakkındaki yazılarını okuyabilirsiniz.

    http://www.ikincigrup.com/
  • birinci mecliste 'mustafa kemal'e muhalif vekillerden' müteşekkil liberal-muhafazakar grup.

    grubun maksadı mensubu mersin milletvekili selahattin bey’in deyimiyle ‘otokrat şef idaresine karşı çıkmak!' yani mustafa kemal'in diktatör olmasını engellemek!

    ne yazık ki ikinci grubun çabası yeterli olmayacaktır. sakarya savaşı öncesinde başkomutanlık vazifesini olağanüstü yetkilerle üzerine alan mustafa kemal adım adım adım adım bütün gücü kendisine toplayacaktır. muhalefeti (ve hatta kendisine biat etmeyen silah arkadaşlarını) tasfiye edecek, basını susturacak, aydınları sindirecektir.

    tek amacı vardı: türkiye'yi batılı bir ülke yapmak! kemal atatürk osmanlı devleti’nin bir asırdır yürüdüğü ‘batılılaşma’ yolundaki çabasını devrimci/milliyetçi/laik bir anlam katarak hızlandırdı.

    fakat hala temel hak ve özgürlüklerin hukuk devleti güvencesi altına alındığı, kuvvetler ayrılığı, bağımsız yargı, şeffaflık gibi ilkelerin kurumsallaştığı bir rejimin hasretini çekiyoruz. ne kadar batılılaşabildik?

    bir bina bu kadar sallanıyorsa, kolonları çatlamışsa temeli ve inşaat malzemesi çürüktür değil mi?

    ikinci grup susturulmasaydı nasıl bir ülkede yaşıyor olurduk acaba?
  • nutuk'tan...

    "...

    efendiler, yeri düşünce bilginize sunmuştum ki, meclis'te kurduğumuz müdafaa-i hukuk grubu , meclis görüşmelerinin iyi gitmesini ve bakanlar kurulu çalışmalarının aksamadan yol almasını sağlama bakımından sonuna kadar yardımcı oidu. fakat bir taraftan da muhalif duygu ve düşüncede olanlar, her gün biraz daha taraftar buldukça, grup'un çalışmasını güçleştirmeye başladılar. muhalefet düşüncesinin ana kaynağı, müdafa-i hukuk grubu tüzüğünün temel maddesindeki ikinci noktaydı. yani hükumet kuruluşunun teşkilât-ı esasiye kanunu'na uygun olarak yapılması meselesi...
    programın ilk maddesinin son fıkrası, duygu ve düşüncelerde tam bir uvuşma sağlanmasına sürekli bir engel olarak kaldı. bu sebeple grup içinde de görüş aynlıkları ve disiplinsizlik baş gösterdi. birtakım kimseler gruptan ayrıldı. aynlanlar dışarıdakilerle birleşerek grubu yıkmaya çok çalıştılar. alınarı tedbirler buna engel oldu. sonunda ikinci grup adıyla yeni bir grup oluştu. bu grubu oluşturanlar, memleketteki anadolu ve rumeli müdafaa-i hukuk cemiyeti'nden ayrılmadıklarını, onun kongrelerde tespit edilen gayelerinin takipçisi bulunduklarını iddia ediyorlardı. ikinci gruba önayak olanlar görünüşte salâhattin ve hüseyin avni bey'lerdi. birinci derecede faaliyet gösteren ve kışkırtanların ise rauf ve kara vasıf bey'ler olduğu anlaşılıyordu.

    bu grubun faal ve inatçı üyelerinden olan samsun milletvekili emin bey, son zamanlarda bir vesileyle ankara'ya gelmişti. bütün gerçekleri anlamıştı; kışkırtıcı ve bozguncuları lânetliyordu. bu zat bana şunu anlattı : rauf bey, ikinci grubu kışkırtıyor ve aşırı davranışlara sürüklüyormuş... emin bey, rauf bey'e demiş ki : rauf bey, şu cevabı vermiş:

    efendiler, bildiğiniz üzere, o zaman yürürlükte olan kanuna göre, bakanlıklar için, ben meclis'e aday gösterirdim. milletvekilleri gösterdiğim adaya olumlu veya olumsuz oy verirler yahut da çekimser kalırlardı.ikinci grup, benim adaylarımı dikkate almadan, kendi grupları adına ortaya attıkları adaylara, kanuna aykırı olarak oy vermek suretiyle, hükûmetin kurulmasını engellemeye başladılar.

    ..."
hesabın var mı? giriş yap