• (bkz: bisiklet)
  • cevabı ilber hocada. türkler yalnız kalmayı öğrenememiş bir millettir ne yazık ki. insan en dolu anları yalnızken yaşar. asosyallik değil bu, istediğimiz zaman gidebileceğimiz arkadaşlarımız var. ama güzel olan yalnız başına yaşamayı öğrenebilmektir. konser,tiyatro,sinema,alışveriş,yemek. arkadaşla yapılmaz demiyorum ama yalnızda yapılabilir.
  • oh be yalnız değilmişim. dedim ve ironi yaptım evet. neyse bir hatun olarak insanlar daha çok garipsiyor bu durumu açıkçası. "nasıl yaneğğ konsere yalnız mı gittin?" evet bu durumdan çok da keyif alıyorum. yanımdaki arkadaşımın sürekli şikayet etmesinden daha iyidir. alışverişe zaten yalnız giderim, bana karışılmasından çok hoşlanmam. ya bir de yanımdaki insanın sıkılabilme ihtimali beni geriyor. kahvemi dışarda tek içerim, bazen şarap ya da bira için keyfine çıkar yemek yerim. tek başına müze, sergi gezerim. tek başına gezerim, tatile çıkarım. sinemaya zaten sevgilim varken de yalnız gidiyordum. keza tiyatro, opera, baleye de öyle... yalnız olmaya fazlasıyla alıştığım için sevgili olayında başarısız olmaya başladım. o kötü işte. ne entel insanmışım yahu!
  • kalitesiz insanlara özgüdür.
    insan kendi ile vakit geçirebildiğinde en çok kendinin farkına varabilir. çevresini - duyduklarını - bildiklerini sorgulayabilir. düşünce salkımları oluşturabilir. aktiviteler ile kendini geliştirebilir.
  • (bkz: anksiyete)

    gül ve uzaklaş. yalnız hareket edemeyen insandan cacık olmaz.
  • yıllardır her aktivitemi tek başına yaptığım gibi bu yıl tatile de tek başına giderek tüy kondurdum. bir şey yapmak için uzun zamandır birine ihtiyaç duymuyorum.
  • kendisiyle barışık her insan, tek başına yaptığı her eylemden keyif alır.
    tek başına resim sergisine gitmek, tek başına sinemaya gitmek, tek başına alışverise gitmek bunlar muazzam keyifli olaylardır. etrafimizda kimse olmadigindan degil, bu eylemleri gercekten tek basimiza yapmak istedigimiz icin yalniz yaparız. bir insanın geçirebileceği en kaliteli vakit, yine kendisiyle gecirdigi vakittir.
    insan tek basina bi cafeye oturup kendine bir tatli da ismarlayabilir. tek basina yapmamasi gereken tek sey romantik bir filme gitmektir. çünkü bu gercekten can sıkıcı oluyor, tecrubeyle sabit.
    tek başına bir aktivite yapamayan insan, yanında sürekli koltuk değneği gibi birini ister. bu da özgüven eksikliğinden kaynaklaniyor olabilir.
  • özellikle de ikiz kardeşiniz varsa tek başına bir aktivite yapabilmeniz imkansız. anne karnında beraber, bebekken beraber, çocukken beraber oyun oynamak, okul çağında aynı sınıfta olmak ve hatta aynı sırada oturmanız vs. evlenip aile kurana dek her an berabersiniz. yalnızlığın ne demek olduğunu bile bilemiyorsunuz ki bir aktivite yapabilesiniz.
  • cok sukur aralarinda olmadigim topluluk. universite zamaninda tek basima muze, sergi geziyordum ama benim icin doruk noktasi -2005 yiliydi sanirim- testament konseri idi. cevrenizde her zaman sizin ile ayni zevklere sahip kisiler olmuyor. cevremde de kimse testament dinlemiyordu, ben de konseri kacirmak istemiyordum. sirf benimle gelsinler diye insanlara bilet hediye edecek halim de yoktu. sonra dusundum "kimse benimle gelmiyor diye sevdigim seylerden mahrum mu kalacagim" dedim. yeni melek salonunun balkonundan biletimi aldim (cilginlar gibi icip dagitan birisi degilim. konseri her seyi ile hatirlamak isterim). konser oncesi mephisto'da da grubun imza etkinligi vardi. oraya da gittim chuck billy bana goz kirpti, gunlerce etkisinden cikamadim :p konser de harikaydi, iyi ki gitmisim dedim. daha sonra yalniz gittigim konserler de oldu, cok da guzeldi! sevdiginiz etkinliklere kimse gelmiyor diye gitmemezlik yapmayin. mutlaka arkadas grubuyla eglenceli olacaktir ama hayat kisa, yalniz da zevk alabilirsiniz.

    yalniz basiniza aktiviteler yapinca, arkadasinizla gunler oncesinden planlar yaptiginiz gezilerde, arkadasinizin son dakika sizi ekmesi de sizi etkilemiyor. planiniza uyup, yalniz da olsaniz istediginizi gerceklestiriyorsunuz (bu cumartesi gunku dag tirmanisi icin boyle bir hamleye hazirlikliyim mesela).
  • bazı insanlar tek başına takılan insanlara vebalı muamelesi yaparken, ben de sürekli grup halinde gezen insanlara şaşkın gözlerle bakıyorum. hatta çoğu zaman merak da ediyordum, bunlar bi kafeye oturup, 3 saatte 1 tane kahve içerek ne konuşuyorlar aga diye. tahminlerim vardı ama belki önyargıdır diye düşündüm ve resmen masalara kulak verdim bir ara. türk kızlarının muhabbetleri şu şekilde her zamanki gibi: erkekler, eski sevgililer, dedikodu, dizi muhabbetleri ve dert demeye bin şahit olan durumlara ağlamak. erkek grupları ise fanatiklik, araba, finoluk vs. kız erkek karışık gruplarda ise buram buram samimiyetsizlik, kalitesizlik.

    işte benim gibi arada kalanlar var bir de. biz de tek takılıyoruz. ya da 2-3 hakiki dostla arada 2 tek atıp dağılıyoruz. seviyorum bizim gibi adamları.
hesabın var mı? giriş yap