• "ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım.
    hangi çılgın bana zincir vuracakmış? şaşarım!
    kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım.
    yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım."

    evet çok zor okuması ve anlaması..
    ayrıca:
    allah bu millete bir daha 'istiklal marşı' yazdırmasın!
  • 12 mart 1921'de istiklal marşı kabul edilirken, ülkemizin mevcut durumu nasıldı bilinmeden, marşın ilk kelimesini eleştirmek, ağır cehalettir.

    bilecik, yunanistan toprağı olmuştu.
    adapazarı, yunanistan toprağı olmuştu.
    gaziantep, teslim olup fransız toprağı olmuştu.
    ardahan, artvin gürcistan toprağı olmuştu. üstüne, kızıl ordu burayı ele geçirmişti.
    maraş, fransız işgaline uğramış ve kurtarılmıştı.
    izmir, yunanistan toprağı idi.
    yunanistan başkomutanlık karargahı izmir'e taşınmıştı.
    bursa, yunanistan toprağı idi.
    ingilizlerin çekildiği eskişehir ve afyon'a yunanlılar geldi.
    urfa, fransızların toprağı idi çekildiler.
    marmaris, italyanların elindeydi.
    iznik, uşak, gönen, balıkesir, nizip, kars, ığdır, inegöl, zonguldak, merzifon, konya, manisa ve daha bir sürü yer işgal ediliyor, hatta kimisi ingilizlerden yunanlılara, italyanlardan yunanlılara olacak şekilde el değiştiriyordu.
    osmanlı'nın başkenti olan istanbul'dan, osmanlı isen vize ile çıkabiliyordun.

    peki, dışımızdan saldıranlar ile bitiyor muydu? içerideki ayaklanmalar da vardı.

    ali batı ayaklanması oldu.
    birinci bozkır ayaklanması yaşandı.
    ikinci bozkır ayaklanması yaşandı.
    üçüncü bozkır ayaklanması yaşandı.
    şeyh eşref ayaklanması yaşandı.
    1.anzavur isyanı çıktı.
    2.anzavur isyanı çıktı.
    1.düzce ayaklanması çıktı.
    konya'da ayaklanma çıktı.
    zile ayaklanması çıktı.
    milli aşireti ayaklanması çıktı.
    çapanoğlu ayaklanması çıktı.
    2.düzce ayaklanması çıktı.
    2.milli aşireti ayaklanması çıktı.
    2.yozgat ayaklanması çıktı.
    demirci mehmet efe ve çerkez ethem ayaklanması çıktı.
    koçgiri ayaklanması çıktı.

    ülkenin her tarafında ya dış ülkelerden gelen işgaller, işgal tehditleri ya da dış ülkelerin organize ettiği iç ayaklanmalar söz konusu iken, bulunduğu köyün, kasabanın, şehrin kendi milletinde mi kalacağı, italyan mı, yunan mı, fransız mı, ermeni mi, sovyet mi, ingiliz mi olacağı tamamen muamma olarak mücadele veren bir millete daha ilk kelimeden moral, motivasyon, destek, inanç verecek bir marş yazmazsanız, sadece şiir yazmış olursunuz.

    mükemmel bir başlangıçtır.
  • normal olan durum.

    ne milli marşın hikayesini biliyorsunuz ne de marşın gerçek halini biliyorsunuz. aslında marşın daha hızlı okunduğu hakkında da bir fikriniz olmadığını düşünüyorum.

    rezillik diz boyu. utanmanız da yok.
  • okuyanı cesaretlendiren, yüreklendiren bir durumdur. adamın okuduğundan anladığına bak! boşuna demiyoruz nerede ne geri zekalı varsa bir ülkeye toplanmış diye.

    istiklal marşı'nın yazıldığı dönemde; büyük savaş kaybedilmiş, ülkenin dört bir yanı işgal edilmiş, avrupa devletleri bizi orta asya'ya sürmek için planlar yapıyor, halk desen yorgun düşmüş, umutsuzluğa kapılmış.

    o noktada mehmet akif, bir milleti umutlandıracak o dizeleri yazıyor:

    "korkma! sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
    sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak"

    buradaki "korkma" kısmıyla da, "merak etme, endişe etme, vatan toprağındaki son kişi ölene dek o bayrak inmez" diyor umutsuzluğa düşen halkına.

    troll müsün, salak mı, ya da vatan haini mi?
  • korkma! ile başlayan istiklal marşımızın korkan insanlarca beğenilmemesi ve akabinde ekşide başlık olması durumu.

    ayrıca 4 4 lük vuruş nedeni ile laaarrdaaa sesi duyulmakta. hece vurgusu düzgün yapıldığı zaman anlam bütünlüğü korunmaktadır. ritim kaçırılırsa ya da yanlış yerde nefes alınırsa anlam bütünlüğünü bozabilirsiniz.
  • şiirlerini yazarken kuran'ı kerim'den ilham alan mehmet akif, istiklal marşı'nı kaleme alırken; peygamber efendimiz'in mekke'den medine'ye hicreti sırasında müşriklerden saklandıkları sevr mağarası'dan yanında bulunan hazreti ebubekir'e "korkma ya ebubekir, allah bizimledir" dediği aklına gelir. istiklal marşı'nı da "korkma" diye yazmaya başlar..

    cahillere not: izle öğren
  • buradaki "korkma" ibaresi korkan birine cesaret verme anlamında değildir. aksine endişe etme, telaşlanma, sorun yok anlamındadır. ingilizcedeki never mind, fransızcadaki peu importe gibi bir anlamı var buradaki korkma seslenişinin.

    korkan birini cesaretlendirmek amaçlı bir korkma değil bu. özgüvenini zedelemeye değmez, endişeye mahal yok anlamında bir korkma bu. niye mi? 2. mısraya bakınca anlam belirginleşiyor. zaten aslında 2. mısra ayrı bir cümle de değil. istiklal marşı aruzla yazılan bir şiir dolayısıyla beyit beyit düşünmek lazım. yani her iki mısra bir beyit. dolayısıyla 1. ve 2. mısraları beraber okursak anlam tam çıkıyor. tam okuyalım: korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak, sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.

    yani rahmetli mehmet akif şunu diyor, isterse tek bir türk evi kalsa, o türk yaşadığı sürece, o bayrak indirilebilecek, yok edilebilecek bir değer değildir. onu yok etmeye kimsenin gücü yetmez, o yüzden canını sıkıp üzülmene değmez.
  • fesli deli kadir'in müritleri bunlar ciddiye almaya gerek yok.

    ayrıca bir ateist ile fesli deli kadir'in aynı şeyi savunacağını yüz yıl düşüncem inanmazdım.

    deli kadir'in zırvaları
  • zamanın en güçlü devletlerinin akbaba gibi ülkeye üşüşmesinden kaynaklanır. korkma diyor türk milleti esarete boyun eğmez. ya istiklal ya ölüm
  • yedi düvelle haklı ya da haksız onlarca savaşa girip ülkesi işgale uğrayan, bu da yetmezmiş gibi imparatorluğa bağlı milletlerin bir kısmının ihanetiyle karşılaşan bu ülkenin insanına korkmaya devam edin deseydi daha mı iyi olurdu?

    yine aynı yere çıkıyoruz; korkuyu tanıyıp selamlıyoruz, varlığına saygı duyup önünde eğilip bükülmeden yolumuza devam ediyoruz. aynen 100 yıl önce olduğu gibi..
hesabın var mı? giriş yap