kalemi tuhaf tutan insanlar

• dogru kalem tutmak diye bir kavram olmasa da birçok insan kalemi belirli bir şekilde tutar. birçok kalem de bu tutuşa göre dizayn edilmiştir. örnegin kalemi kagit düzlemiyle 90 derece açi olusturacak şekilde tutuyorsaniz (benim olayim), dolmakalem kullanmak size haramdir. bunun ötesinde "uç bozmak", bir kisim arkadaslarinizin bu yüzden size kalem vermekten imtina etmesi, sizin elinizde yazan kalemlerin başkalarinin elinde yazmamasi da hayatinizin gerçekleridir.
  kendim ve başka bir kisim arkadas üzerindeki gözlemlerime dayanarak gelistirdigim hipotez şudur ki, okuma yazmayi okula gitmeden, kendi kendine ögrenen insanlar arasinda kalemi bir tuhaf tutanlar genel popülasyona oranla daha fazladir. bunu da çocuk ve gelisim psikoloji bilgilerime göre şöyle açiklayabilirim ki, çocuklarin kas gelişimlerini tamamlamalari, dogru dürüst kalem tutacak hale gelmeleri 6-7 yaslari civarindadir, ilkokula baslama yaşının 7 konulmasinin sebeblerinden biri de budur.
• şayet küçükken sinirli bir öğretmene sahiplerse bol şamar yemiş kişilerdir bunlar. zira ilkokul öğretmenleri herkese tektip kalem tutturmayı kendilerine bir amaç edinmişlerdir.
• kalemi parmaklarımı birleştirip mmm yemek çok güzelmiş hareketi yapar gibi tutuyordum; yıllarca düzeltmeye çalıştım olmadı, sorunlu olduğum kanısına tam kapılmak üzereydim ki geçen gün gittiğim doktorun da benimle aynı şekilde tuttuğunu farkettim, tek mal ben değilmişim çok mutluyum.
  sorunlu olmayan insanlardır efenim.
• kalemi yumruk icinde tutup yazan insanlar bile gorulmustur ki, bu eylem sanirim kalemi bir kavga malzemesi, kagidi ise hasim olarak gormenin sonucudur. bu sekilde yazi yazarken, kafanin, kagidin oldugu yere yakin ve yatay konuma yakin sekilde indirilmesi olmazsa olmazlardandir.
• kalemin standart olarak öğretilen tutuluşunun dışında kendi yorumunu katmış insanlardır... kalemin arka kısmı genelde işaret parmağının ilk mafsalından başparmağa doğru uzanan bölüme denk gelirken, benim de içinde bulunduğum bir kısım şahıslar kalemi işaret parmağının birinci ve ikinci eklemi arasına yaslarlar... bu durum orta parmak tırnağının hemen arkasına kalemin uç kısmının yaslanması ile sonuçlanır - ki bu da o bölgede nasırlaşmaya neden olabilir. ama nedir, bu sayede çinliler misali yemek yemeyi öğrenmek kolay bir hal almıştır... (bkz: iyi bok yemek) (bkz: geronimo turkcesi)
• genel kalem tutusu orta parmaga dayamaktir ve fakat yuzuk parmagina dayayarak tutan insanlar daha zeki olurlarmis. (bkz: mis mus)
• hababam sınıfında dikkatimi cekmisti.. yani kalemi boyle tutanı ilk orada gormustum..halit akcatepe kalemi bas parmakla isaret parmagı arasında degil de, isaret parmagıyla orta parmagı arasında tutuyordu..
• yaslanılan parmaktaki oluşmuş olan nasır ile kendilerini ele verme ihtimali bulunan şahıslardır. yüzük parmağına yaslayanlarda ise asıl önem yüzük parmağındadır, zafer işareti yaparak da yazmak mümkündür. güzel yazmak adına yavaş yazılır...
• şöyle bir yaşamdır onlarınki:
  
  üniversite kafeteryası: "aaaa ne kadar ilgieeeeaaanç yazıyooosuuuaaan" (ve buna müteakip 10 dakka hayranlıkla karışık kominist korkusu bakışı)
  
  askerlik: (nizamiye nöbetçisi) "çavuşum ne kaddar değişik yazıyorsun"....... (silah deposu) "çavışım elin mi sakat niye üüle yazı şeediyosun"........ (karargah girişi) "çavışım ne ka...
  
  "skerim len çavuşunuzu da yazınızı da, şu askerliği sessiz sedasız bitircem dedim ama skerim yani aaaa!!"
  
  iş hayatı: "aa erdem bey, ne kadar ilginç yazıyorsunuz, ay ay ay vallahi inanmıyorum hahayt!"
  
  daha gider bu... önemli olan kimsenin farklı olana tahammülünün olmadığıdır. bunu hatırlamaktır.
• kalemi tutan işaret parmağı, tırnağa en yakın eklemden dışa doğru kıvrılarak tutulur. yani genel eğilim böyledir. yani kalem baş ve dışa kıvrılmış işaret parmağı tarafından tutularak orta parmağa yaslanır.
  işi şansa bırakmayan bu insanların tersine bazıları da, kalemi orta parmağa ve işaretle baş parmağın oluşturduğu dairenin ortasına yaslayarak, işaret parmağını eğip bükmeden hafifçe tutarlar. yani kalem kendiliğinden ayakta durur.