kemalizm bütün kötülüklerin anasıdır

• çok yüksek iki plaza arasına asılırsa oldukça şık duracak olan mahya. böylece herkes gerçeği görmüş, bugün yaşadığımız bütün sıkıntıların aslında kemalizmden kaynaklandığını öğrenmiş olur. ayrıca bu konuda her hafta üç beş tane köşe yazısı yazan, ayda 8 tane kitap yayınlayan, yılda 126 tane konferans düzenleyen... kişiler de rahatlar. mahyamıza huşu içerisinde bakarak sorunları çözmüş olmanın rahatlığını doyasıya yaşarız.
  
  (bkz: anti kemalizm)
• kemalizm elbette bütün kötülüklerin anası değildir. anti-kemalizmi esas alıp politik duruşunu buna göre konumlandırmak sol literatürün hiçbir yerine oturmaz. bu ne marksist bir bakıştır ne de evrensel herhangi bir sol akımın tavrı olabilir. bugün libreal demokrasinin yüz karası haline gelmiş ancak "liberal" kimliğini de kendine biçmekten imtina etmeyenlerin esas duruşudur aslında bu görülen. askeri bürokratik vesayet yıkımıyla taçlandırmaya kalktıkları illetin yerine yeni ve "modernini" ikame ettirmeye kalkışanları ilerici diye göstermek hiç çekinmedikleri bir tavırdır.
  
  bunun yanında anti-kemalizmden uzak durmayı tembihlerken kemalizme "anlayış ve sevgi" ile bakılması gerekliliğini savunanlar da yok değildir. bu, siperini sol mevzilerde kazdığını iddia edenler için anti-kemalizmden de tırt bir bakıştır ve anti-kemalizm eleştirilerini, kemalizme övgü haline getirmekten başka bir şeye yaramaz. burada kemalizm olarak kavramsallaştırılan, aslında bir ideoloji olmasa da öyle gösterilen, politik tutumdan ne anlaşıldığı da önemli elbette. kemalizme analyış ve sevgiyle bakılması gerektiğini ifade edenler elbette 30'ların iktidarını kast ettiğinden esas alınacak kemalizm tanımı bu döneme ait olmalı. eğer böyle yaklaşılacaksa ve işçi mücadelesini tümden reddetmiş ve baskılamış kemalist rejime hala daha hoşgörüyle yaklaşılacaksa bu yapılan anti-kemalizme eleştiri değil, bizzat kemalizme eklemlenmekten ibarettir.
  
  bugün de aynı şey akp'nin politikalarına karşı cephe oluşturmak için kemalist birikime sahip çıkmaya kadar varmış durumda. akp'nin, kendi siyasal kazanımlarını arttırmak için yaptıklarını ilerici olarak addetmek ve ardında durmak ne kadar budalalık ise, akp karşıtlığında (anti-akpizm olsun anlaşılsın) pozisyonu kemalizmle iç içe almak da o kadar ahmakçadır. akp karşıtlığını kemalizme atfedilen kavramlar üzerinden kurmak işçi sınıfının çıkarlarıyla zerre alaka taşımaz. 30'lar kemalizmi, işçileri bırakın, sınıfsal çaışmaların bile düşmanıdır. sınıfsal çatışma diye bir şeyin olmadığını, türkün türkü sömüremeyeceğini dahi politka haline getirmiş, imtiyazsız sınıfsız kaynaşmış bir kitle hayallerine kapılmış, dönemin faşizan rüzgarlarından fazlasıyla etkilenmiştir. burjuva toplumunu ilerletmek ilericilik ise, bismarck'a selam çakanlara sallayan lenin bile bu işlerden anlamamaktadır herhalde.
  
  kısacası anti-kemalist siyaseti, haklı olarak, eleştirenlerin kemalizmden uzaklığını ölçmekte her zaman yarar vardır. bir ışıkyılı bile fazlasıyla yakın, onu diyorum.
• kemalizmin solun prangalarından biri olduğu söylenegelir sürekli. evet bu büyük ölçüde doğru. sosyalist bir hareketin aynı zamanda kemalist olabilmesi de imkansız zaten. böyle olunabildiğini iddia edenlerin pda ile başlayıp işçi partisi ile devam eden serüveninin sol olmadığı konusunda türkiye solunun tamamı hemfikirdir .
  
  fakat bugünün asıl sorunu kemalist olmamakla, anti kemalist olmayı birbirine karıştırmak. anti kemalizm, adeta arkeolojik bir kazı yaparcasına kemalizm döneminin defolarını bulup bunlarının bugünün türkiye'sindeki bütün olumsuzlukların temel sebebi olduğunu iddia etmek. açıkçası bu günümüz türkiye'sinde yapılabilecek en boş beleş muhalefet çeşidi. hayır kimsenin kemalizm hiç eleştirilmesin veya kemalist dönemin tüm uygulamalarını kutsayalım dediği yok. ha şunu da eklemek gerekiyor "solun kemalizmle hesaplaşması gerekir" cümlesiyle başlayıp deniz gezmiş'i darbeci ilan eden liberal solun marifetlerini gördükten sonra, bu kemalizmle hesaplaşma muhabbetinden iyice tiksindiğimi de söyleyebilirim. bunun dışında tarih tezi, güneş dil teorisi, imtiyazsız kaynaşmış sınıfsız kitle... gibi milliyetçi söylemlere kapı açabilecek birinin kendini hala solcu olarak görebilmesi komik olurdu. böyle komik bir sol da türkiye'de yok. kemalist olmayanların, ille de kemalizmle hesaplaşılsın baskılamasından etkilenmesi de gerekmiyor.
  
  kemalist olmamakla anti kemalist olmak arasındaki çizgide, kemalist olmayan solun üzerinde adeta demoklesin kılıcı gibi sallanan "ahanda kemalist oldunuz" baskısını çok da önemsememek gerekiyor. böylesi bir baskılamayı önemsemek de anti kemalizmin solun ayağına bağladığı prangalardan biri. öyle bir politik iklimde yaşıyoruz ki evrim teorisinden, laiklikten, postmodernizm eleştirisinden veya en basiti türbanın bir özgürlük simgesi olamayacağından bahsetmek bile kemalist olarak nitelendirilmek için yeterli sayılabiliyor. kemalist olmamak ; ama anti kemalizmi de bir muhalefet biçimi olarak benimsememek çizgisi ihtimal dahilinde görülmüyor. işin kolayına kaçmak moda. kemalizm bütün kötülüklerin anasıdır der geçersin. mis gibi yeni muktedirlere dokunmayan steril muhalefet biçimi. ondan sonra da tophane saldırılarına direniş, akp uygulamalarına demokratikleşme diyerek kendini marksizm şampiyonu bile ilan edebilirsin. kemalizmle hesaplaşmışsın ya acayip devrimci olmuşsun ya. tutmasınlar artık küçük enişteyi.
• (bkz: ana gibi yar olmaz)
• artık bazı şeylerin bokunun çıkarılmaya başlandığını gösterir cümle. "troll"lüğün de bir sınırı olmalı...
• (bkz: post kemalizm)
• tanım: yanlış önerme.
  
  kemalizm 1919'dan bu yana belli başlı kötülüklerin (işgalciler, isyancılar, damat ferit hükümeti, cehalet, gericiler, harici ve dahili bedhahlar, ittihat terakki artıkları) anası değil babası olmuştur. zira hepsinin tek tek anasını sikmiştir.
  
  mustafa kemal atatürkün izinden gidenlerse bu ülküyü devam ettirmiş, din elden gidiyeah söylemleriyle ülkeye tasma ve pranga takmak isteyenler karşısında yıkılmaz bir güç olarak kalmıştır.
• (bkz: anası sensin kötülük de sana girsin)
• kemalizm diye bir şey olamaz. zira mustafa kemal atatürk felsefi bir okul veya dini bir ekol kurucusu değil, siyasi lider. olsa olsa atatürk ilke ve inkılapları olur. onları da aynen uygulayamazsın, sadece ilham alırsın.
• siyasal islam güdümlü monarşi iktiarları; evden anamı, altımdan karımı alıp sikebilir demek isteyenlerin açtığı başlık!
  
  e:anlam