• bizim meslekteki* çok anlamlı terimlerden biri.. bize zamanında öğrettiler, yalıtkanlardan elektrik neyim geçmez diye, gerçekte her maddenin bir iletkenliği vardır, ama az ama çok. çok iletenler "iletken", az iletenler "yalıtkan" diye anılır (bu esnada aklıma verecen diye bir tabir geldi, allah allah)..

    neyse efendim ,bu kısmi boşalma dediğimiz olay "gerilim altındaki bir zımbırtıdan, çalışma esnasında toprağa akan akımdır" diyebiliriz. yani, cihazımız gövdeye kaçak yapmıyor, ama illa ki biraz kaçak yapmaktadır. bu kaçak kaçınılmazdır ama cihazın yalıtkanlık seviyesinde bir etki yapmamaktadır. trafo gibi, motor gibi yüksek gerilimde kullanılan cihazlar devreye alınmadan önce kontrol edilirler, bu kısmı boşalma miktarı ne kadar diye. eğer ki bu seviye yüksekse, zamanlar artacağı ve bir noktadan sonra çığ gibi büyüyüp ortalığı yakacağı bilindiğinden, cihaz devreye alınmaz, yalıtımı elden geçer vs vs vs.. böyle de masum bir olaydır..

    eminim ki olaya bacakarasından biri hemen "(bkz: zevk suyu)" diyecektir, ben de onu alnının ortasından öpeceğim..
  • kısmi boşalmanın insanoğlu üzerindeki yansıması ön boşalım, boşalma kontrolünde kaçak oluşması ve sonradan gelen damlalar başlıkları altında incelenebilir.
  • iki iletken elektrot arasındaki dielektrik/yalıtkan malzemenin, malzeme yapısında yer alan boşluklar nedeniyle kısa süreli iletken olması durumu. yağlı trafolardaki yağda olduğu gibi sıvı malzemede oluşan kirlilik de kısmi boşalmaya neden olur. orta ve yüksek gerilim altında yalıtkan malzemede oluşan bu iletkenlik yıkıcı düzeyde fiziksel hasara sebep olabileceği için, kısmi boşalmanın algılanması önem taşır.

    amerika'da bir üniversite ile birlikte yürüttüğüm yüksek lisans tezi de olduğu için sınırlı literatüre de hakim olmak zorunda kaldığım konu aynı zamanda.

    (bkz: partial discharge)
  • (bkz: partial discharge)

    değişken hız ve moment elde etmek için güç elektroniği devreleri ile sürülen elektrik motorlarında ayrıca dikkat edilmesi gereken bir olaydır. peki neden? bilindiği üzere güç elektroniği devrelerinde yarıiletkenlerin anahtarlanması suretiyle akım/gerilim formları/değerleri manipule edilir. örneğin, bir eviricinin* herhangi bir alternatif akım motorunu sürdüğünü düşünelim. ne olacak? evirici, dc gerilimi kırparak (odanızın ışığını yüksek frekanslarda açıp kapamak gibi) motor sargılarına uygulayacak. yani, evirici girişindeki dc gerilimin genişliği* motor milinden elde edilmek istenen hız/moment değeri için uygun frekansta değiştirile değiştirile motor sargılarına uygulanacak (bkz: pulse width modulation)**. bu durum, motor sargılarına uygulanan gerilimin hop zıplayıp hop oturması anlamına gelir. bakınız şunun gibi (darbe şeklindeki işaretleri motor sargılarına uygulanan gerilimler, sinüs formlarını da sargılardan akan akımlar olarak düşünebilirsiniz). böyle bir enerjilendirme söz konusu olduğunda iki mesele önem arz eder:

    1- eviricideki yarıiletken anahtarların iletime ve kesime geçme süresi
    2- motor sargılarının endüktansı ve motorda kullanılan yalıtkan malzemelerin kapasitif etkisi, evirici ile motor arasındaki enerji kablosunun bilimum parazitik kapasitif ve endüktif karakteri

    yarıiletken teknolojisinin sürekli gelişim halinde olması ve güç elektroniği devrelerinde (anahtarlama kayıplarının azaltılması amacıyla) oldukça hızlı iletime ve kesime geçen (100 nanosaniyeden az) yarıiletkenlerin tercih edilmesi motor sürüşü esnasında pwm şeklindeki darbe gerilimlerinin oldukça kısa sürede yükseliyor olması demektir. örneğin bu, 400 volt tepe değerli bir gerilim darbesi motora uygulanırken anahtarın/anahtarların iletime geçmesi ile beraber 0'dan 400'e 100 ns'den daha kısa sürede yükselen bir kare (aslında yamuk) dalga şeklindeki gerilim sinyali motor sargılarına gönderiliyor demektir. bunun sonucunda 2. maddedeki zamazingolar devreye girecektir. bu hızlı yükseliş dt'nin çok güçük olmasını beraberinda getirip büyük di/dt'ler ve dv/dt'ler ortaya çıkarır. bunun sonucunda sargıya ulaşan gerilim sinyali şöyle bir şeye dönüşür. şekilde görülen voltage spike'lar motorun elektriksel izolasyonu için büyük tehlike oluşturur ve partial discharge nedeni olabilir. bu da motor ömrünün kısalmasına ve kısa devrelere neden olabilir. öyle ki inverter ile motor arasındaki kablonun uzunluğu bile (parazitik etkileri değiştireceğinden) motorun sağlıklı çalışıp çalışamayacağını (kablo uzunluğu birim zamandaki voltage spike sayısını ve tepe değerlerini değiştirir.) etkiler. bu parazitik etkilerin minimuma inmesi için kablo olabildiğince kısa olmalıdır (piyasada sürücü entegreli motorların yaygın olması bu yüzdendir, sürücü hemen motorun üzerinde motora monte edilmiş şekilde kullanılır.). ayrıca, üreticiler de sürücü ile kullanılacak motorların elektriksel izolasyonlarını test etmek amacıyla partial discharge inception voltage* testi yapmak ile yükümlüdür.
hesabın var mı? giriş yap