• şimdilerde yeniden yayınlanıyor, sahura kalkanlar bilir. her yayınlanışında daha önce hiç seyretmemiş gibi seyrederim. çekildiği dönem göz önünde bulundurulduğunda o şartlara göre güzel bir iş olduğunu düşünüyorum. oyuncu seçimi de çok başarılı. bu millet cihan ünal'ı tiyatrodan değil de ekrandan tanıyorsa bu kuruluş sayesindedir. şeyh edebali 'yi, holofira'yı, köse mihal'i, söğüt'ü, bursa'yı, iznik'i önce kuruluş'tan öğrendik. kitabını daha sonra okumuştum.

    bilhassa dizide kullanılan dilin hayranıyım. has, arı, duru, saf türkçe.

    gönül ister ki devlet ana 'yı bundan daha kaliteli, daha esaslı bir şekilde ekranlarda görelim.

    gerçi vazgeçtim, dokunmasınlar kemal tahir'e. biz döne döne okuruz.
  • trt tarafindan yapilan ve osmanli imparatorlugunun kurulusunu konu alan dizi.
    gunumuz sartlarindan bakinca yapim olarak pek basarili sayilmasa da kendi icinde degerlendirildigi zaman guzel dizidir.kilic savaslari battal gazi filmlerini bile mumla aratsa da edebi alt yapisi saglamdir. bir sahne cok guzel ozetler filmi;

    --- spoiler ---
    seyh edebali: ey osmancik.. neler dusunursun?

    osman gazi: dunya ne kadar buyuk! anam cankizdan dinlerim goc yolunda dogmusum ben.anam cankiz der bu goc yolunda kiz cocuklari ergenlesmis,ere varmis,ana olmus, emzikli analar torun gormus.babam ertugrul bey gazi yoldaslarindan bilirim; birde geldigimiz yerin dogu uzakliklari,sogudun batisi,kuzeyi,guneyi var.dunya cok buyuk..ucsuz bucaksiz!

    seyh edebali: dunyayi bize bu kadar buyuk gosteren bizim kucuklugumuz ogul.hirsimiz,sabirsizligimiz,bencilligimiz..

    --- spoiler ---
  • başrolünü cihan ünal'ın üstlendiği trt tarafından türk tarih kurumu ile ortaklaşa hazırlanarak çekilmiş bir dizi idi.

    dizide cihan ünal'ın osmancık'lıktan osman bey oluşuna geçen zaman dilimi anlatılıyordu. cihan ünal tok ve iç gıcıklayan sesi ilen her bölüm sonunda ufukta bi yerlere bakıp bir şeyler söylüyor, iç geçiriyor tripten tribe giriyordu. bu kadar tribal bir padişahımız olduğu için osmanlı tarihini daha bir zevkle okuduğumu hatırlarım.

    dizinin yan karakterleri mal hatun (ki çok fazla angajmana tabi olmuş bir isimdi), dursun fakih, seyh edebali ve ahmet mekin'in canlandırdığı ismi lüzumsuz bir bizans tekfuruydu(haydi ismi onun da papadapulos olsun).

    ahmet mekin bilinmeyen bir sebepten iyi yürekli bir insan olduğu intibağı vermesi sebebiyle dizinin ilerleyen bölümlerinde müslüman oluyor, yer yer alahu ekber diye bağırıyor, yer yer namaz kılarken görülüyordu.

    orhan bey'i ise dansçı yaşar alptekin oynuyordu. kaytan bıyıkları hiç yakışmamıştı. ve fakat bir sene sonra çevireceği lambada adlı film ile kendini affetirecekti.
  • hala cihan ünali farklı rollerde görünce gözümdeki osmancık bozulmasın diye kanal değiştirdiğim, çocukluğumun favori dizisi. oyle ki teyzem bana osmancık derdi ve hoşuma da giderdi. yakın zamanda stvde görmüştüm.
  • oldukça güzel bir filmdir. dönemin şartlarını ele alınca muhteşemdir. yaylaları, ovaları, orada kurulmuş çadırları, oyun oynayan çocukları, çamaşır yıkayan kadınları oldukça güzel yerleştirmişler ve gerçekten size o izlenimi veriyor. konuşmalar ise başlı başına bir şaheserdir. edebi alt yapısının olması elbette ki bundaki en büyük paydır fakat konuşmaların, diyalogların güzelliği yadsınamaz. oyuncu kadrosu da dönemine göre iyidir. bu filmde oynamış oyuncular dönemin sinema filmlerinin en önemli oyuncuları. böyle filmleri 2013 yılına göre değerlendirmemek gerekiyor. dönemin şartlarını düşünmek sonra değerlendirmek lazım.

    savaş sahneleri elbette ki harika değil ama yapımı oldukça iyidir. misal milyon dolarlık proje olan muhteşem yüzyıl'da ve fetih 1453'te bu filmin 10'da 1'i kadar iyi savaş sahnesi yok. ikisinde de bilgisayar kullanılmaya çalışılmış ama şeyini çıkarmışlar. yine muhteşem yüzyıl'da süleyman hep aynı yerde otağını kurar ve 2 çadır, 3-5 asker, 1-2 at gösterilir gerisi bilgisayarla çoğaltma ama bu yapımda yüzlerce at, yüzlerce insan, yüzlerce kılıç, kaçan koşan savaşan insanlar var, kaleler gösteriliyor öyle bilgisayar yapımı değil gerçek kale, dönemin sofraları, adetleri her şeyiyle gösteriliyor. 13. yüzyılın sonlarını anlatan üstelik türk yapımı olan ve üstüne üstlük 1980'lerde yapılmış bir film için olağanüstüdür. tekrar söyleyeyim burada kullanılan dile beni oldukça etkiliyor. yağ gibi akıyor derler ya aynen öyle burada konuşulan türkçe. bizim tarihi dizilerimiz filmlerimiz nişantaşı türkçesi kullanacaklarına azıcık bu filmden örnek alsınlar. her izleyişimde hayranlıkla izledim ve izliyorum.
  • film olarak dvd'si çıkmış dizi.filmde yaran replikler vardır.osman bey yarhisara saldırır;kamufle olmuş güçleri de bilecik kalesine girerler.yarhisar tekfuru esir düşeceğini anladığında canını bağışlaması için osman bey'e "aklını kullan osman bey beni sağ bırak bilecik'i sana verim" der.osman bey'in cevabı ağırdır:"bilecik senin midir?"
  • azeri arkadaşımın anlattığına göre azerbaycan'ın bağımsız olduğu ilk yıllarda herkesin evine kapanıp hiçbir bölümünü kaçırmadan izlediği diziymiş. bu dediğim dönem her azeri evinde bir türk bayrağı bulunurmuş. sonradan ticaret, ilişkiler vs gelişince anlamışlar tabi ne mal olduğumuzu o ayrı.
  • türk televizyon tarihinin en önemli çalışmalarından biri. kıyafetler, sahneler, dekorlar ve oyunculuk her biri detayına kadar inilmiş, hiç bir masraftan kaçınılmamış. senaryo zaten okurken gözlerimden yaşlar akmasına sebep olan rahmetli tarık buğra'nın en güzel eseri osmancık. böyle bir diziyi yapan dönemin trt'sine bakıyorum, birde şimdi milyon dolarlar harcayıp abuk sabuk senaryolarla tarihi paraya alet edenlere.
  • devlet yönetiminin nasıl olması gerektiğini,ahlak nedir,örf nedir,atalarımızı,nerelerden,ne hal ve şartlarda geldiğimizi gösteren,belgesel tadında anlatan film.dini ve felsefi açıdan örnek alınması gereken noktaların yanısıra osman gazi han'ın vasiyetinin açıklandığı sahne vardır ki, evet, ey ahali,ey ümmet-i muhammed bugün olmayan.
  • dün bugün izledim bitirdim 12 bölümünü de..oyunculuk, kostüm, mekan falan filan hepsi de çok güzel..küçükkene izlemiştim ben bunu..bu yaşımda da izledim..her yaşımda da izleyebilirim heralde..siz de izleyin derim ben..şimdi hangi birini söyliyim..her sözünden, her sükutundan hikmet pınarları fışkırmış ve dahi fışkırmakta vesselam...
hesabın var mı? giriş yap