• dulac'a ait 1927 yapimi piskopat filmdir. senaryosu artaud'a aittir fakat dulac senaryo uzeinde bir guzel oynamis, kurguyu tamamen degistirmistir. artaud bundan hic de hosnut olmamis, hatta reddetmistir. yine de film avangard sinema adina onemli bir ornek olusturur.
  • dulac tarafindan anti-surrealist olarak nitelendirilmis filmdir.
  • dünyanın ilk sürrealist filmi.

    antonin artaud tarafından yazılan film, germaine dulac’ın en başarılı filmi olarak görülmektedir. filmin sürrealist yapısı, o güne kadar yapılmış olan dulac filmlerinin tipik bir örneği olmaktan çok uzaktır. hem artaud hem dulac, filmin psikanalitik incelemesinin yapılmasının “zorunlu” olmadığını ifade etmiş olsalar da “ la coquille et le clergyman” için bu yönde pek çok inceleme yapılmıştır.

    film, bir papazın elindeki deniz kabuğuyla bir çeşit sıvı dökmesi görüntüleriyle başlar. devamında papazın bir kadının peşinden giderek, arzularını tatmin etmeye çalışmasını görürüz. iç ve dış mekanlar olmak üzere film fazlaca sahne ve mekan içerir. ilk başta papaz rolünü antonin artaud’un oynaması planlanmıştır. fakat çekim tarihlerinde antonin artaud’un carl theodor dreyer’in la passion de jeanne d'arc’ı için paris’te olmayacağı anlaşılınca başka bir oyuncu seçilir.

    artaud filmi izledikten sonra filmden nefret etmiş ve dulac’ın güzel bir senaryoyu boşa harcadığını düşünmüştür. ona göre filmdeki din eleştirisi ve maskülen güç ile ilgili mesajlar feminist kaygılar uğruna filmden bütünüyle silinmiştir. tüm bunların üzerine “ la coquille et le clergyman” sadece bir sene sonra çıkacak olan bunuel’in“un chien andalou” filminin gölgesinde kalmış, ne bugün ne de geçmişte hak ettiği ilgi ve değeri görememiştir.
  • germaine dulac’a ait, gerçek bir sürreal narrative yapıya sahip ilk filmdir. buna rağmen filmin ilk gösteriminde aldığı tepkilerden kaynaklı olarak eserin sürrealistliğine dair tartışmalar yaşanmıştır. man ray’in yönettiği l’etoile de mer ile aynı yıl (1928) çekilmiştir. çoğu kaynak coquille et le clergyman’ı ilk sürrealist film saymaktadır. filmin sürrealist çevrelerce sevilmemesi coquille et le clergyman’ın gölgelenmesine neden olmuştur. sürrealist çevreler filmin ilk gösterimini yuhalamış ve sürrealist olduğunu kabul dahi etmemişlerdir. beğenilmeme sebebi dulac’ın feminist eğilimleri nedeniyle, artaud tarafından yazılan senaryonun yapısını değiştirmek istemesidir. sürrealist topluluğun yapıtlarında da açıkça gösterdikleri seksist imgesel yapılanma düşünüldüğünde bu tepkinin gelmesi anlaşılır bir durumdur, kendi “sürrealist erkeklik cemiyet”lerinde de kadın imgesini ancak bir arzu nesnesi ve haz dürtüsü olarak ifadece edebilen sürrealistler, ilkel hezeyanlarına devam etmişlerdir.

    film, bir din adamının bastırılmış cinsel arzularının, general, generalin karısına duyduğu saplantıyı, kendi erotizmine karşı mücadele ederek, ölüm ve şehvete dair kapıldığı hayalleri gösterir. filmdeki teslis yapı ilk bakışta anlaşılacak kadar bariz biçimde psikolojik bir alt metne sahiptir. filmin belirgin ilk yüzeyi incelendiğinde, tipik sürreal kavramlar görünür: “bastırılmış dürtüsel içerik ve bastırma duvarı arasındaki çatışmadan yola çıkarak ölümcül aşk, oedipus, kastrasyon, travma, ilksel sahne (primal scene) ve fantezi alanı” .

    deluc, genelde sürrealistlerin sahip olamadığı kadınsı bir duyarlılığa sahiptir: deniz kabuğunun ay ile ilişkili olduğu sembolik anlam bizi ana-tanrıçalara kadar götürür ve kabuktaki kanın adet kanı olabileceği fikrine vardırır. antonin artaud’un gösterimde dulac’a bizzat “inek” diye bağırması da tesadüfi sayılamaz, belki de filme getirilen eleştirilerin yanlış bilinç yoluyla üretiliyor olmasından dolayı olumlu bile bakılabilir.

    ayrıca filmin alman ekspresyonizmden taşıdığı etkiler, kendine has bir estetik boyut da oluşturur ki bu onu, öncesinde dadacı etkiler taşıyan öncül-sürreal deneylerden çok daha olgun bir boyuta taşır.
  • dünyanın ilk sürtealist filmi rene clair'in yönettiği entr'acte olsa da akımın öncülerinden sayılabilecek, özellikle dolu kafayla izlenmesini tavsiye ettiğim şaheserdir.
  • germaine dulac'ın 1928 yapımlı filmidir, avrupa avangartlarının frank subesi olan emprestyonist yönetmenlerin de temsilcisi olan dulac, bu film sinema tarihinin entr'acte ile birlikte ilk surrealist örnegini vermistir.
    anlatı biciminin absurtlugu her acıdan naif ve cekicidir, hicbir sey anlamamak gerekirken birseyler anlamanın dayanılmaz hafifligidir "la coquille et le clergyman"
  • ilk deneysel sürrealist fransız filmi.
    takıntılı bir adamın hikayesini anlatır.
    10 büyük feminist film listesinde yer alır.
hesabın var mı? giriş yap