• zamanenin lingua franca'sı ingilizce'dir desek yanlış olur zira uluslararasi dil, bilim dili dibi islevi olan -ya da olmus olan- her dili "lingua franca" olarak adlandirmak dogru degildir. bir dilin lingua franca olmasi için herkes tarafindan konulmasi gerekir ama herkes tarafindan konusulabilmesi için de o dilin paçavraya dönmesi gerekir. lingua franca bil alt dildir, büyük zorluklarindan, dolayisiyla bütün inceliklerinden arinmis bir alt dil. ortaçagdan on dokuzuncu yüzyila kadar akdenizde konusulan "lingua franca" akdenize kiyisi olan her ülkenin dilinin bir karisimi idi, alisveris ve denizcilik konusunda anlasmaya yariyordu sadece. adi üzerinde "serbest dil"; "derdini anlatmaya yetsin, yeter " dili. bu dilde yazili eser yoktur. simdi tutup da felsefenin lingua franca'si almancadir derseniz, wolff'dan heidegger'e kadar bilumum filozof sizi sopayla kovalasa yeridir.
  • t.r.a.m adlı nadide grubun ilk albümü. yaklaşık otuz dakikalık progresif bir trip adeta. dinlerken bol bol king crimson geliyor insanın aklına evet.

    kavırı pek hoş olan albümün şarkı listesi de şöyle,

    1- seven ways till sunday
    2- consider yourself judged
    3- endeavor
    4- haas kicker
    5- hollywood swinging
    6- inverted ballad
  • cok dilli ulkelerde sivrilen ve one cikan, herkesin ortak kullandigi dil anlamina da gelir. ornegin namibya'da resmi dil 1990 dan beri artik sadece ingilizce olmasina ragmen, lingua franca afrikaans'dir ve hatta almancanin da burada ingilizcenin onunde yer aldigi durumlar ve bolgeler vardir.
  • ana dili birbirinden faklı olan insanların kullandıkları ortak dil.
  • müzik için metallica'dır.
  • (bkz: westron)
  • akdeniz'de 19. yüzyıla kadar daha çok denizciler arasında konuşulan ortak bir dildi. lingua franca iletişim ihtiyacını karşılamak için tarafsız bir dil olarak gelişmiştir. zaman kiplerinin, feminen veya maskülen ayrımının olmadığı bir dildi ve temelde basit bir italyancaydı. bu ortak dil ticaret ve diplomasi aracılığıyla müslümanların avrupalılarla iletişim kurmasını sağlamıştır. fransızca, türkçe ve arapça kelimeler de içermekteydi. bu dilin farklı diller konuşan gemicilerin gemilerindeki diğer dilleri konuşan kölelerle iletişim kurma ihtiyacından doğmuş olabileceği düşünülmektedir. cervantes cezayir'de esir olarak bulunduğu için bu dili bilmekteydi ve don kişot kitabındaki bir karakter bu dili, birbirimizi anlayabilelim diye kullandığımız, tüm dillerin karışımı olarak tanımlar.

    avrupa devletlerinin de osmanlı imparatorluğu'nun da birbirlerinin dillerini akıcı konuşabilen insanlarının olmaması sonucu bir diplomatik dil haline de gelmişti. bu dil istanbul'da amiraller ve büyükelçiler, izmir'in tüccarları ve iskenderiye'nin gemicileri, tunus ve cezayir hükümdarları, köleler ve sahipleri tarafından da kullanılmaktaydı.

    birkaç örnek:

    ti voler per questo? - bunu satın almak ister misin?
    ti star cansul o non star? -konsolos musun, değil misin?
    christiani star furbi? - hıristiyanlar kurnazdır.
    ven acqui - buraya gel.
  • köprü dil, ortak dil, ticari dil veya aracı dil olarak bilinen, aynı ana dili konuşmayan insanlar arasında iletişimi sağlamaya yarayan dil.

    yerine ve duruma göre lingua franca değişiklik gösterebilir.
    ingilizce, ingiltere'de ana dil olurken, filipinler'de veya hindistan'da lingua francadır.
    rusça ve fransızca da birçok alanda endüstriyel ve eğitimsel amaçlı lingua franca görevindedir.
    roma döneminde latince lingua franca ilken, 21.yy.da bu ingilizce olmuştur. yine, belli bölgelere göre, fransızca, portekizce, ispanyolca, rusça, arapça ve çince de lingua franca olabilmektedir.
  • bilgisayar programcıları için c, c++, c#, python, sql, java, php, .net vs'dir.
  • askeri ve ekonomik olarak hangi devlet güçlü ise onun dili lingua franka olur.örneğin şimdi ki lingua franka ingilizce

    yabancı terimler türkçe de okunduğu gini yazıldığı için franca değil franka...
hesabın var mı? giriş yap