• herhangi bir konum veya kavram hakkında yapılan tartışmalarda içine yuvarlanılan ve tartışmayı mantık çerçevesinde anlamsız kılan hatalardır. inanılmaz miktarda popülerdirler, bilinçli* veya bilinçsiz olarak tartışmaları piç etmede kullanılırlar.

    hikayeli örnekler gani gani, türlerine birkaç basit örnek için:

    (bkz: ad hominem)
    (bkz: ad ignorantiam)
    (bkz: tutarsızlık)
    (bkz: non sequitur)
    (bkz: straw man)

    bu kavramların bir kısmının türkçe karşılığı olmaması beni ayrıca düşündürüyor - demek mantıksızlık pek öncelikli derdimiz değil.
  • (ara: argumentum ad)
    (wikipedia: list of fallacies)
  • ekşisözlük'te tarafların herhangi bir konu hakkında görüş bildirirken sıklıkla bilerek veya bilmeyerek uyguladığı hatalar bütünü.

    daha önce çeşitli yazarlar da aynı konu hakkında yardımcı olmak için belirli açıklamalarda bulunmuşlar. burada benim yapmaya çalıştığım şey ise eksik kalan ve ekşisözlük'teki tartışmalarda sık gördüğüm hataları biraz daha örneklerle çeşitlendirerek açıklamak. mantık hatalarını olabildiğince "p ise q, q ise r'dir" tarzı klasik mantık anlatımından uzakta ve günlük konuşma tarzında anlatmaya çalıştım. zira her ne kadar etraf "ne işime yarayacak yeaa" adamları ile dolu da olsa, sadece ekşisözlük'te değil hayatın her aşamasında ve heryerinde yaptığımız bir şey "tartışmak" veya argüman üretmek. dolayısı ile belli başlı mantık hatalarını öğrenip bunlardan kaçınmaya çalışmak herkes için daha sağlıklı bir ortam oluşturacaktır. çoğu kişi bu entry'i görmeyecek olsa bile gören iki üç kişide ufak bir değişiklik yaratsa ne güzel.

    şimdi ufak ufak özellikle sözlükte de yapıldığını gördüğümüz temel mantık hatalarından gitmek gerekirse;

    -----------------------------------
    olasılığa başvurmak:

    kısaca "bir olayın olma olasılığı olduğu için kesin olacağını savunmak" olarak özetleyebiliriz. özellikle olayın olma olasılığının düşük olduğu koşullarda ortaya çıkan mantık hatası daha da büyük oluyor. spekülasyon üzerinden sav savunmak da bu konuda değerlendirilebilir.

    örnek:

    "suriye'ye karşı türkiye hiçbir şey yapamaz zira suriye'ye karşı savaşa girdiğimiz gibi rusya-çin-iran bize dakikasında savaş açarlar".

    bu cümlenin kendisi içinde tutarlılığı olsa bile, bu üç ülkenin doğrudan suriye lehine savaşa girmeleri sadece bir olasılık. dolayısı ile olasılık üzerinden argüman oluşturmak sağlıksız oluyor.

    -----------------------------------
    argumentum ad logicam:

    "bir sonuca varırken eğer mantık hatası yapılmışsa sonuç kesinlikle yanlıştır" mantığı. genellikle taraflardan birisi koca konuşmasının içerisinde argumentum ad hominem yapmış ise karşı tarafın haklı çıkmak adına içine düştüğü mantık hatalarından birisi haline geliyor bu.

    örnek:

    ahmet :"rıdvan dilmen'in fenerbahçe'nin en büyük olduğu iddiasında şu şu sebeplerden haksız olduğunu düşünüyorum. zaten kendisi koyu fenerli"
    mehmet :"al işte mantık hatası yapıyorsun. rıdvan dilmen'in fenerbahçeli olması söylediklerinin mantıksız olduğunu göstermez. sen mantık hatası yaptığına göre, fenerbahçe en büyük takım"

    şimdi bu örnekte mehmet'in düştüğü hata, ahmet'i konuşması içerisinde mantık hatası yaptığı için doğrudan boş konuşmuş gibi argümanını değersiz göstermek. mehmet asıl konuşmada geçen "şu şu sebepler"i çürütmek zorunda ki kendi haklılığını kanıtlasın.

    -----------------------------------
    birleştirme hatası

    genellikle kafada oluşmuş önyargılar sonucunda insanları veya olayları belirli kalıplar halinde düşünüp o şekilde yargılamak. özellikle ekşisözlük’te sık sık rastlandığı için buna ayrı bir başlık açma gereği hissettim.

    örnek:

    ayşe kendi haline ofis ortamında çalışan hayvan sever bir kadındır.

    a) ayşe kendi başına yaşamaktadır
    b) ayşe kendi başına yaşamakta ve evinde kedi beslemektedir.

    “yukarıdaki iki olasılıktan hangisinin gerçekleşmesi daha olası?” diye sorulduğunda şu satırları okuyan çoğu kişi b'yi seçiyor ve kafasında bir sterotip oluşturuyor. matematiksel olarak ayşe'de daha önce verilen bilgilere rağmen daha fazla özelliğin aynı anda bulunması daha düşük bir olasılık halbuki.

    -----------------------------------
    sonucu doğrulamak

    bu sonuçtan yola çıkarak argüman savunmaya benziyor. doğrudan örnekle açıklamak daha kolay olacak sanırım:

    ahmet : “bütün liseliler mastürbasyon yapar.”
    mehmet : “saçma. ben liseli değilim ama ben de mastürbasyon yapıyorum.”

    burada mehmet'in yaptığı mantık hatası şu. ilk cümlede ahmet zaten mastürbasyon yapmanın tek koşulunun liseli olmak olduğunu iddia etmiyor. daha ziyade "liselilerin hepsi ve liseli olmayanların da bir kısmı mastürbasyon yapıyor"u anlatmaya çalışıyor. mehmet'in üniversitede mastürbasyon yapması liselilerin hepsinin mastürbasyon yapıyor olduğu argümanına bir cevap değil.

    -----------------------------------
    cehalet

    merak etmeyin burada "eğitim şart" diye sayıklanmayacağım. fakat argümanı cehalet üzerine oluşturmak bir mantık hatası. ekşisözlük’te evrim veya tanrı ile alakalı başlıklarda sık sık rastlayabileceğimiz bu hata genellikle iki formda gelişiyor. bu hatalara düşmemek için kanıt yükünün hangi tarafta olduğuna iyi bakmak gerekiyor.

    a) eğer bir sav çürütülememişse yanlış değildir, dolayısı ile doğrudur.

    örnek:

    "tanrı'nın olmadığına dair kanıt var mı? yok! dolayısı ile tanrı var" burada hata delil bulma zorunluluğunun karşı tarafa haksız şekilde yüklenmeye çalışılması.

    b) eğer bir sav doğrulanamamışsa, doğru kabul edilemez, dolayısı ile yanlıştır.

    örnek:

    "evrim hala bir teoridir, dolayısı ile yanlıştır". bu da bir mantık hatası zira buradaki cümle evrimin kanıtlanamayacağını göstermiyor.

    -----------------------------------
    kutsal kitap yanılgısı

    şimdi böyle yazınca allahsızlığı yayma kürsü başkanı gibi hissettim fakat burada bahsedeceğim başka bir şey. bir tarihi kaynakta veya yazıda yazılanlardan bir kısmı doğru diye orada yazan her şeyin doğru olduğu inancı diyebiliriz kısaca. her ne kadar kutsal kitaplar da bu kısma girse de buna en iyi örnek evliya çelebinin seyahatnamesi olarak gösterilebilir. evliya çelebi tahmini olarak nüfusları vererek, ticaret hacimlerini tahmin ederek anadolu tarihinin aydınlatılmasında büyük bir kaynak oluşturmuştur. fakat bu aynı seyahatnamede geçen "erzurum'da damdan dama atlarken havada donan kedi"nin gerçek olduğu manasına gelmez. örnek saçma gelebilir fakat özellikle yakın tarihe ilişkin belgeler söz konusu olduğunda sık yapılan mantık hatalarının başında geliyor bu.

    -----------------------------------
    ispat yükünü karşı tarafa atmak

    bu aslında oldukça basit. "ben kendi dediğimi ispat etmek zorunda değilim, sen çürütmek zorundasın" mantığı. biliyorum birçok kişiye tartışırken akıl almaz zamanlar kazandırıyor fakat tamamen saçmalık. özellikle iş bilimsel bir olguyu teolojiye bağlamaya çalışan adamlar tarafından kullanılınca ömür törpüsü haline gelebiliyor.

    örnek:

    ahmet : “fenerliler şikecidir, fenerbahçe de şike yapmıştır. kanıtlayın masum olduğunuzu.”

    aslında yukarıdaki mantık hatalı zira kanıt yükü aslında fenerbahçe'nin şike yaptığını iddia eden tarafta. medyanın herhangi bir olayda gösterdiği "çamur at izi kalsın" mantığında sık sık kullandığı bir taktik aynı zamanda.

    -----------------------------------
    hatalı ikilem yaratmak

    oldukça sık karşılaşılan mantık hatalarından birisi daha. özellikle memlekette iktidar partileri tarafından da sıkça kullanılan bir yöntem haline gelmeye başladı aslında. basitçe "bir şey ya a'dır ya da b" mantığı olarak gösterebiliriz. kendi savunduğunuz opsiyonun karşısına kötü bir opsiyon koymak, atalarımızın "ölümü gösterip sıtmaya razı etmek" diye adlandırdıkları şey kısaca. buna ayrıca örnek vermeye gerek yok sanırım.

    -----------------------------------
    ikili/sübjektif yaklaşım

    aynı argüman veya duruş içerisinde ikili oynamak. kendisi için pragmatik faydayı sağlayana eyvallah çekerken kendisine zararlı olana ana avrat düz gitmek olarak da özetleyebiliriz. özellikle devletlerin dış politika söylemlerinde kullandığı bu yöntemi çoğu zaman kendi aramızda da içselleştirmiş durumdayız maalesef. özellikle yapılan konuşmanın sağlamlığına gölge düşürüyor tek başına.

    örnek:

    rusya'nın bakış açısından çeçenler teröristken, türkiye'deki pkk'lıların gerilla sayılması.

    -----------------------------------
    nedenleri basitleştirmek

    açıklamak gerekirse herhangi bir olayın sebebini tek bir basit nedene indirme çabaları.

    örnek:

    "ülkede alkol kullanımının sebebi behzat ç'dir".

    bunu bir neden basitleştirmek olarak görebiliyoruz zira alkol kullanımını arttıran tek parametre behzat ç olmak zorunda değil. behzat ç genel alkol kullanımını arttırsa bile eğer tartışılan konu alkol kullanımının neden arttığıysa yetersizlik oluşturuyor.

    -----------------------------------
    orta yolculuk

    iki argüman arasındaki orta noktanın her zaman daha iyi olacağına hükmetmek. “ne şiş yansın ne kebap”çılık. görüntü olarak en çirkin mantık hatalarından birisi olmasının yanında, kullananı da kendi fikri olmayan adam pozisyonuna sokuyor.

    örnek:

    "şike yaptığı kanıtlandığı koşullarda fenerbahçe'nin küme düşürülmesi gerekir. fakat ligin marka değeri de düşünüldüğünde fenerbahçe'nin düşürülmemesi daha hayırlı olacaktır. dolayısı ile en mantıklısı puan silme olmalı"

    -----------------------------------
    kanıt çıtası yükseltmek

    karşı tarafın sunduğu kanıtları beğenmeden ve çürütmeden yeni kanıtlar istemek.

    örnek:

    ahmet : “alex de souza iyi bir oyuncudur çünkü süper ligde sayısız gol ve asisti vardır, fenerbahçe'yi de şampiyon yapmıştır.”
    mehmet: “alex iyi bir oyuncuysa neden brezilya milli takımında değil?”

    buradaki mantık hatası iyi bir oyuncu sayılmak için türkiye'deki başarılar yeterliyken, alex'ten hala milli takımda oynamasının şart koşulması. milli takımda oynamaması alex'in kötü oyuncu olduğunu göstermiyor.

    -----------------------------------
    post hoc ergo propter hoc

    türkçesi "...dan sonra geldiği için sebebidir" mantığı. arada mantıksal açıklama yapılmadığı koşullarda geçersizdir.

    örnek:

    ahmet :"akp iktidarından sonra türkiye'de halk artık uçağa binebiliyor hale geldiyse, bunun sebebi akp'dir"

    şimdi burada akp'nin nasıl bir ulaştırma politikası uygulayıp halkı uçabilir hale getirdiğinin kanıtı yok. dolayısı ile argüman havada asılı ve içi boş.

    -----------------------------------
    konuyu saptırmak/yemlemek (red herring)

    kişinin kendisini zayıf hissettiği konuda konuyu saptırarak kendi güçlü olduğu/olabileceği alana çekmesi. birçok değişik yöntemle yapıldığı için ufak alt başlıklara ayırma gereği duydum. mantık hatalarında en kolay tespit ve tatbik edilenleri bunlar.

    örnek:

    ahmet :"fenerbahçe'nin şike yaptığı filan yok, hepsi aziz yıldırım ihaleden çekilmedi diye kendisine karşı yapılan komplolar".

    burada ahmet haklı bile olsa konuyu şike olasılığından inşaat ihalelerine çektiği için bir argümantasyon hatası var. şimdi bu konuyu saptırmanın değişik şekilleri ve alt başlıkları var onlara da inmemiz gerekirse;

    argumentum ad hominem : kişilik üzerinden argüman çürütmeye çalışmak.

    argumentum ad baculum : sopayı göstermek. eğer savunulan şeye destek verilmezse “sonuçlarına katlanırsınız” mantığı.

    argumentum ad populum : çoğunluğa başvurmak. sırf çoğu insan inanıyor diye bir şeyi doğru saymak. ahlak ve din tartışmalarında en çok karşılaşılan mantık hatalarından.

    ortak noktaya bağlama : iki ayrı olayın benzer noktası var diye ikisine de aynı muameleyi yapmak.

    örnek: "bütün askeri darbeler aynıdır, dolayısı ile 1960 darbecileri en azından 1980 darbecileri kadar suçludur"

    otoriteye başvurmak : bir şeyi sırf söyleyenine bakarak doğru kabul etmek.

    örnek: "sen dış politikayı bakandan daha mı iyi bileceksin?"

    duygulara oynamak: mantık yerine karşı tarafın duygularına oynamak. korku, övgü, acıma, hayalperestlik gibi bir dolu duyguya hitap ederek tartışmayı mantık çerçevesinden çıkarmak. ajitasyon bu gruba giriyor.

    örnek:

    "gecekondular yıkılmalı diyorsunuz ama hiç gecekondudaki adama acımanız da mı yok?". burada derdimiz adama acıyıp acımamak değil, gecekondunun suç olup olmaması veya yıkılmasında toplum faydası olup olmaması.

    gizli gündemle suçlamak: tartışmayı karşı tarafın amacını sorgulamaya dönüştürmek. böylece asıl tartışmadan kaçarak bir nevi ad hominem'e başvurulmuş oluyor.

    örnek:

    "fenerbahçe ceza alsın diye yırtınıyorsunuz, asıl derdiniz rakibinizi yok etmek temiz lig filan değil"

    hayali hedef oluşturmak (straw man): karşı taraftaki kişinin duruşu ile alakasız bir pozisyonda tartışmak. örneğin bir kişi sırf dindar olduğu için sanki şeriat istiyormuş gibi suçlamak, akabinde tartışmayı sadece şeriatın kötülüğü üzerinden yürütmek.

    dipnot1 : copy paste değil alın teri.
    dipnot2 : gençlerbirliği taraftarıyım. yukarıdaki örneklerde bol bol şike süreci örneği olma sebebi ise holigan başlıklarının aynı başlıkta değişik mantık hataları bulmak için bulunmaz bir nimet olması. yoksa ne fenerbahçe’ye ne de diğerlerine bir garezim var.

    edit : dipnotlardaki bir anlatım hatasını rondo alla turca sayesinde düzelttik.
  • bazıları, mantık 101 dersinde yapılsa, hocanın yapanı sınıfın önünde taşak oğlanına çevirmesine neden olacak kadar basittir. ama hala, bu hatalara düşenler ısrarla düzgün mantık kullandığını öne sürer. en temel iki tanesi:

    - neden sonuç ilişkisini ters çevirme:

    matematiksel olarak: p => q ise q => p olduğunu varsaymak.

    bir örnekle daha açık olacak sanırım. "elektrikler kesikse televizyon çalışmaz." önermesini ele alalım. (pille çalışan bir televizyonumuz olmadığını varsayıyoruz) bu önerme doğrudur. p "elektriklerin kesik olması", q ise "televizyonun çalışmaması" dersek, önermemiz de "p => q" olur. bu önermeden yola çıkıp "televizyon çalışmıyorsa elektrikler kesiktir." (q => p) demek yanlış olur. televizyonunuz bozuk olabilir, fırtına anteni uçurmuş olabilir, yağmur yağdıgı için digiturk çökmüş olabilir, vb. bunların hepsi, televizyonun çalışmamasına neden olur ve hiçbiri elektriklerin kesik olmasını gerektirmez.

    gelelim öbürüne.

    - bir sebebin tek sebep olduğunu sanmak:

    matematiksel olarak: p => q ise ~p => ~q olduğunu varsaymak.

    aslında çok da farklı değil, ilk hatamızın contrapositive'i. özellikle genellemelerin yanında çok görülür bu hata. fikir vermesi için bir genellemeyle örnek vereyim:

    "hiçbir kadın park etmeyi beceremez." önermesini ele alalım (doğru olmak zorunda değil). buna körü körüne inanan birisi olabilir. bu konuda kendisiyle dilediğinizce tartışmaya girip haklı çıkabilirsiniz, ama bu başka bir entry'nin konusu. ama bu önermeden yola çıkıp "demek ki bütün erkekler süper park eder." diyen olursa, diyen kişiye kulak misafiri olan herkesin bu saftirikle taşak geçme hakkı ortaya çıkar. çünkü yanlış bir mantık izlemektedir.

    sanırım bu ikinci durumu en iyi açıklamak için temel'e başvurmakta fayda var: (bkz: #8672061) komik, değil mi? inanın bana, karşınızda bu şekilde argüman üretmeye çalışan biri olduğunda da güleceksiniz.
  • geçmişte bir örneğini, gülmekten yarılarak yaşadığım durumlardır.

    bizim bir arkadaş vardı saz çalıp türkü söylerdi. türküyü de yanlış öğrenmiş; "sen salın gel, ben ardından bakayım" diyor. dedim ki "gelen birinin ardından bakılmaz." o da dedi ki, "ben arkasında duruyorumdur belki". e ben de dedim ki "salak o zaman gidiyor oluyor"

    en komiği de bunu anlattığımda bir öğrencim dedi ki; "hocam belki gelen yani ardından bakılan geri geri geliyordur"

    koptum tabi.
  • ortaokuldayken 5-6 arkadaş olarak birkaç saniyelik akıl tutulması sebebiyle bir örneğini verdiğimiz hata.

    şimdi olayın geçtiği zaman 3d sinema diye bir şeyin varlığından bihaberiz, nereden bilelim hiç duymamışız,bir arkadaş da bir sabah geldi sınıfa heyecanla. olaylar gelişti tabii:

    -laan duydunuzz muu 3 boyutlu gözlük diye bir şey çıkmışş,3 boyutlu gösteriyormuş
    +anaa, hakkaten miii (5 kişi aynı anda)

    5 saniye sonra:

    y: iyi de zaten 3 boyutlu görmüyor muyuz
    +...

    seneler sonra anladık ki arkadaşın bahsettiği şey 3d sinema gözlükleriymiş ama çok ekmek çıkmıştı bu muhabbetten zamanında
  • veri eksikliğinden kaynaklanabileceği gibi aynı zamanda algoritma sürecinin hormonal nedenlerle bloke olması, deformasyona uğraması ya da veri işleme kopukluğu yaşanması sebebine de bağlı olabilecek hatalardır.

    veri eksikliğinden oluşan mantık hatalarına örnek;
    (bkz: hüloooğğğ)
    hormonal nedenlerle sürecin bozulmasına örnek;
    (bkz: ereksiyon)
  • neler olduklarını öğrenmenin okullarda ders olarak öğretilen birçok şeyden daha faydalı olduğu kanaatindeyim. özellikle boş tartışmalardan haz etmeyen bi insansanız ve karşınızdaki insan da susmuyor illa olayı uzatıyorsa bunlar aracılığı ile susmalarını sağlayabilirsiniz.

    ayrıca gazetelerde haberlerde gördüğünüz açıklamalarda (politakacılar vs.) kimin daha çok yalan söylediğini daha kolay anlayabilirsiniz. insan ilişkilerinde de bazen kullanılabilir ama yukarda dendiği gibi bokunun da çıkarılmaması gerekir. birine "niye anlayamıyosun şunu salak" dediğiniz zaman ad hominem olmuyor, hakaret oluyor bu. kötü bişey ama mantık hatası olduğu anlamına gelmiyo kötü olması.
  • - nasıldı?
    - senaryoda mantık hataları vardı ama severek yaşadım.

    52'lik destenin hepsini aslar veya papazlarla dolduramayız. kötü gelen bir elin ceza oyununu die hard gibi deneyime çevirebiliriz. kastettiğimin karikatür benzeri nasıldı - severek yaşadım

    (bkz: mantık hatası)
hesabın var mı? giriş yap