• gerçek dost size allah'ı hatırlatandır.
    "men rabbüke" (senin rabbin kimdir?) nicki ile her denk geldiğinde allah'ı hatırlatan yazardır.
    gerçek dosttur.
  • "bu kadın zeki, bu kadında iş var" diyerek badilediydim vaktiyle kendisini. bu sabah "ben kanser oldum" cümlesiyle başlayan entrysini okuduğumda içimden bir parça koptu gitti. sözlük değişik bir mecra. birini hiç görmeden, hatta doğrudan bir iletişim dahi kurmadan, sadece fikirleri nedeniyle yakın hissedebiliyoruz. üstelik men rabbuke inançlı, hayat görüşü bana ters, ateist zındığın tekiyim ben, ona rağmen samimiyetiyle yakaladı beni. farklı bir yaşam pratiğinden gelen, zeki birini okumanın hazzını yaşatıyor. umarım sağlığına kavuşursun en kısa zamanda; uzun ve gönlünce bir ömür sürersin sevdiklerinle.

    ayrıca şu yazınla kalbime taht kurduğunu da söylemeden geçemeyeceğim. sen yaz ya. hep yaz.
  • aksi görüşlere tahammülü olmayan yazar.

    kendisine iyi niyetle yaklaşmış olmama rağmen, sebebini anlayamadığım bir şekilde hakaretlerle karşılık verdi sağolsun.

    entrylerine biraz baktım da cübbeli ahmet hoca hakkında şunu yazmış.

    (bkz: #62340857)

    diyeceklerim bu kadar.
  • - men rabbuke?
    - ne diyosun abi, anlamıyorum?
    - men nebiyyuke?
    - err, do you speak english?
    - ve ma kitabuke?
    - voulez vous coucher avec moi ce soir?
  • "bazen birdenbire aklıma geliyorsun. öyle olsun istemiyorum, kasıtlı düşünmek istiyorum seni."

    bazen birdenbire bazen de kasıtlı olarak düşünüyorum seni.
    güzel insan, arkadaşım... tez vakitte sağlığına kavuş da dön yazılarına...

    ve aramıza...
  • her benî adem'e, kendi kıyametini yaşayıp*, ondan sonraki yaşamını sürdüreceği yere bırakılmasını müteakip tevcih edilecek sorular bombardımanının başlangıç noktasını teşkil eden ve ''rabbin kim?'' anlamına gelen soru.

    bu soruyla başlayan ve zerrenin hesabına varıncaya kadar en ufak ayrıntıya odaklanacak muhasebe ve ırgalama süreci, zincirleme olarak 'men nebiyyuke?'*ve ''ve ma kitabuke?''* sorularıyla devam eder.

    herkes, hayatında en çok kiminle ve hangi matbuat ile hemhal olmuşsa gayri ihtiyari o cevaba sürüklenecek. ve herkesin rabbini, peygamberini ve kitabını söyleyeceği bu süreçte, rabb olarak kimisi hevasını*, kimisi kadını, kimisi erkeği, kimisi parayı, kimisi şeytanı, kimisi isa'yı, kimisi de ali'yi işaretleyecek. ilaveten, peygamber olarak, bilinen peygamberlerden başka, yeryüzünde kendine taraftar toplayıp insanları arkalarından sürüklemiş ölümlü düşüncelerin konsantre kanaat önderleri, kılavuz insanlar olarak ve kitap olarak da kur'an, tevrat ve incil'den başka, akıllara gelebilecek her türlü neşriyat, kılavuz kitap olarak beyan edilecek sorguculara.

    ve orada hayat, herkesin olmasını umduğu şekilde sürgit devam edecek. zaten olay ''show must go on''dur ve devam edecek olan şey, varlık umanların varlığa kavuşmaları, yokluk umanların da yokluğun karanlık koridorlarında bir girdaptan öteki girdaba seyirtip durmaları olacak.
  • kendisinden haber almayı çok istiyorum, ama bir yandan da çok korkuyorum. allah çoluğuna çocuğuna bağışlasın.
  • kendisi üslup olarak bana çok sert gelse de doğrularını canhıraş savunuşu,kimi noktalarda tavizsizliği,kendi mahallesini bile kıyasıya eleştirebilmesiyle ilgimi çekti.

    yazdıklarından her durumdan kendine bir sıkıntı ,stres çıkaran bir insan izlenimi edinip sağlıklı kalabildiğine şaşırmıştım.

    sonrasında kanser olduğunu öğrendim :(

    nasıl çekindiysem kendisinden geçmiş olsun mesajını bile göndermeden önce uzunca düşündüm.
    kısa fakat çok zarif,ince bir mesajla karşılık verdi.

    inşallah iyi olur,iyileşir...kendi yakınımmış gibi üzüldüm.

    allah şafi ismiyle şifa versin en yakın zamanda.
  • kendisini çok seviyoruz; dualarımız, desteğimiz, ümidimiz, tesellimiz hep kendisi ve sevdikleri için.
  • bu hesabımdan sadece senin için entry yazıyorum. iki yıldır “çaylak mı oldun, yazar mı oldun, ay uçurdular mı, ay yazar olmuşsun geri niye yazmıyorsun ben bekliyordum” tarzı mesajlarınla yaptığın şirinliklerin hatrına, özellikle buradan yazıyorum ve sadece senin için, senin adın hatrına yazıyorum.

    seni çok seviyorum men rabbuke. büyüyünce sen olmak istiyorum. sen benim, ihtimali için bile ayılıp bayıldığım, tribine girip kaprisini yaptığım, kendime de sevdiklerime de hayatı zorlaştırdığım olaylar ve sıkıntılar karşısında o harika kahkahalarını atabiliyorsun ya, işte sırf bu sebeple bile seni çok seviyorum. allah seni hayatımdan hiç eksiltmesin. bu boktan ekşisözlük sayfasındaki, sıpsıradan cümleli entrymi sonlandırırken seni öpüyor ve sana kedilerimle bushrat khair söylüyorum. yanındayım. :*
hesabın var mı? giriş yap