• saçlarına, gözlerine, ellerine, ayaklarına kurban olduğum 8 yaşındaki masum çocuk.

    babası erol diker, ona tecavüz etti. bağırmaya çalıştı, kurtulamadı. dayak yedi. tehdit edildi. sonrasında yürüyemedi. sık sık evden kaçmaya başladı. yalnız başına sokaklarda dolaştı. yine, yeniden dayak yedi. her tarafı morardı. okula gidemedi. bir kez daha tecavüze uğradı. babası merhametliydi(!), "acımasın diye şampuan kullandım" dedi. ertesi gün yine yürüyemedi, okuluna yine gidemedi. evden kaçtı. donuklaştı. babası, onu döverek öldürmeyi planladı. zaten, devamlı döverdi. akşama doğru dayak yemeye başladı. bayıldı. dersleri bahane edildi, dövüldü. tekme tokat, neresine gelirse vuruldu. korkudan ödevlerini yanlış yaptı, karşılığı yine dayak oldu. kasıldı. boğazından kaldırıldı, duvara çarpıldı. ayakta duramadı. düştü, başını musluğa, sağa sola vurdu. yetmedi, yine dövüldü. yatağa yatırıldı. kasıldı. dilini ısırmaya başladı. yüzüne yastık bastırıldı. en sonunda dayanamadı. öldü. cesedi çöp tenekesine atıldı.

    mustafa diker'e bu işkenceleri yapan, sonrasında da katleden erol diker'in rahatsızlık verici ifadeleri:
    http://www.gundemkibris.com/…-itiraflari-36561h.htm
    site açılmazsa: http://e1208.hizliresim.com/10/l/c0l72.png

    anlatılan, özbeöz babasının tecavüzüne uğrayan, ardından da vahşice katledilen 8 yaşındaki mustafa diker'in hikayesidir.
  • sabah sabah okuduğum için kahrolduğum olay.

    şimdi bu tutuklanan şey için sabahtan akşama kadar orospu çocuğu denilecek her yerde. bilinen en ağır hakaret diye ama bir kişinin orospu çocuğu olması için öncelikli şartlardandır insan olmak. bu insansa ben değilim. ne demek lan kendi evladının vücudundan medet ummak, amına koyduğumun dünyasında sikinin keyfinden başka hiç mi derdin yok. sekiz yaşına gelene kadar hiç mi evladım benim diyerek duygusal bağın olmadı lan çocukla, annesinin karnındayken bu günleri mi hesaplıyordun lan, çevrende çocuk istemesine rağmen olmayan içindeki umut yüzünden inadığı inanmadığı herşeye dua eden heryere çaput bağlayan hiç mi kimse yok lan.

    ben şu yaşıma geldim özgüven yokluğu yüzünden evlenmekten korkuyorum. bekar halimle acaba evlenirsem eski kız arkadaşımı tekrar hatırlarsam ne olacak, eşimin evlenmeden önce hayal ettiği şeyleri ben sağlayacakmıyım, olursa çocuğum birşeylerden mahrum kalmadan büyüyecekmi diye düşünüp saç döküyorum bazı orospu çocukları benim kafamda bile kuramadığım yuvayı sikip atıyor.

    özür dilerim mustafa senin için bir tek buraya yazabiliyorum elimden başka birşey gelmiyor artık huzur içinde uyu

    şahsa hakaret etmemek için saçmalamış olabilirim hala ellerim titriyor.
  • hemen hemen bir yıl olmuş ben bu başlığı okuyalı. ekşisözlük bir kıstas değildir elbet ama ben isyan ediyordum herhangi bir etnik köken, siyasi görüş olmadığı için mi yazılmıyor? neden kimse tepki göstermiyor? neden boş bu başlık diye? bugün mustafa'nın katili olacak insanımsının ceza aldığını öğrendim. başlık yine boş. kimseye kızma hakkım yok mustafa'ya üzülüyorum ben huzur içinde uyusun. vicdanını çok sevdiğim sözlük yazarı s.p. abinin dediği gibi neyi değiştirir ki?

    http://www.yeniduzen.com/…yet-davasi-nda-karar/6287
  • her aklıma geldiğinde dünyanın varoluşuna lanet ettiğim bu dünyaya gelmiş en şanssız insan. çocuk. aklım hafsalam almıyor, böylesi bir olayın yaşandığı bir gezegende yer almak ruhumu mengeneyle sıkıyor.
  • uzun zamandır ilk kez okuduğum bir haber sonrası gözyaşlarımı tutamama neden olan bir masum...bir çocuk anne babasından daha çok kime güvenir ki bu dünyada? bir küçük çocuğun çektiği kabul edilemez çile için binlerce kez yazıklar olsun!
  • babasını doğarken seçememenin acılarını yaşamış küçük yürek.

    idam falan değil birçok ülkede olduğu gibi bu tür suçlarda mahkumun insani hak ve özgürlüklerden yoksun müebbet hapis cezası alması gerekir.
  • insanlığın sonu. böyle pislikleri yaşatan medeniyete lanet olsun. o yaratığın vatandaşların vergisiyle yaşatılması nasıl bir adalettir? ortaçağ yeğdir böyle modernliğin yanında. idam kesinlikle şart.
  • babası olacak sapığın küçücük bedenine reva gördüklerinin misliyle cezalandırılması gereken çocuk. sözcüklere sığmayan bir şekilde öldürülüşünün üzerinden neredeyse iki yıl geçse de unutamıyorum, en galiz küfürlerim "babası" olacak sapık ve yancısı kardeşi ile karısına...
  • derim de hep kimse kulak asmaz; bu ülkede ana baba olmak için ebeveyn ehliyeti gerekli diye...
    her sperm üreten, her yumurtlayan ana-baba olabilseydi eğer, değil bu ülke, bu dünya cennet olabilirdi belki.
    cennet diyorum ya hani, öyle huriler, melekler değil ha yanlış anlamayın... çocukların ölmediği ve mutlu olduğu bir dünya benim cennetim. çünkü bilirim, yalnızca mutlu çocuklar mutlu yetişkinler olabilir ve zaten bu yüzden mutsuzuz bizler de, mutlu çocuklar olamadığımız, mutlu yetişkinlerin çocukları olamadığımız için...

    mutlu olamadı bir çocuk daha. bırakın mutluluğu, o minicik bedenini iğrenç bir sertlik deldi geçti, babasının "erkekliği"... müebbet çözüm mü bu gibi durumlarda ya da ne kadar caydırıcı olabilir bilmem ama biliyorum ki bu dünyada bu gibi haberlere konu yeni mustafa'lar olacak... kahretsin ki olacak!
  • yeni öğrendiğim vahşetin mağduru.
    böyle bir mesele üzerine asla ve asla duyarsız kalabilecek biri değilim. hiçbirşey yapamasam bile şurada iki satır yazı yazarım.

    belki benim gibi üç kelime ile de olsa lanetleyenler olur da toplumda infial yaratılıp tepki çekilebilir.

    ağrı’da cansız bedeni bulunan leyla bebek başlığının altına yazılan entrylerden birinde gördüm bu yavrucağın ismini. ufak bir araştırma ile hayatımda beni en çok etkileyen haberi okumuş oldum.

    yukarıda yazmışlar. bende yazıyorum madem.
    bu başlık neden bomboş?
    altı sene geçmiş ve sadece üç beş entry girilmiş.

    hiç birşey yapılamıyorsa bile bir şekilde gündem oluşturmak gerekir. belki ölen geri gelmez ama canilerin cezası fazlalaşır toplum baskısından dolayı.

    haberin detaylarına girmek istemiyorum.
    muhtemelen psikolojinizi derinden sarsacaktır.
    hayatı boyunca en beterinden gore içeriklere dahi umursamaz tavırlarla bakan birisi olarak bundan daha beterini görmedim, duymadım. dünyanın son noktası bu sanırım. daha beteri olamaz.
    nefes alabilen bir varlık bunu nasıl yapabilir?

    cezaevinde nasıl yemek, su verilebilir? banyo hakkı, açık hava izni nasıl hak görülebilir?

    birisi daha yazmıştı. tamamen katılıyorum.
    idam cezasına karşıyım. fakat bu gibi suçlulara her türlü insani haktan mahrum bırakarak hücre cezası verilmeli.

    yada kürek mahkumiyeti.
    tek bir hücrede, karanlık, konuşacak kimse yok, yattığı yere dışkılayan bir yerde yaşamalı.

    bir noktadan sonra delirerek kafasını sağa sola vura vura öldürür zaten kendisini.
hesabın var mı? giriş yap