olasılıksız

• ıceriginde satrancla ilgili su diyaloglari barindiran guzel kitaptir.
  
  " 'satranç hayat gibidir david' demişti babası. 'her parçanın kendi işlevi vardır. bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. bazıları oyunun başında işine yarar, bazılarıysa sonunda. ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. on parçanı kaybedip, yine de kazanabilirsin oyunu. satrancın güzelliği budur işte. işler her an tersine dönebilir. kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamlarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek.'
  'yani bu geleceği tahmin etmek gibi bir şey mi?' diye sordu caine.
  'tahmin etmek imkansızdır. ama şimdiki zamanı çok iyi bilirsen geleceği kontrol edebilirsin' "
• kaliteli bir filmi çekilse çok başarılı olacak bir kitaptır.
• imkansız diye bir şey yoktur sadece bazı olayların olma olasılığı düşüktür..
  470 sayfanın 2 günde bitirilebilme olasılığının yüksek olduğu bir kitap-lap-kap-yap ^*
  bitirmek için bugünü, başkasına anlatmak için yarını beklemeyeceksiniz... ve kitabı okuduktan sonra monra korna her cümlenin sonunda tekerlemeler şeklinde konuştuğunuzun farkına varacaksınız.
  2. kitabını okumak için sabırsızlanıyorum.
  
  yazarı: adam fawer
  
  (bkz: empati)
• (bkz: improbable)
• okurken aşırı haz duyduğum enfes kitap.
• askerdeyken maxipuanlarımla almıştım d&r'dan bu kitabı hiç unutmam.ve o kadar güzeldi ki kitap her gün hava karardığında koğuşlara gitmek için sabırsızlanırdım kitaba devam etmek için..birde unutmadığım gerizekalı bazı uzun dönemlerin 'yaw bu kısa dönemde devamlı kitap okuyor malmıdır nedir' dedikleridir..bilseler bir kitap okumanın,kendini geliştirmenin ne kadar güzel bir şey olduğunu ama maalesef odun gelmişler odun gidiyorlar..
  konuyu dağıttık süper bir kitap efendim,mutlaka okuyunuz..
• bana "ben bu kitabı neden daha önce okumadım" dedirten birkaç kitaptan beri. geçen ay okudum, toplamda 3 elime alışta bitti, hayatımda ilk defa bir kitap bu kadar akıcı ve sürükleyici geldi bana. empati ve oz'u da en kısa zamanda listeme ekledim tabi.
• abuk subuk bir sürü senaryolara film çeken hollywood'un enteresan bir biçimde hala filmini çekmediği kitaptır.
• (bkz: the impossibility of the possible)
• improbable için kötü bir çeviri gibi geliyor bana, ama daha iyisini de uyduramıyorum malesef.
  
  namuhtemel mi deseydiler sonuçta adamlar da mı haklı. pis bi kelime o açıdan.