• ismi sebebiyle dikkatimi çekti. fragmanı da dış ses dışında oldukça başarılı. güzel bir filme benziyor.

    --- spoiler ---

    - evde napıcaksın ki?

    + ağlarım herhalde.

    http://www.youtube.com/…ailpage&v=aaseeazb8uc#t=23s

    --- spoiler ---
  • sözlük yorumlarını okuyup da izlemekten vazgeçilmemesi gereken güzel film.

    --- spoiler ---

    aşkları denk gelmedi desene...
    --- spoiler ---
  • fragmanıyla gelse de gitsek isteği uyandırmış film. ayrıca melisa sözen'i bir yerlerde görünce mutlu oluyorum galiba. *

    --- spoiler ---

    "ağlarım herhalde" kısmıyla da bu cevabı ancak ben verirdim herhalde diye düşündürüp gülümsetmiştir.

    --- spoiler ---
  • öykü kıvamında,mis kokulu film.

    bu minvaldeki bir filmi nuri bilge ceylan çekseydi sevgili ekşisözlük entelijansiyası buraları nasıl yorumlarla doldururdu merak içerisindeyim.
    deniz'in küpelerine,oğuz'un babasının arabasına karşı hissettiği tutku duygusu aklıma orhan pamuk'un masumiyet müzesi'ni getirdi.kanmıca filmi de perspektiften değerlendirmek gerekiyor.

    kimi insan nesneler üzerinden ciddi bir aitlik sahiplik duygusu geliştirebiliyor.bir otomobil alınıp satılır bir metadan çıkıp üzerine titrenilen bir arkadaşa,basit bir küpe uğruna kilometrelerce yol katilecek bir imgeye dönüşebiliyor.bunun örneğini de filmde fazlasıyla görüyoruz zaten.

    film içerisinde temalaşan umut duygusunun çeşitlemeleri de bu noktada başlıyor.umut insana öyle ya da böyle bir istikamet duygusu veriyor.küpe diye yola çıkan deniz'i oğuz'un yanına götüren de,babanın ruhunu öte dünyadan getirdikten sonra bahçeyi talan edip,kasabada arabayla turlatan da hep bu umut duygusu.

    o nedenle oğuz'a baktığımızda aslında filmde en üzülecek karakterlerden birisi o.hemen hemen herşeyi tüketmiş gibi bir hali var.donuk.hareketsiz.umut tüm hayatından yitip gitmiş gibi.hatta hiç semtine uğramamış gibi.

    bir de,melisa sözen'in kaküllerine selam ederim.
  • bir sözlük yazarı olarak hiç sinemada izlemediğim halde yarısında çıktığım film.
  • melisa sözen, edhem dirvana, ezgi mola, hasibe eren, umut kurt ve ayşen gruda kadrosu ile 27 nisan'da sinemalarda olacak filmdir.

    (özellikle trailer için) şöyle bir sitesi:
    http://www.pazarlarihicsevmem.com/

    böyle bir twitter adresi mevcut:
    https://twitter.com/#!/phsfilm

    --- spoiler ---

    fragmanı öyle güzel gözüküyor ki izlemezsek yazık olur diye düşündüm bir an.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    bugün capitol sinemalarında kuzenimle beraber iki başımıza izlediğimiz film. film hakkında tek kelimelik yorum yap deseler seçeceğim tek kelime "zorlama" olur herhalde.rezzan tanyeli hem yazmış hem yönetmiş bu filmi. babalarının ölümü üzerine iki kardeşin yol hikayesi ana damar olarak yer alıyor filmde. ancak yan hikayeler o kadar havada, replikler o kadar samimiyetsiz ki kulak tırmalıyor. hele arabanın canlanıp tek başına sokaklarda dolanması absürtlüğü seven beni bu hikayede rahatsız etti.

    filmin başrol oyuncusu edhem dirvana çok kötü bir oyuncu seçimi olmuş.kendisi oyuncu da değil. uluslararası ilişkiler okumuş, yat kulübü işletmecisi! zaten iyi olmayan bir senaryoyu ilkokul müsameresi tarzında rol kesen bir başrolle taçlandırmak kötü sonuç doğurmuş. umut kurt ve melisa sözen ile karşılıklı sahnelerinde onların da performansını aşağı çektiğini çok net gözlemleyebilirsiniz.

    filmin fragmanında "ayşesi evlendi ama başkasıyla" gibi bir laf ediyor dış ses. filmi izlerken fragmanı izlememiş olsak kesinlikle oğuz'un ayşe'ye olan aşkını anlayabilceğimiz bir konuşma yok. filmin sonunda babasının arkadaşıyla konuşmasıyla anlaşılıyor durum. deniz (melisa sözen) oğuz'u trafikte görüyor ismini söylüyor, birbirlerini tanıdıklarını düşünüyoruz ama adam oralı değil. ben tüm film boyunca adam şair veya yazar da bu kız buna hayran diye düşündüm. ama son kısımlara doğru deniz oğuz'a "beni hatırlamadın değil mi?" diye soruyor. soruyor da biz hiç öğrenemiyoruz nereden tanıması gerektiğini.

    film akışı içerisinde ayşen gruda ve hasibe eren'in diyalogları, oyunculukları çok naif, çok keyifli. hasibe eren'in karakterininden apayrı bir film çıkabilir ama filmin içerisinde öykünün bütünlüğünden uzak kaynamış gitmiş. ezgi mola filmin başında var ve kısa rolünü de gayet doğal canlandırarak kotarmış. melisa sözen zaten çıt kırıldım konuşur hep ama bu filmde izlerken az sonra son nefesini verecek diyor insan. filmin en güzel karakteri umut kurt'un canlandırdığı küçük kardeş kerem. üzüyor, kahkahalar attırıyor. umut kurt'un oyunculuğunu genel olarak çok beğenmesem de bu filmde diğer karakterler arasından sıyrılmış ve filmi izlenebilir kılan olmuş.

    filmin diğer güzelliği ise görüntü yönetmeni florent herry. gerçekten çok güzel karelerle dolu tüm film.

    sinemanın bu kadar pahalı olduğu bir ülkede üzülerek bu filmi gidin izleyin diyemem. gerçek oyuncuların çabaları filmi kurtarmaya yetmemiş maalesef.

    --- spoiler ---
  • devamı gelse dediğim şahane film.
    ucu acık kalmıs sanki azcık.
    tadı damağımda kaldı.
  • yazılanların aksine hiç de vasat olmayan, izlerken iyi hissettiren bir film. *
  • ilginç bir film. farklı bir umut veriyor. ama çekim açıları o kadar güzel ki. izlenmesi lazım.
hesabın var mı? giriş yap