• tarım ve köy işleri bakanlığı tarafından yayınlanan yasaklı bitkiler listesinde negatif işaretlidir. yani ithalatı, ihracatı, üretimi vs... yasaktır. ayrıca geçen aylarda uyuşturucuyla mücadele birimlerinin gündem maddelerinden biriydi; ancak henüz türkiye'de pek bilinmediği ve kullanımı yaygın olmadığı için konu net bir karara bağlanmadı.
  • (bkz: saliva)
  • eğer bilinç ve zaman gibi konular hakkında merak ettiğiniz şeyler varsa, bu bitkiden faydalanabilirsiniz. amacınız eğlenmekse uzak durun derim. kafa olmak için kullanılacak türde bir bitki değil. kullandıktan sonra küfür edip "bir daha kullanmam bunu" deme şansınız çok yüksek.

    deneyimler genelde korkutucu oluyor. saçma sapan halüsinasyonlar görebilirsiniz, insan olduğunuzu bile unutabilirsiniz. çok nadiren de olsa, yaşadıklarından zevk alanlar oluyor ama kullananlar, çoğunlukla bir daha kullanmayacaklarına dair yemin ediyorlar.

    açıkçası bu bitki hakkında okuduklarımdan tırsmıştım ama işte, insan meraklı bir varlık. yasal olarak bir sıkıntı olmadığını öğrenince denemeye karar verdim. hakkında okuduğum aşağı yukarı her mesajda "tek başınıza kullanmayın" uyarısı vardı. madem öyle, arkadaşlarla beraber kullanırım diye düşünüp siparişi verdim. ot iki gün sonra geldi. istanbul'daki arkadaşlarımın yanına gidip kullanırım dedim ama içimdeki merak beni rahat bırakmadı. az bir şey içmeye karar verdim. içip, içimde biraz tuttum. daha dumanı vermeye fırsat olmadan hareketlenmeler başladı. gözüm kapalıyken tarifi çok zor olan görüntüler görmeye başladım. bir süre sonra karşımda bir bina belirdi, aramızda da bir sokak vardı. ilginç olan şu ki ben de binaydım. gerçi bilincim kaybolmamıştı, hala insan olduğumun farkındaydım. bir şeyler içtiğimi, o yüzden bu tarz şeyler gördüğümü biliyordum. etkisi geçtiğinde kendimi yerlerde sürünürken buldum. kendimi bina olarak gördüğüm kısımdan sonrasını kendime geldiğimde hatırlıyordum ama şu an hatırlamıyorum.

    ilk deneyim hoşuma gitti. "ben bunun dozunu biraz daha arttırıp tekrar deneyeyim" dedim. karanlık ve sessiz bir odada sırt üstü yatarak kullanmanın etkili sonuç vereceğini okumuştum önceden. ilk içişten yaklaşık on dakika sonra yatak odasına gittim. içip, ışığı kapatacak ve yatacaktım. yatağın iki metre kadar uzağında içmeye başladım. etkisi gelmeye başlayınca ışığı söndürüp yatarım dedim. çabuk etki ettiğini unutmuşum. daha otu söndüremeden kendimi kaybettim. hatırladığım kadarıyla birileri beni çekmeye çalışıyordu ama kim olduklarını göremiyordum. daha sonra boyutlar iç içe katlandı ben de üzerlerine oturdum. sağıma doğru baktığımda ortadaki uzun, diğerleri birbirleriyle aynı boyutta olan üç kişinin silüetini gördüm. bu sırada etrafıma baktığımda uzay boşluğunda olduğumu fark ettim. gözümü açtığımda kendimi koltuğun kenarında oturur vaziyette buldum. bu halüsinasyonları görürken otu söndürmüş, lambayı kapatmış ve koltuğun kenarına oturmuşum. hiçbirini de bilinçli yapmadım. sanki ben vücuttan ayrılıp bir yerlere gittim, vücudum benim yapmayı planladığım işleri yaptı.

    otun etkisi altındayken istemsiz bazı şeyler yaptığımı görünce tam dozu almak için arkadaşlarımın yanına gitmeyi beklemem gerektiğini anladım. üç gün sonra da yanlarına gittim. daha önceden konuşmuştuk, kendileri de deneyeceklerdi. beni görüp tırsmasınlar diye, önce onlara içirmeye karar verdim. ilk verdiğim arkadaş, içtikten bir süre sonra beni işaret ederek "mucit bu" demeye ve gülmeye başladı. etkisinden kurtulduğunda yaşadığı deneyimi sorduğumda, bulunduğumuz odanın kendisine çok geniş göründüğünü ve bizim onun üzerinde deney yaptığımızı sandığını söyledi. "mucit bu" derken de benim bilim adamı olduğumu sanmış.
    sonra sıra diğer arkadaşa geldi. otun kendisini etkilemeyeceğini iddia ediyordu. içtikten bir süre sonra "bu beni etkilemeyecekti, di mi?" diyerek güldü ve yattı. deneyimi bitene kadar bir kaç kez kolunu kaldırması dışında hiç hareket etmedi. otun etkisinden çıktığında, odanın yanlara doğru birer kopyalarının oluştuğunu, oluşan iki kopyanın yanlara doğru uzaklaştığını, kendisinin ortadakinde kaldığını söyledi. bir süre sonra kendinden binlerce yan yana dizili olduğunu gördüğünü söyledi. ellerini kaldırdığında gerçek olanın kendisi olduğunu anlatmaya çalışmış. fark edilmek için hareketler yapmış. en sonunda kendisini at arabası tekerinin içinde görmüş.

    ikisinin de deneyimi yaklaşık on dakika sürdü. daha sonra sıra bana geldi. ben yüksek doz almaya karar vermiştim. onlara verdiğimin yaklaşık iki katını ben içtim. etkisi yine hemen geldi. bir anda kendimi iki boyutta buldum, bir şeyler içtiğimi tamamen unutmuştum hatta insan olduğumu dahi unuttum. duvar gibi bir şey olmuştum. bir terslik olduğunu hissediyordum ama bir vücuda sahip olduğumu hatırlamıyordum. bilincim vardı ama insan değildim. sanki hep öyleydim ve hep öyle kalacaktım. dünyayla alakalı hiçbir şey bilmiyordum. zaman, mekan gibi kavramlar yoktu. hayatımda daha fazla korktuğum bir zaman dilimi hatırlamıyorum. hafiften kendime gelmeye başladığımda insan olduğumu anımsadım ama yine de tam olarak emin olamıyordum. arkadaşlarla konuşmaya başladım ama bir gariplik vardı. konuşan kişinin ben olduğumdan emin değildim. hem diğer boyutta hem de "gerçek" boyuttaydım. konuşan hem bendim hem değildim. ne kadar uğraşsam da tam ifade edemiyorum yaşadıklarımı. korkunç olduğunu söyleyebilirim.

    normal şartlarda etkisi on-on beş dakika falan sürmesi gerekiyor ama ben bir buçuk saatte ancak kendime gelebildim. yaşadıklarımın çoğunluğu aklımdan silindi. her ne kadar otun etkisi altındayken çok tırsmış olsam da, normal hayata dönünce, anımsadıklarım hoşuma gitti. eve döndüğümde tek başıma tekrar içtim. işte o içişte, neden yalnız başınıza içmeyin dediklerini tam manasıyla anladım. yatak odasının kapısını ve ışığı kapatıp yatakta içtim. uzanıp etkilerini bekledim. kendime geldiğimde kendimi odanın dışında buldum. sanki birileri beni bir oraya bir buraya savuruyordu. ışığı da açmıştım.

    eğer bu otu kullanmak istiyorsanız kesinlikle ama kesinlikle yalnız kullanmayın. ben yalnız içmek gibi bir aptallık yaptım. şanslıyım ki camdan falan atlamadım. deneyimi yaşarken ne yapacağınıza siz karar vermiyorsunuz. normalde hiç yapmayacağınız şeyler yapabilirsiniz. bu nedenle kesici aletleri ortalıktan kaldırın. kendinize ya da yanınızdakilere zarar verme ihtimaliniz hiç de az değil.

    eğer amacınız eğlenmekse bu ota kesinlikle bulaşmayın. eğlenme ihtimalinizin çok düşük olduğuna garanti verebilirim. bana kalırsa bu otu sadece gerçeklik, bilinç, zaman vs. gibi konularda kafası karışık olan ve bu konular hakkında deneyim yaşamak isteyenler kullanmalı. hatta onlar kesinlikle kullanmalı. özellikle bilinç ve özgür irade hususlarında bana çok faydası oldu.

    edit: bu entry'yi yazdığım tarihte yasak değildi ama artık yasaklanmış. başta yasal olarak sıkıntı yaratmadığını söylemişim, yanlış yönlendirip sizi sıkıntıya sokmak istemem.
  • türkiye'de bakanlık tarafından ithalatı, ihracatı ve üretimi yasaklanmıştır.
  • hala daha yasalken tadina bakilmasi gereken bitki, tutsu veya buhar olarak tabi. tutsu olarak satilir genelde zaten, adacayi ozlu.
  • bir internet adresinden adrese kadar gelebilen (2011 başlarında oluyordu) bir adet adaçayı. adaçayı adaçayı denildiği hikaye değildir, gerçekten 1 gr'ı nı normal bir çaydanlıkta adaçayı demler gibi normal bir şekilde iyice demler ve içerseniz çok net içine girebilirsiniz.

    daha önce yazdığım entry üzerine yazılan başka deneyimleri okuduğumda "daha önce bunun için neden uyarmadım ki insanları?" diye kendime kızdım. salvia ile deneyim yaşayacaksanız önce farkında olmanız gereken bir şey var. kesinlikle geri döneceksiniz. geri dönememe korkusu salvianın yapısına en aykırı şeydir, çünkü sizi gerçek dünyaya en çok bağlayan şeydir. yaşadığınız şeyleri doğru düzgün yaşayamamanıza, yeni psikolojinize adapte olamamanıza ve haliyle korku etkisi altında karanlık boyutlar, değişen dünyalar, ışığın kaybolması vs. şeyler görmenize sebep olur. aslında bunlar salviayı deneme sebeplerinizdir. gerçeklikten bir süre için bile olsun kopmak, bilinçaltınıza doğru bir yolculuğa çıkmak ve ne olduğunu keşfetmek.

    ilk seferinden önce ne kadar kendinizi temkin etseniz de etki altına bir kere girdiğinizde aynı şeyi düşünmeye devam etmenin ne kadar zor olduğunun farkındayım. fakat ilk seferi yaşadıktan ve geri dönüşün kesin ve sancısız olduğunu gördükten sonra ikincide çok daha rahat olacağınızdan emin olun.

    kesinlikle uygulanması gerekenler :
    1 - çok aydınlık bir ortamda denemeyin. ortamınız loş olsun. çünkü vücuda yayılan ısı ile bir anda kararıyor, ve göz açtığınızda başka yerde oluyorsunuz. gözünüzü açtığınızda çok fazla ışık girmiyor olması yeni dünyanıza daha emin adımlarla gitmenize yardımcı olacaktır.
    2 - etrafınızda sizi tetikte tutabilecek en ufak bir şey varsa (daha önce dikkatinizi çeken bir sandalye üzerindeki bira bardağı mesela..) mutlaka uzaklaştırın, hatta göremeyeceğiniz bir yere kaldırın.
    3 - ortamda baskın bir cisim olmamasına dikkat edin. örn : kapalı bir televizyon karşısındaki koltukta ardarda deneyim yaşayan üç kişinin üçü de evrenin sonunda olduğunu köşesinde olduğunu, karanlık uzayda olduğunu, zamanın sonunda olduğunu, zamanın bittiğini vs. görebilir.
    4 - kendinizi tamamen rahat bırakın. eğer rahat değilseniz abartmadan 2-3 kadeh bir şeyler için ve öyle deneyin. gergin bir şekilde salvia denemek israftır, günahtır.
    5 - etrafınız kalabalık olmasın. bu çok önemli, çünkü insanı gerginleştiren en önemli faktörlerden birisidir. 9-10 kişi bir ortamda bile olsanız, deneme anında odada (görünürde) deneyim yaşayan kişiye sahip çıkabilmek için en fazla 2 kişi olmalı. hele ki hiç denemeyen kişilerle birlikteyseniz kobay hayvanı gibi izlenebilirsiniz ve bu da bilinçaltınızı kötü taraflara doğru yönlendirir.

    bahsetmem gereken son nokta; etki altına girmeden önce en son baktığınız şey, en son duyduğunuz, en son hissettiğiniz şey yaşadığınız şey üzerinde en çok etkisi olacak olan şey olacaktır. o sebeple odada müzik sesi hariç mutlak bir sessizlik olması, nefesinizi alır almaz etki için beklerken gözünüzü kapatmanız ve içtiğiniz zıkkımı (bong - pipo vs.) siz nefesinizi bitirir bitirmez elinizden birisinin alması size hiçbir şeyi düşünmek zorunda olmama rahatlığı verecek ve bilinçaltınıza mükemmel bir serbestlik tanıyacaktır.

    son örnek: bong ile mereti içine çeken bir kişi daha fazla salvia çekebilmek için kendini zorlarken bongu elinden bırakamadan etki altına girmeye başlayabilir. bu gibi durumda elde duracak olan bong kişi ve çevresindekiler açısından tehlike yaratabileceği için elinden alınmalıdır. fakat kendi ağzını bonga yapıştırmış kişinin elinden bongun alınması, kişiyi yaşadığı sanal gerçeklikte oksijensiz bir ortamda bırakabilir ve yaşadığı olumsuz onca şeyin içinden kan ter içinde gözlerini açmasına sebep olabilir.

    siz siz olun dikkatli olun, güzel bir deneyim yaşayabilmek için hazırlıklı olun.

    edit : internet adresini illegal olduğu gerekçesi ile sildim.
  • tabi ki bi arkadaş anlattı; rezillik içinde ölmenin nasıl bir şey olduğunu merak ediyorsanız, yanınızda en az bir adet sağlıklı adam kalması şartıyla, içiniz.
  • insanda öyle bir dissociation'a sebep olur ve kullandıktan sonraki süreçte de çatt diye kendini belli eder ki allah allah yani. öyle düzenli ve "hadi kullanalım olm" niyetiyle kullanılacak bir meret olmayıp, insanı paranoid bi halde göt gibi bırakabilir.
  • içtikten sonra gördüklerinin halüsinasyondan fazlası olduğunu iddia edecek kafadaki insanların uzak durması gereken bir bitki sanırım. farklı bir dünyaya götürüyor, fakat o dünya sizin bilinçaltı dünyanız. bilinçaltının ne kadar güçlü bir yapıya sahip olduğunu da söylemeye gerek yok. o güne kadar gördüğünüz, okuduğunuz, korktuğunuz, düşlediğiniz, izlediğiniz her şeyin yansıması orada mevcut. zaman ve gerçeklik algılarını da etkilediği için gördüklerinizin gerçek olduğundan son derece emin olabilirsiniz, ama değil. emin olun ben rüyalarımda en azından bir 5x (kullanmadığım için minimum miktarı söyledim, ama bulursam kullanacağım) kafası yaşıyorum ve uyandığımda gerçekliğini sorgulayabiliyorum. sonuçta biliyorum ki gerçek değil.
hesabın var mı? giriş yap