• tahammülsüz olma durumu.

    (bkz: impatient)

    chieko'nun uktesiymiş.
  • uykusuzluk ve açlıkla artandır.
    aç ve uykusuz her insan tahammülsüzdür.
  • bu devirde adamı zorla bu duruma sürüklüyorlar azizim.
  • yaş arttıkça daha fazla başa gelen durum. yaşla doğru orantılıdır.
  • son zamanlarda tahammülsüzleştiğimi hissediyorum. olaylara, anlatılanlara, sosyal hayata ve birçok başka şeye karşı tahammülüm yok. beklemek istemiyorum; sabretmek içimden gelmiyor. hiç huyum olmamasına rağmen konferansları terk ediyorum; beğenmediğim kitapları derhal kenara atıp çok çabuk unutuyorum; insanların geniş geniş anlattıkları hikayelerini dinleyecek sabrım yok; dükkanda iki kişi varsa, soru sormak için onları beklemektense çıkıp gidiyorum.

    en son şöyle düşündüm ve bu son nokta oldu. yağmuru seyredip öylesine şeyler düşünüyordum. hani böyle kimi zaman ipe sapa gelmez hayaller kurarız. değişik bir kurgu oluşturup; bir hikaye düşleyip, onda rol alırız. neyse, tam böyle bir anda, bu tarz düşünmektense bir şeyleri halletmem gerektiği düşüncesi saplandı zihnime. yani boşa geçirilecek zamanım yok gibi geldi. zamanın hızlı akmasının artık bu çocukça düşlere izin vermediğini düşündüm ve içim burkuldu.

    her şey için bolca zaman olduğu günleri özlüyorum. bazı günlerim hiçbir şey yapmadan geçerdi. bunun bile insana değer kattığını düşünüyorum. çünkü böyle günlerde yaşamın frekansına yaklaşma imkanı buluyordum. şimdi ise bir takım işler yapan herhangi biriyim. koyaanisqatsi başladı.
  • mesela debe’de mıy mıy başlıklar/entry’ler görünce bile kendimde hissettiğim haldir bu. hayatı yakalamaya çalışırken, ensesinden tutmaya çalışırken, böyle ağlaklıklarla kaybedecek saniyem bile yokmuşçasına. eskiden en alakasız şeyleri bile baştan sona okuyan ben, mıymıntı yazıların kokusunu daha ilk kelimede alıp okumadan geçiyorum.

    bir konuyu bir cümleyle anlatabilmek varken bunu mıy mıy mıy, gıy gıy gıy, yüz cümle haline getirenlere; bir saatte yapılacak iş için üç saati mundar edenlere; bekletenlere, beklemeye tahammülüm kalmadı.

    akıllı olduğunu sananlara, komik olduğunu sananlara tahammülüm kalmadı.

    yolda sallanarak yürüyenlere, bütün yolu kapatanlara, akıllanamayanlara, evrilemeyenlere tahammülüm kalmadı.

    sabır...
  • malesef içinde bulunduğum durum , hep bir sabırsızlık ve tahammülsüzlük var .
  • günümüz insanının geldiği noktadır. sinirlerimizin laçkalığından mıdır, genetiğimizdeki yadigar travmaların bir sonucu mu bilemiyorum lakin durum çok vahim. tahammülsüzlük peşine birçok reaksiyonu tetikler. saygısızlık, yükselen öfke, şiddet, cinnet... hepimiz öyle ya da böyle buna maruz kalıyoruz, kendi içimizde de yaşıyoruz ama geçiştirmemek lazım bunu. nasıl toplu bir iyileşme yaşarız bilmiyorum özellikle son yıllarda yaşadıklarımızdan sonra çok zor..
  • son 15 gündür çok yoğun hissediyorum bu şeyi. kimseyi dinlemek istemiyorum kimseyi merak etmiyorum önemseyemiyorum belli kisiler ve konular dışında. insanlar o kadar dolu ama bomboş konuşuyor ki artık dinleme zahmetine girip saygı bile duyamıyorum. fena bi donem ya bir an önce gecer umarım
  • her şeyde kendini haklı görmek.
    yaptığın yada söylediğin bir şeyin karşı tarafta yarattığı durum karşısında tepkisiz kalmak, yani umursamamak.
    sana yapılmasını istememişsin; ancak belirli bir süre sonra sen yapmışsın, buna tepki verildiğinde saçmalama cevabı almak.
    çıkarları doğrultusunda sırf yalnız kalmamak için insanları kullanmak.
    ilgi manyağı olup karşı tarafa kaşığın ucuyla bile ilgi göstermemek.
    senden almak istediğini alana kadar farklı davranıp, aldıktan sonra seni yok saymak.
    sadece sorunlarını paylaşıp, mutlu anlarında seninle olmamak.
    teşekkür etmemek, özür dilememek,
    ben merkezci yaklaşımla iyi insanları bir kalemde silmek.
    sana gösterilen tevazuyu kullanıp yapılan iyi şeyler karşısında, yapmasaydın demek.
hesabın var mı? giriş yap