• 7 yıl bekledikten sonra daha iyisini hakediyorduk. ilk filmin -ki ne güzeldi- hatrına gitmiştim ama bu kadar sıkıldığım az film olmuştur herhalde. zaten amerika'da da tutmadı, gişede iki seksen yattı daha ilk haftadan...
  • --- spoiler ---

    zorro oglu tarafindan hapisten kacirilip ilk kez oglunun onunde zorro'luk yapmak zorunda kalinca cocugun 'bunu yapmayi nerden ogrendin' sorusuna 'hapishane insani cok degistiriyor' demesi uzerine salonca cok gulduk. simdi fark ediyorum da antonio banderas esprileri mimikleriyle pekistiriyor da izlerken komik oluyor heralde.

    --- spoiler ---
  • adındaki legend'a kanıp gidilirse insanı fena madara eden aksiyonu bol komedi filmi..

    antonio, oğlu rolündeki fırlama velet ve at tornado filmi mimikleri ve esprileriyle kapıp götürüyor, catherine yine güzel kadın unsuru rolünde.. çünkü filmde ondan başka repliği olan sadece 2 kadın var biri hizmetçi biri de cortez'in karısı rolünde olan.. eh ikisi de güzel sayılmazlar... hatta antonio, cortez'in bebek oğluna annesinin çirkinliği konusunda bilgi de veriyor.. demem o ki anlaşılan catherine bastırmış, "benden başka yüzüne bakılır kadına rol verirseniz basar giderim" falan demiş durum o derece bariz yani...

    gelelim filmde takıldığımız yerlere..

    --- spoiler ---

    biz zorro'yu özgürlükçü bilirdik mandacı çıktı, ayrıca köyde sandık görevlisi olarak da çalışıyor...

    amerikan iç savaşını fransız masonların çıkardığını öğrendik, sabundan nitrogliserin imal etmek suretiyle güneyli aristokratlara bomba hammaddesi sağlarlarmış meğer... hollywood "bu fransızlar'a 11 eylül'den, saddam'dan beri gıcığız zaten bir daha koyalım gitsin" demiş anlaşılan...

    ilkel cia ajanlarının güvercin ile haberleştiklerini, ne silah kullanma, ne kılık değiştirme, ne de haberleşme hayvanını ızgara olmaktan koruma konusunda zerre kadar beceri sahibi olmadıklarını öğrendik.

    ispanyollar'ın da meksikalılar'ın da katolik olduklarını sanırdık boşanma dilekçesini görünce afalladık biraz.. nasıl oldu da oldu anlamadık..

    göğsünden vurulan rahibin haç kolyesi sayesinde korunmuş olma klişesine "oof of yine mi?" dedik..

    normalde en ufak sarsıntıda parlaması gereken nitrogliserin şişelerinin son sürat hızla giderken içinde bulundukları vagonda kıyamet kopmasına, vagonun tepesinden at geçmesine rağmen istiflerini bozmamış olmalarını çok takdire şayan bulduk..

    kendisine 2. düğün için minibüs süsü boyutlarında inci küpe ve kolye hediye edilen elena kişisine bir kere daha ağzımız açık bakakaldık..

    ve dedik ki zorro morro ama anthony hopkins olmadan zorro efsanesi ancak hakan peker'in efsanesi kadar oluyormuş... komedi o kadar...

    --- spoiler ---
  • sadece birazcık hoş vakit geçirmek için gidilirse gayet güzel ve eğlenceli olarak görülebilen film.

    --- spoiler ---
    özellikle veletin hocasını madara edişi
    ve
    atın gözleri müthiş komik sahnelerdir.

    filmde bu ve benzeri bir kaç güzel ve komik sahneyi yakaladıktan sonra da rahat rahat kız arkadaşınızı izleyebilirsiniz * *
    --- spoiler ---
  • tür:
    western / macera / aksiyon

    yönetmen:
    martin campbell

    senaryo:
    alex kurtzman, roberta orci

    görüntü yönetmeni:
    phil meheux

    müzik:
    james horner

    yapım:
    2005, abd

    oyuncular:
    antonio banderas (don alejandro de la vega / zorro)
    catherine zeta jones (elena de la vega)
    giovanna zacarias (blanca cortez)
    adrian alonso (joaquin)
    pedro armendariz jr. (vali don pedro)
    michael emerson (harrigan)
    rufus sewell (armand)
    nick chindlund (mcgivens)
    raul mendez (ferroq)

    bir serseriden bir halk kahramanı zorro'yu yaratan don diego de la vega (anthony hopkins) abimiz düşmanlarından intikamını alıp artık taş hanımı elena ve babasının zorro kimliğinden habersiz olan 10 yaşındaki oğlu joaquin ile mutlu mesut yaşamaya başlarlar..

    derken derken türk filmlerinden tanıdığımız kader abi ağlarını de la vega ailesi için de örmeye başlar... buna karşılık kahramanımız zorro boş durmaz maskesini yeniden takmak zorunda kalır... olaylar alabildiğine gelişir...

    orta karar eğlencelik bir film olmuştur... antonio abimizin ve catherine ablamızın güzellikleri gözümüze gönlümüze şölen olmuştur...

    --- spoiler ---
    bana göre filmin en iyi sahnesi, zorro'nun son cümlesinde ince esprisi gizli olan şu konuşmalar olmuştur...

    (bir süredir ayrı olan elena ve zorro, kaderin cilvesiyle güç birliği için bir araya gelirler)

    elena - when i said that we were never meant to be together, i meant it.
    zorro - finally we have real sth

    (aniden birbirlerinin üzerine atılarak öpüşürler)

    elena - this change nothing
    zorro - absolutely not
    elena - follow me
    zorro - always
    --- spoiler ---
  • cocuk filmi olmuş sevgili efsanemiz
  • feci halde,
    --- spoiler ---

    1850'lerde gecen armageddonvari facianin, radyoaktif örümcek tarafindan ısırılmıs bir zorro sayesinde bertaraf edilmesini anlatan komedi filmi. yanliz bu devam filminde kahramanimiz dönemin gerektirdigi sartlar neticesinde aglarini bir kirbac yardimiyla örmekte.
    fakat itiraf etmeliyim ki film sayesinde hayatimin en eglenceli sevgililer gününü gecirmis oldum. film yorumu vasıtasiyla sosyal hayatim hakkinda minik ipuclari vermek ne derece dogru olur; bu noktada kesin bi karara varmis degilim. ama yine de belirtmem gerekir ki*, sacmalik derecesinde komik bir filmdir zorro'nun bu efsanesi. bitip tükenmek bilmeyen bir enerjiyle oradan oraya seken bu zorlama kahramanimiz, sadece bir ülkenin kaderini degistirmekle kalmiyor -ki kaderini degistirdigi ülke, kendi ülkesi bile degil, zira kendisi bir meksikalı- ayni zamanda yüzyıllar boyu varoldugu iddia edilen yasadısı bir mason örgütün* de soyunu kurutarak dünyayı daha yasanılır bir hale getiriyor!!! bize de bu gerceküstü hikayeyi iki bucuk saate yakin bi sure kahkahalarla izlemek düsüyor.
    catherine zeta jones filmin castina ne derece müdahale etmistir, antonio banderas sakır sakır sakıdıgı ispanyolcasını seyircilere gösterebilmek için senaryoyu ne derece zorlamistir, minik de la vega rolundekı afacandan daha az asap bozucu bir ufaklık bulunabilir miydi, bilemeyecegim. lakin bildigim tek sey vardir;
    allaha sukur california abd sinirlarina katılmıstır. ispanyol halki bagimsizlik adi altinda elimine edilmistir. canimiz kanimiz herseyimiz zorro ülkesinde(!!!!!!) iç savasi engelleyemese de olasi bir fransiz işgaline mani olmustur. artik ufak tefek hırsızlık problemleri dısında yapacak pek fazla bi işi kalmamıştır. eh minik joaquin'de artık hayırlısıyla kendini derslerine verse de, bizler de artık bu posası cıkmış zorro efsaneleriyle daha fazla yüzgöz olmasak.

    yanlız belırtmeden uyuyamayacagım bir konu var ki; o da filmin en saygın karakteri tornadoya burdan huzurunuzda bir selam gönderiyor, kendisini bir aksam karsılıklı sarap içmeye davet ediyorum. pipolar benden.

    --- spoiler ---
  • asıl kahramanının tornado olduğu film.
  • oglunun ayni babasi gibi asi, haylaz ve lider ruhlu olmasi acaba ucuncusude gelir mi fikri doguran, ilkine gore basarisiz olmus film.

    (bkz: zorro 2)
  • catherine zeta jones'la antonio banderas'ın birbirlerini tam anlamıyla yedikleri film.

    (bkz: yiyişmek)
hesabın var mı? giriş yap