• sadece son sezonuna geçmemle bile hüzünlere gark etmiş dizi. bitince napıcaz bakalım?
  • dünyanın en samimi dizisi. oyuncular rollerini, en az bizim onları benimsediğimiz gibi benimsemişler. resmen kendilerini oynuyorlar.
  • finalini izlerken sanki lisenin son günüymüş ve ben okulda aptal aptal dolanıyormuşum gibi hissettiren şaheser. yıllarca uyum sağladığın, özümsediğin ve alıştığın bir ortamı bir daha göremeyecek olmanın verdiği garip hissi tattırmıştır.
  • us ve uk versiyonunu karşılaştırmak, uk versiyonuna karşı düpedüz terbiyesizlik.
    ricky gervais orada bambaşka bir şey denemiş ve ekibin geri kalanı da kusursuz uyum sağlamış.
    oyuncular mocumentary performansını saniye bırakmıyor.
    amerikan versiyonu bildiğin oyuncunun el kitabına göre rol kesenlerle dolu. yapmacık. her seferinde, izleyeyim diyorum, ingiliz ekibi hatırladıkça kablosundan koparıp atasım geliyor bilgisayarı.

    lan bir de kalkmış "ricky gervais'li olanına ısınamadım" falan diyenlerimiz olmuş. "çocuklar duymasın" var mesela sizin için.

    ---------
    edit: düz zevk sahipleri rahatsız. us versiyonunu seviyorlar.
  • uk versiyonu us'i döver diyenler rol kesiyordur.
  • --- spoiler ---

    büfeden eleman elinde sandviç paketleriyle ofise gelir, dwight 39.60 dolarlık ödemeyi bahşiş bırakmayacak şekilde yapar, sonrası kameraya:

    "kendim yapabileceğim bir işi yapıyor diye neden birisine bahşiş vereyim ki? yiyecek dağıtabilirim, taksi kullanabilirim, saçımı kesebilirim ve kesiyorum da. ama ürolojistime bahşiş vermişimdir. çünkü kendi kendime böbrek taşlarımı kıramıyorum."

    --- spoiler ---
  • (bkz: #44752231)
  • --- spoiler ---

    ofisler birleşmiştir. creed, karen'in kucağındaki bebeğe elinde ataçlardan kolyeyle yaklaşır:

    - bebeek, merhaba bebeek, bak bende ne var oynamak ister misin?
    + bir bebeğe ataç verilmez, onları kazayla yutabilir.
    - sorun değil, daha çok var bende.

    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    michael ofisteki kadınları toplayıp alışverişe çıkmıştır, alışveriş merkezinde bir masaya oturmuş yemek yemektedirler:

    michael: hadi biraz özel şeylerden konuşalım.
    phyllis: evet, eğlenceli olabilir.
    michael: jan'in liseli fantezisi var.
    karen: bu bayağı bilinen bir şey.
    michael: ve ben öğrenci elbisesi giydiğimde rahat olamıyorum.

    --- spoiler ---
  • "if i was in a room with hitler, bin laden and toby and i had a gun with 2 bullets, i would shoot toby twice." -michael scott
hesabın var mı? giriş yap