• bi iki haftadır pazar günleri kahvaltıdan sonra izlemeyi alışkanlık haline getirdik ve bitti malesef eldeki tüm bölümler.
    harika keyifli bi iş yapıyorlar, izlerken eriyorum resmen. evler i n a n ı l m a z. her tür içinde çoktan aza sevme sıralı listemi oluşturup gördüğüm ekstrem evlerin hangisinde yaşayabilirim’i sorguluyorum. bi nevi kendimi tanımanın sağlaması.ahaha. favorim kesinlikle görüntü yönetmeni bey’in ormanda ve kıyıdaki harika evi ve yeni zelanda’daki orman evi. yeraltı evlerini de seveceğimi düşünmeden izleyip hepsine ayrı ayrı bayıldim, amsterdam’daki evin delidoluluğu çok tatlıydı. tüm evler arasında en az sevdiklerim çok yoğun metal, deri, plaza tipi cam kullanımlı ve aşırı minimalist olanlar. yürürken iz bırakmaya korktuğun ev, ev değildir. normalde de rezidansta oturmaktansa geniş balkonlu üç katlı bi binada oturmayı yeğlerim.

    normalde de canım sıkıldıkça özellikle central park çevresinde, daha düşük moddaysam da istanbuldaki güzel evlere bakıyorum kiralık/satılık ilanlarından. umarım yeni bölümler de olur.
  • parası ve zevki olan insanların nasıl ortamlarda yaşadıklarını görmek adına ufuk açıcı bir program.

    aklınızın alamayacağı yerlerde hayallerini gerçekleştiren insanları ve sanat eserinden farksız evlerini izlemek büyük keyif verirken, diğer yandan da bu hayallerden çok uzak bir hayatınızın olması sizi kıskançlık duygusuyla boğuyor.

    evlerine helikopterle ya da bir yatla ulaşılabilen adamların yaşadıkları ortamları izlerken, sırf eve ulaşım için yol yaptırdıklarını öğrenip iyice sinir oluyorsunuz.

    siz kıskançlık ve hayranlık arasında gelgitler yaşarken, ev sahiplerinin cool cool konuşmalarını dinliyorsunuz :“evi yaparken doğa ile iç içe olmaya özen gösterdik. yapımı düşündüğümüz bütçeyi aştı ama değdi.” cümleleri eşliğinde ilerliyor. düşündükleri bütçe bile zaten bizim düşünemediğimiz rakamlar iken, bir de bu bütçeyi aşmasına rağmen şaraplarını yudumlayarak hayatlarına devam eden adamlar bunlar. hele ki:” john ve ben o kadar yoğunuz ki kendimize kaçabilecek bir yapmak istedik.” diyen ablalar var. biz de yoğunuz ama en fazla beylikdüzü’ne kaçabildiğimizi düşününce sakin kalamıyor insan.

    evet evlerin hepsi zaten nefes kesici oldukları için bu programda gösterilmeye layıklar ama sunucuların aşırı şiirsel övgüleri bir noktadan sonra kabak tadı veriyor. çöldeki evi abla sevmedi mesela ama yine de bir şekilde övgüler sıralamaya devam etti. benzer şekilde mimar abimiz de hayran olduğu ödüllü mimarın yaptığı ev için büyük hayal kırıklığı yaşadı ama ısrarla övecek birşeyler bulmaya çalıştı. oysa götüm gibi bir evdi o bence de.

    bu kadar gömdüğüme bakmayın. izlemesi keyifli bir program.
  • evlerin hepsi birbirinden güzel. ama en güzelleri norveç, isveç ve yeni zelanda evleri. çünkü doğaları muhteşem. isveç alplerine yapılmış evler, norveç fiyortlarına bakan pencereler... tek kelimeyle mükemmel.

    türk mimarları ve zenginleri mutlaka izlemeli. türkiye’de şöyle bir programa konu edilebilecek bir tane ev yok ne yazık ki. şatafat, lüksten ziyade minimalist ve çok az eşya kullanılarak tasarlanmış evlerin içi. yani bizim zenginlerin mimari anlayışına tamamen ters...

    (bkz: less is more)

    edit: şu an israil bölümünü izliyorum. ortadoğu’ya gelince bütün minimalistlik kayboldu. tam bir ortadoğu tarzı.
  • ilk sezon daglik-ormanlik-sahil-yer alti evleri olarak izledik. ikinci sezonu beklemekteyiz. bu sefer sanirim ulke ulke ayiracaklarmis bolumleri.
  • salyalarım aka aka izlediğim belgesel. favori evim orman evleri bölümünde en son gösterdikleri under pohutukawa evi. herbs mimarlık yapmış sanırım. böyle güzel bi şey olamaz. dağ evlerini ve orman evlerini izledim şu ana kadar bu eve acayip imrendim. evlerin hepsi çok güzel hepsine benim olsa filan diyor insan ama bu evi sahip olan adamları kıskanmadım değil. keşke benim olsa. swh.
  • bir bölümünde israil'de yapılan komple beyaz ev beni benden aldı. tam bir sefa pezevengi bir aile tarafından inşaa ettirilmiş. millet ne hayatlar yaşıyor be...
  • evlerin en çok dikkatimi çeken tarafı şu oldu: havası kapalı olan bi yerde "bu ev en çok nasıl ışık alabilir?" e göre tasarım yapmış mimarlar. ya da sürekli sert rüzgarlar esen bi yerde yapılan ev için" rüzgarı en çok nasıl keseriz?" e yoğunlaşmışlar. ya da güneş yoğunluğu çok olan bir yerde evin içinde nasıl gölgelik mekanlar oluşturabiliriz i düşünmüşler yaparken.aynı şekilde dış yapı malzemeleri de ona göre seçilmiş arizonadaki evin duvarlarını toprak beton karışımı bir şeyden yaptılar mesela.
    bulundukları doğal çevreye uyumlu inşalar.
  • ülkemizde gördüğümüz görgüsüz, gösteriş meraklısı ve özenti zenginlere kıyasla dünyada eşek yüküyle para sahibi olup da vizyonlu, zevkli ve sadelikteki güzelliği seven insanlar da olduğunu gösteren program.

    evler zaten harikulade. ama bu belgeselin bana en çok öğrettiği şey; bir gün sadece zengin olmayı değil de, estetik sahibi bir zengin olmayı hayal etmektir.

    tanım: aşırı yüksek maliyetli olmasıyla beraber gerçekten sıradışı mimari fikirler ile yaratılan evlerin belgeseli.
  • dünya'da ne kadar güzel yerler ve bu yerlere muhteşem evler tasarlayan mimarlar olduğunu görebileceğiniz, netflixte bulunan keyifli belgesel/program.

    ilk sezonu apartman manzaralı, küçük pencereli evimde izlerken hayranlık, şaşkınlık ve kıskançlık arasında gidip gidip geldim. gezi programlarına veya mimariye ilginiz varsa izlemenizi tavsiye ederim.
  • bu aralar sardığım belgesel. aslında esimin yemyesil koyune bir tiny house yaptirma fikrimizden sonra sardim bu tarz seyleri izlemeye. once bu belgeseldekilerle karsilatiricinca sönük bile kalabilecek pinterestteki evlere bakiyordum bunları incelemeyi cok sevdiğimi farkettim, simdiyse büyülenmiş bir sekilde bu sanat eserlerine bakiyorum. goruntu yonetmeninin eviyle yaşlı ciftin ormanla ic ice olan değisik ağaclarin yanindaki evleri en sevdiklerim oldu. üzücü olansa hic boyle bir evin olmayacağını bilerek izlemek. evle ilgili tek istediğim panoramik bir orman manzarasi. amin.

    edit: simdi gorduğum isvicredeki yeralti evi de favorilerimden oldu. bir de kadınin flortoz tavirlari cok eğlenceli hos.

    edit 2: ispanyadaki halka seklindeki evin bir hollywood filminde kullanıldığına eminim ama kanıtlayamıyorum.
hesabın var mı? giriş yap