• görünür ışığın dalgaboylarını hesaplamış ingiliz fizikçi. young deneyi'de onun adı ile anılır. ışığın doğasının anlaşılması ve özellikle de dalga özelliklerinin kavranmasında büyük faydalar sağlamıştır bilime.
  • tıp okumuşsun, dilbilimci olmuşsun, gitmişsin optikle uğraşıp bir de mekaniğe el atayım demişsin. hadi hepsini anladım da türkçe'yi niye öğrendin sayın abim? hem sayısal hem sözel... eşit ağırlıkçı mısın?
  • "thomas young 1813'te dil ailesinin batı avrupa'dan kuzeydoğu hindistan'a uzanan coğrafi büyüklüğü nedeniyle "hint-avrupa" terimini hint + avrupa'dan türetmiştir"
    kaynak

    vay canına, meşhur çift yarık deneyinden tanıdığım adama burada da denk gelmek.
    ilk başta bu tomas o tomas değildir herhalde lan di mi dedim o ymuş vay arkadaş şaşkınım.

    tanım: çılgın polymath kişilik
  • "energy" kelimesini modern anlamıyla kullanan ilk kişidir. ondan önce (bkz: vis viva) bu anlamda kullanılıyordu.
  • einstein'dan 100 sene önce yaşamış bir ingiliz polymath . tıp doktoru olan ve çift yarık deneyiyle bilinen young, ışığın parçacıklardan değil dalgalardan oluştuğunu ve renklerinin de farklı titreşim frekanslarından kaynaklandığını ileri sürmüştür. 1801'de astigmatı tanımlayan ilk isimdir. 1813'te hint-avrupa dilleri terimini tanımlamıştır.
  • akademide "phenomenal young" lakabini almis, türkcenin yanina daha 13 dil bilen bilim adami.
  • malzeme mekaniginde elastik gerinimlerle - gerilimler arasindaki dogrusal iliskiyi (hookean iliski) belirtirken kullandigimiz young's modulus da bu abimizin icadidir. bu sayede malzemelerin belirli yükler altinda maruz kalacaklari deformasyonlar numune geometrisinden bagimsiz olarak karsilastirilabilir durumdadir.

    ornek olarak vermek gerekirse, aluminyum bir malzemenin young's modulü 70 gpa iken çelik malzemelerde bu değer 210 gpa civarındadır, ve bu değerler alaşımlama ile yükseltilebilirken malzemenin mikroyapisal durumundan da etkilenmez.( cold working, aging, annealing gibi islemler elastik modulüsü degistirmemektedir.)
  • (bkz: jack of all trades but also master of all)

    tıp doktorluğuna ve royal insitution'da doğa felsefesi dersleri vermeye devam ederken arta kalan zamanlarında rosetta taşındaki hiyerogliflerin gizemini çözen hezârfen. young deneyi ile kuyuya maxwell'dan broglie'ye kadar bilim insanlarını 300 yıl düşündürtecek bir taş atması da cabası olmuş.

    56 senelik hayatında ayrıca trikromatik (rgb) renk görüşü, elastisite modülü, hemodinamik, hint-avrupa dil ailesinin sistematikleştirilmesi, geliştirdiği akort sistemi (bkz: young temperament) ve daha onlarca nosyonu bilim literatürüne kazandırmıştır.

    deha, çalışkanlık ve en yüksek mertebede merak birleşince ortaya bunlar çıkıyor demek ki.
  • müzikte kullanılan akort düzenleriyle de uğraşmıştır, yenisini geliştirmiştir.
    mukavemet ile yakınlığı düşünüldüğünde aferin diyor insan.

    http://en.wikipedia.org/wiki/young_temperament
  • polimat kişilik o kadar fazla bilimle uğraşmış ve başarılı olmuş ki herhangi bir bilim dalına bilim adamı olarak tanımlamamıştır. kendisi fizikte ışığın dalga karakterini ispatlamış, malzeme bilimleriyle, müzikle, dille falan uğraşmış. hatta ve hatta mısır hiyerogliflerini çözmede kullanılan rosetta taşını da tercüme etmiş aşmış kişiliktir.
hesabın var mı? giriş yap