• ardından bir tokat ya da tokat girişimi kavgayı tetikler. elemanların arasına üç dört kişi girmiş, onların üzerinden uzanarak tokat atmaya çalışıyor sen kimsin diyerek. komik bir gelenek.
  • teşkilattan tanıdığı olup olmadığını test etmek amaçlı sorulan bir sorudur.
  • içgüdüsel sorulan bi soru..genel bi soru oldugu için karsı taraf 'cevaba hayatımın neresinden başlamalıyım acaba' diye dusunurken ona 3-4 yumruk atabiliyosun..
  • kavgayı tetikleyen enerji yüklemesinin tamamlandığı kritik evrede, taraflardan birinin bilinçsizce yönelttiği sorudur. bundan sonra artık kim olduğunu veya derdini anlatmak için dilin imkanları tükenmiştir. yumruklar, tekmeler, bilumum aduket teknikleri etkili ve caydırıcı biçimde kullanılarak soru cevaplanmaya çalışılır. her koşulda rezil bir durumdur.
  • iletişimden uzaklaştıkça insan kalbi de birbirinden uzaklaşır derler.

    karşındakini tanıyamaz hale gelir ve bu soruyu sorar.

    (bkz: sen kimsin)
  • bana yaşını söyle .senin yaşın kaç. diye upgrade olmuş bi jargonudur. (bkz: ozan güven) lan dalyaprağı böylemi sorulur
  • zamanında gruplaşmaların ve çeteleşmelerin tavan yaptığı dönemde birileri bu soruyu sormadığı için pişman olmuş. bu pişmanlık dilden dile yayılmış ve sonunda sen kimsin sorusu bir refleks halini almış. eğer anında yüksek bir yerden, bir çeteden olduğuna dair cevap alınmazsa kavganın şiddetinin artması kaçınılmaz. çünkü kimsesize vursan ardını arayan olmaz. rahat rahat kavga edilebilir kişidir o.
  • fiskeyi yiyince ben kimim diye sorar
  • ben bunun ciddi anlamda bilinçaltıyla ilgili bir aşağılık kompleksiyle ilişkili olduğunu düşününlerdenim.

    bence direkt olarak yüksek yerlerde tanıdığının olması, torpil mevzuu ve bir yerlerde olan herkesin hep bir liyakatsızlık örneği sergilemesinin sonucu bu. o kadar yerleşmiş ki bu durum toplumda, insan direkt olarak karşı tarafla bir probleminde istemsiz bir şekilde "sen kimsin de bana bunu yapıyorsun?" diye çıkışıyor. bilinçaltında bir yerlerde karşıdaki insanın kendisine yakışıksız davranması durumunun nedenini sorgulamak istiyor. yani bir güç sahibiyse karşıdaki ancak bunu kendisine yapabilir diye düşünüyor. istemsiz gelişiyor her şey. "sen bana böyle yaptın ya da böyle davrandın ya kesin senin üst kademeden bir tanıdığın var!" ya da "sen birinin bir şeyisin!" çıkarımı hepsi.

    farkında olmadan toplumun kokuşmuşluğunu dışavuruyoruz diye düşünüyorum. battık gerçekten. yan gidiyoruz.
  • ben ki,

    sultanlar sultanı, akdeniz’in ve karadeniz’in, rumeli’nin, anadolu’nun, karaman’ın, erzurum'un, diyarbakır'ın, basra'nın, kürdistan'ın, acem’in, mısır ve şam’ın, halep'in, kudüs'ün ve bütün arabistan vilayetlerinin, bağdat,yemen memleketlerinin, kırım ve macar tahtına ait yerlerin ve daha kılıcımızla alınmış nice ülkelerin padişahı sultan süleyman şah’ım.
hesabın var mı? giriş yap